Erciyes Kayak Merkezi bir zamanların başı dumanlı, şimdilerin suskun ve bir o kadarda heybetli dağı. Kayseri’nin neresinden bakarsanız bakın Erciyes Dağı’nın o görkemli ve ihtişamlı görüntüsünü görürsünüz. Beyaza bürünmüş dev cüssesiyle kar tutkunlarını ağırlamaya devam ediyor. Daha önceleri gittiniz mi bilmem ama gidenlerde bağımlılık yapıp tekrar tekrar gittikleri kesin. Çocuklarınıza en iyi karne tatili hediyesi olarak Erciyes kayak merkezine getirebilirsiniz. Yada sevgilinize karlar üzerinde evlenme teklifi etmenin en güzel yolu. Hayatın stresinden bir süreliğine uzaklaşıp, ciğerlerinize çektiğiniz bol oksijenle kendinizi adeta yenilenmiş hissedeceğiniz bir yer.
İçinde bulunduğumuz coğrafyada büyük ve küçük pek çok dağımız ve bir o kadar da her türlü ihtiyacınızı karşılayabilecek kapasitede kayak merkezlerimiz mevcut. Kayak Merkezlerikategorisine göz atarak Türkiye’de bulunan diğer kayak merkezleri hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.
Kayak Yarışları
Erciyes Kayak Merkezi
Erciyes dağının yüksekliği 3910 metredir. Hem Ülkenin hem de bölgenin en gözde dağ turizmi noktalarından olan Erciyes Kayak Merkezi, 1989 yılından beri Bakanlar Kurulunun Kararı ile Uluslar Arası Kayak Merkezi olarak tanınıyor. Özellikle Kış sporu Merkezi olmasından dolayı Dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen misafirlerine kayak sporu dışında, eğlence, mangal organizasyonları ve teleferik yolculukları ile birbirinden farklı aktivitelerle hizmet sunuyor.
Erciyes Dağına çıkıp da sucuk ekmek yemeden gitmek olur mu? Kar üzerine konulan mangalda sucuğun mis gibi kokusunu rüzgar etrafa savururken sizde içiniz ısınsın diye sıcacık çayınızı yudumlayın. Yıllar geçse de unutamayacağınız bir lezzet ve güzel bir anı olacağına eminim.
Erciyes Kayak Merkezi Nerede?
Erciyes Kayak Merkezi, Kayseri ilinde yer almaktadır. Şehir merkezine 25 km uzaklıkta bulunmaktadır.
Erciyes Kayak Merkezine Ne Zaman Gidilir?
Kayak sezonu olan Kış döneminde gitmek daha mantıklıdır. Kayak yapabilmek için en uygun olan zaman Aralık-Nisan aylarıdır. Kayak Sezonu ise 15 Kasım – 1 Mayıs arasındadır.
HARİTA
Teleferik Keyfi
Erciyes Kayak Merkezine Ulaşım
Şehir Merkezine 25 km mesafede bulunan Erciyes Kayak Merkezi, Kayseri Erkilet Havaalanına sadece 27 km uzaklıktadır. İstanbul’dan Erkilet Havaalanı 1 saatlik uçuş mesafesi sürüyor. Dilerseniz taksi vasıtasıyla havaalanından kayak merkezine kolaylıkla ulaşım sağlayabilirsiniz. Ayrıca şehir merkezinden belirli aralıklarla hareket eden Develi minibüsleri sizi doğrudan kayak merkezine götürür. Zaman Zaman kayak merkezine giden yol kar yağışı ve buzlanma nedeni ile kapansa da Kış aylarında Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin yoğun çalışmaları sonucunda yol 24 saat açık tutuluyor. Benim size tavsiyem yola çıkmadan önce aracınızın zincirlerini mutlaka takın.
Erciyes Kayak Merkezi Pistleri
Erciyes Kayak Merkezi Pistleri
Türkiye’nin en iyi pistleri arasında ilk sırada yer alan merkez 5 kapıya sahip, 34 kayak pistiyle kayak severlerin ilgi odağı olmaya devam ediyor. Uluslararası Kayak Federasyonu tarafından tescillenmiş 2 adet profesyonel kayak pisti bulunuyor. Kırmızı, siyah ve mavi olmak üzere 3 bölümden oluşan pistlerin, mavi renkte olanı orta derecede kayak yapanlar için uygundur. Kırmızı renkli pistler iyi derecede kayak yapanlar için, siyah renkli pistler ise zorluk derecesi yüksek, daha çok profesyonel olanlar için ayrılmıştır.
Bilet Ücretleri
Bilet ücretleri, hava koşulları ve sezona bağlı olarak değişkenlik gösterdiğinden en doğru bilgiyi alabilmeniz için Erciyes Kayak Merkezi’nin resmi sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Erciyes Kayak Merkezi
Yanınıza Almanız Gereken Kayak Ekipmanları
Kask,
Dizlik,
Bere,
Kulaklık,
Kar gözlüğü
Dizlik
Eldiven,
Kafa bandı,
Kemer,
Külotlu Çorap/İçlik
Termal içlik,
Boğazlı Kazak
Kayak montu
Kayak Ekipmanları Alırken Nelere Dikkat Edilmeli
Yaşınızı
Kilonuzu
Boyunuzu
Seviyenizi
Kayak pistinin özelliklerini
Tercih ettiniz spor dalını göz önünde bulundurmalısınız.
Kayak malzemeleriniz yoksa dert etmeyin. Erciyes’in bütün giriş noktalarında bulunan mağaza ve dükkânlardan ihtiyaçlarınızı karşılayabilirsiniz.
Uludağ Kayak Merkezi. Dev cüsseli Uludağ’ın beyazlara bürünmüş hali de bir başka oluyor. Kış gelince adeta Uludağ’ın bayramı. Kar onun en büyük hediyesi. Kara hasret olan bizler içinde Uludağ bulunmaz bir nimet. Bazıları yaz mevsimini severler. Bazıları da Uludağ sayesinde sevmeye başlar kışı. Çoğumuz bulunduğumuz bölgeden dolayı kara hasret yaşamak zorunda kalıyoruz. Çocuklarımızın kar görmeden büyümeleri de ayrı bir eksiklik. İllaki Uludağ deyince kayak yapmak aklınıza gelmesin. Alın çocuklarınızı ve sevdiklerinizi yanınıza kartopu yapıp atın birbirinize. Üşüyen ellerinizi nefesinizle ısıtıp lapa lapa yağan karlar altında sıcacık bir çay için. Sizce de Uludağ bunları yapabilmek için iyi bir fırsat değil mi.
Kayak Merkezleriyazıma göz atarak Türkiye’de bulunan diğer kayak merkezleri hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.
Uludağ Kayak Merkezi
Uludağ Kayak Merkezi, Bursa sınırları içerisinde bulunan Türkiye’nin en büyük kış ve doğa sporları merkezleri arasında birinci sırada yer alıyor. 1961 yılında milli park ilan edilen Uludağ’ın yüksekliği 2543 m, uzunluğu 40 km, genişliği ise 15-20 km‘dir. Oldukça heybetli bir görüntüye sahip olan Uludağ Marmara Bölgesi’nin en yüksek dağıdır. Türkiye’nin kış turizmi açısından en çok tercih edilen yerlerinden biridir. Kayak yapmak için en uygun pistleri burada bulabilirsiniz. Bu merkezde yapılan Uludağ kayak pistleri ve Uludağ kayak turları kayak severlerin oldukça ilgisini çekiyor. Uludağ kayak merkezini farklı noktalara konulmuş kameralarla canlı olarak izleme imkanınız bulunuyor.
Uludağ Kayak Merkezi Nerede?
Uludağ, Bursa sınırları İçerisinde yer alıyor. Uludağ Bursa şehir merkezine yaklaşık olarak 40 km uzaklıkta bulunuyor.
Uludağ Kayak Merkezine Ne Zaman Gidilir?
Uludağ Kayak Merkezine iklim şartları ve kış turizmi için elverişli olduğundan Kış mevsiminde gitmeniz daha uygun olacaktır. Kayak yapmak için en uygun olan dönem Kasım ayında başlayıp, Şubat ayının sonuna kadar devam etmektedir. Her ne kadar kayak merkezi ile öne çıksa da aslında dört mevsim ziyaret edilebilir. Yaz aylarında da trekking, kampçılık gibi aktivitelerle misafirlerini ağırlamaya devam ediyor.
Uludağ’a Kayak Merkezine Nasıl Gidilir?
Araba İle Ulaşım
İl merkezine 35 km mesafede bulunan Uludağ’a gidebilmek için farklı ulaşım yolları mevcut. Bunlardan biride kendi aracınızla gitmek. Dikkat etmeniz gereken hususlardan bir tanesi de aracınızın kar lastiğinin ve zincirlerinin takılı olması. Hava koşullarından dolayı bazı günler aşırı kar, tipi, sis ve gizli buzlanmadan dolayı yollar araç trafiğine kapatılabiliyor. Çekirge tarafından Uludağ’a çıkış güzergahına girerek kolaylıkla Uludağ’a ulaşabilirsiniz. Eğer İstanbul dan gidiyorsanız en hızlı ve en kolay ulaşım yolu Osmangazi köprüsünü kullanmanızı öneririm. 1,5 saatte İstanbul Anadolu yakasından Uludağ’a en kısa sürede ulaşabilirsiniz.
Dolmuş Ve Halk Otobüsüyle Ulaşım
Karayolu ile gelmeyi tercih ettiğinizde bir çok otobüs firmasının Bursa’ya seferleri vardır. Terminale geldikten sonra 96 numaralı halk otobüsüyle Tophane semtine gelirsiniz. Oradan da isterseniz taksiyle yada dolmuşla Uludağ’a ulaşabilirsiniz. Dolmuşlar yoğunluğa göre 15 ile 30 dakika da bir hareket ediyor.
Uludağ’a Teleferikle Ulaşım Keyfi
Uludağ Kayak Merkezi Ulaşım
Bursa’yı Kuşbakışı seyretmenin bence en güzel yolu. Yemyeşil ağaçları, üzerine ipekten bir örtü gibi kaplamış bembeyaz karları, bir kuş misali gökyüzünde izlemenin zevki de hakikaten bir başka.
Kent Meydanı’ndan S/1 ya da S/2otobüs hatlarından herhangi birini kullanarak yada Otogar dan 94 numaralı otobüs ile Teleferiğin olduğu yere ulaşabilirsiniz. Bursa’nın Yıldırım ilçesinde bulunan teferrüç istasyonu teleferiğin hareket ettiği yer. Yani merkez istasyon. Bu teleferik sizi doğrudan Uludağ Kayak Merkezine ulaştırır.
Uludağ Kayak Merkezi Teleferik Ücretleri
Öğrenci Bilet Fiyatları: Tek Yön…30 ₺- Gidiş. Dönüş: 40 ₺
Tam Bilet Fiyatları: Tek Yön…40₺ – Gidiş. Dönüş: 50₺
65 Yaş ve Üzeri Bilet Fiyatları: Tek Yön…30₺ – Gidiş. Dönüş: 40 ₺
0-6 Yaş çocuklara ücret alınmıyor.
Uludağ Kayak Merkezi Pistleri
Uludağ Kayak Merkezi Pistleri
Kış sporlarının en önemli merkezlerinden biri olan Uludağ Kayak Merkezi Kuşaklıkaya ve Fatintepe üzerine kurulup 1. ve 2. bölge olarak ayrılmış durumda. Zorluk derecesi kolay ve orta pistlerin çoğu 1. bu bölgede yer alıyor. Daha profesyonel kayakçılar içinde 2. bölge tercih edilmeli. Kuşaklı kayak pisti 2750 m, Ergün kayak pisti de 800 m uzunluğundadır.
Bölgede 24 kayak pisti bulunuyor. Otellerin bulunduğu bölgede 11 ana pist ile birlikte 6 teleski ve 7 telesiyej mevcut. Fahri kaya pistinde Fahri telesiyeji , Kuşaklıkaya kayak pistinde Kuşaklıkaya Grand telesiyeji bulunuyor.
Uludağ Kayak Kiralama Fiyatları
Uludağ Kayak Kiralama Fiyatları
Uludağ Kayak Merkezi’nde geçerli olan SKİPASS Kayak Biletleri ile 4 saatlik, tam günlük yada 5günlük seçeneklerden herhangi birini tercih edebilirsiniz. Biletlerde hiçbir şekilde ücret ödemesi yapılmıyor. Aynı biletin farklı kişiler tarafından kullanılması kamera sistemiyle tespit edilebiliyor. Böyle bir durumda da bilet bloklanıyor.
Skipass Bilet ücretleri
1 Gün = online 170 tl Satış kasası 195 tl Çocuk Bileti 100 tl
1,5 Gün = – Satış kasası 275 tl Çocuk Bileti 150 tl
2 Gün= online 310 tl Satış Kasası 350 tl Çocuk Bileti 200 tl
2,5 Gün= – Satış Kasası 420 tl Çocuk Bileti 240 tl
3 Gün = online 390 tl Satış Kasası 44o tl Çocuk Bilet 280 tl
Kayak Ekipmanı Alırken Nelere Dikkat Etmelisiniz?
Yaşınızı
Kilonuzu
Boyunuzu
Seviyenizi
Kayak pistinin özelliklerini
Tercih ettiniz spor dalını göz önünde bulundurmalısınız.
Yanınıza Almanız Gereken Kayak Ekipmanları
Kask,
Dizlik,
Bere,
Kulaklık,
Kar gözlüğü
Dizlik
Eldiven,
Kafa bandı,
Kemer,
Külotlu Çorap/İçlik
Termal içlik,
Boğazlı Kazak
Kayak montu
Kayak yaparken ihtiyacınız olacak bu malzemeler elinizde yoksa gittiğiniz otellerden temin edip kiralayabilirsiniz.
Uludağ Otel Tavsiyeleri
Uludağ Kayak Merkezi, Otelleri
Uludağ’da konaklamak için pek çok alternatif bulacaksınız. Otel ücretleri sezona bağlı olarak değişiyor. En kaliteli tesislerin bulunduğu Uludağ‘a gelmeden önce bu oteller hakkında resmi sitelerinden kesin bilgilerini alarak tatilinizi hem daha uygun hem de daha keyifli geçirebilirsiniz.
Palandöken Kayak Merkezi, Türkiye kış turizminin gözde merkezlerinden biri. Palandöken Kayak Merkezi, Erzurum il sınırları içerisinde yer alır. Türkiye’nin en yükseğe kurulmuş şehri ve en soğuk illerinden biri olan Erzurum da bulunan bu kayak merkezi oldukça popülerdir. Sadece Ülkemizden gelenleri değil, Dünyanın dört bir yanından bu güzel ve donanımlı merkezi ziyaret etmek için gelen turistlerle dolup taşıyor.
Kayak Merkezleriyazıma göz atarak Türkiye’de bulunan diğer kayak merkezleri hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.
2011 yılında 25. Dünya Üniversiteler Kış Oyunlarına, Palandöken Kayak Merkezi ve Konaklı Kayak merkezi beraber ev sahipliği yapmış ve ülkemizin tanınmasında oldukça etkili olmuşlardır.
Palandöken Kayak Merkezi Kış Oyunları
1993’den bu yana kış turizm merkezi ilan edilmiş Kayak Merkezi, sahip olduğu kaliteli tesisler, kar kalitesi ve her seviyeden kayak severe hitap eden pistleriyle en çok tercih edilen kayak merkezlerinden olmaya devam ediyor.
Palandöken Kayak Merkezi Nerede?
Palandöken Kayak Merkezi Hakkında Bilgiler
2 bin metreyi bulan platoların ve yine 3 bin metrenin üzerinde yüksekliğe sahip dağların sarmaladığı bu kayak merkezi, Erzurum da il sınırları içerisinde bulunuyor. Palandöken Kayak Merkezinin başlangıç yüksekliği 2200 metre, zirve noktası olan Ejder tepe noktası ise 3176 metredir. Saatte 4500 kişi kapasiteye sahip,2 bin ile 3 bin 176 metre arasında bulunan 10 telesiyeji olan merkezde, ayrıca saatte 300 kişi kapasiteye sahip 1 adet teleskiye bulunuyor. 2 baby lift, 1 gondol hizmeti de sunuluyor.
New York Times, Dünyadaki 41 kayak merkezini sıraladığı listesinde 18. sıraya yerleştirdiği Palandöken Kayak Merkezi, kalitesini her konuda kanıtlıyor. Dünyada kayak alanında ne kadar üst sıralarda yer aldığımızın da güzel bir göstergesi.
Palandöken Kayak Merkezi, Teleferik
Palandöken Kayak Merkezine Nasıl Gidilir? Yol Tarifi
Palandöken Kayak Merkezi, Erzurum merkeze sadece 5 km uzaklıkta bulunuyor. Mesafenin bu kadar yakın olması sizin için ulaşım yönünden çok büyük kolaylık sağlayacaktır. Erzurum Havalimanı ile Şehir Merkezi arası 13 km,kayak merkezine ise 25 km uzaklıkta yer alıyor.
En konforlu, rahat ve kısa süren ulaşım aracı uçakla gelmeyi düşünüyorsanız; dikkat etmenizi önerdiğim bazı hususlar var. Genelde seyahatlere çıkmadan önce indirimlerden faydalanabilmek için erken davranıp biletleri önceden alıyoruz. Bu her zaman bizim lehimize bir durum olamayabiliyor. Bin bir hayallerle gittiğimiz kayak merkezlerinde hava şartlarına bağlı olarak kar olmaya biliyor. Gerçi bu durum Palandöken Kayak Merkezi için pek de geçerli değil. Karın az yada nadiren hiç olmaması durumunda suni kar makineleriyle kayak severleri hayal kırıklığına uğratmayıp kayak yapılabilecek ortam oluşturuluyor.
Palandöken Kayak Merkezi
Sezon Kasım ayı sonundan neredeyse Mayıs ayı başına kadar devam ediyor. Daha öncede bahsettiğim gibi bazı dönemler kar az olabiliyor. Bu yüzdende ocak ve şubat ayları dışında gidilecekse hava şartlarından ve kar durumundan haberdar olmanız yararınıza olacaktır.
Erzurum’a indikten sonra şehir merkezine belediye otobüsleri ile ulaşım sağlayabilirsiniz. Otobüsle gelenlerse ise doğrudan otogardan kayak merkezine giden halk otobüslerini ya da taksileri tercih edebilirler. Taksi ile gidecekler için bir uyarı. Taksimetre gerçekten çok pahalı ve uç noktalarda. İstanbul’daki taksimetreleri 2’ye katlamış durumda.
Palandöken Kayak Pist Haritası
Palandöken Kayak Merkezi Pist Haritası
Palandöken Pistleri
Büyük slalom ve slalom yarışmaları için Uluslararası Kayak Federasyonu olan FIS, Palandöken Kayak Merkezini, pistleriyle Dünya’nın en uzun ve en dik pistleri arasında en üst sıralar koymuş durumda. 8’i kolay, 9’u orta düzey, 3’ü ileri düzey, 4’ü de doğal olmak üzere 24 pisti bulunan merkezde ayrıca Uluslararası standartlara uygun 2 adet pist bulunuyor. Palandöken’de toplam 50 kilometrelik kayak pisti kayakçılara uygun hale getirilmiş durumda.
Türkiye’nin en yüksek tepesi ve kayak merkezinin zirvesi olan Ejder Tepesinin kendine özel 3 ayrı (mavi , kırmızı ve siyah) zorluk derecesinde 12 kilometrelik pisti bulunuyor.
Kayak Merkezi pistleri zorluk seviyeleri şöyle;
4 doğal pist,
8 başlangıç seviyesi pist,
9 orta düzey pist,
3 usta kayakçı pist.
Ayrıca saatte 4500 kişilik kapasiteye sahip 10 adet telesiyej, 1 teleksi, 2 baby lift, 1 gondol lift ile kayak severlere hizmet veriyor.
Kayak Ekipmanı Alırken Nelere Dikkat Edilmeli?
Kayak malzemesi alırken sizin açınızdan fayda sağlayacak bazı ip uçları bulunuyor. Bunlara dikkat ederseniz kayak sporundan daha çok keyif alacağınıza eminim. Yaşınızı, kilonuzu, boyunuzu, seviyenizi, tercih ettiniz spor dalını ve kayak pistinin özelliklerini, göz önünde bulundurmanız fayda sağlayacaktır.
Antalya kiralık villalar, Antalya’da konaklamak isteyen tatilcilerin her türlü ihtiyaçlarını karşılayarak rahat ve konforlu bir alan oluşturuyor. Antalya özellikle yaz aylarında neredeyse tıklım tıklım oluyor. Yerli ziyaretçilerin yanı sıra yabancı turistler için Antalya vazgeçilmez bir tatil yeri.
Antalya Kiralık Villalar – Havuzlu Villa Seçenekleri
Denizi, sahilleri, plajları, gezilecek yerleri ve konaklama alanlarıyla tatil denilince akla gelen ilk şehir Antalya oluyor. Gelen ziyaretçilerin konaklayabilecekleri, her türlü bütçeye uygun kiralık villalar bulmak mümkün. Sizler için Antalya’nın farklı beldelerinin farklı karakteristik özellikler taşıyan konaklama seçeneklerini aşağıda sıraladım.
Sessiz, sakin ve huzurlu bir ortam arayanlar için harika bir tercih olabilecek Villa Aysun, 4 kişinin rahatlıkla kalabileceği 1 adet çift kişilik ve 2 adet tek kişilik yataklar bulunmakta. Ebeveyn yatak odasında ısıtmalı kapalı yüzme havuzu ve genç yatak odasında jakuzi mevcut. Doğa içerisinde, çocuk havuzlu, korunaklı açık havuz, ısıtmalı kapalı havuz, sauna, jakuzi, beyaz eşya, full mobilya, bebek yatağı, klima, barbekü ve otoparkı bulunuyor. Evcil hayvan kabul edilmiyor. Havuz kısmı korunaklı olup mutaassıp ailelerin ve balayı çiftlerinin gönül rahatlığıyla konaklayabilecekleri güzel bir villa.
Kalkan Kördere Mahallesinde bir tepenin üzerine kurulmuş Villa Sirius harika deniz manzarasıyla insanı adeta büyülüyor. 3 yatak odasına, amerikan mutfak ve salona sahip olan dubleks villada 6 kişi rahatlıkla kalabiliyor. internet bağlantısı, jakuzi, klima, beyaz eşya, full mobilya, otopark, bahçe, barbekü ve çocuk havuzu mevcut. Standartların üzerinde geniş ve korunaklı bir havuza sahip olan villaya evcil hayvan kabul edilmiyor.
Kalkan Kördere mevkiinde bulunan Villa Dücane de her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş. 2 yatak odası bulunan villa 4 kişilik bir aile için idealdir. Dubleks villada internet bağlantısı, beyaz eşya, full mobilya, masa sandalyesi, ütü, duşakabin, bebek yatağı, ebeveyn banyosu, ve barbekü bulunuyor. Güzel bir bahçeyle birlikte tam korunaklı bir havuzu mevcut. Evcil hayvan kabul edilmiyor.
Yemyeşil bir doğanın içinde sessizliğin ve huzurun buluştuğu eşsiz bir konuma sahip olan Villa Dolunay,6 kişilik kapasiteye sahip olup, 3 suit yatak odası, 2 Amerikan mutfak ve 1 salon dan oluşmakta. Beyaz eşya, şömine, klima, bebek yatağı, otopark, barbekü, internet bağlantısının yanı sıra, masa tenisi, langırt, gym-bisiklet, hamak ve salıncak bulunuyor. Güneşlenme alanı, özel bahçe ve korunaklı havuzu ile muhafazakar aileler ve balayı çiftleri için oldukça güzel bir seçenek. Villaya evcil hayvan kabul edilmiyor.
Antalya kiralık villalar denilince Kaş, ilk akla gelen yerlerden bir tanesidir. Kaş Çukurbağ yarımadasında bulunan Villa İndigo, deniz manzarasına sahip harika bir konumda bulunuyor. Villa’da 5 yatak odası bulunuyor. Üst katta 3 yatak odası, ana salon ve mutfak, alt katta ise 2 yatak odası ve diğer salon bulunuyor. Şömine, elektrikli ev aletleri, tv, wi-fi, klima, barbekü, özel havuz, şezlong mevcut. Elektrik, su, gaz ücretleri villa kiralama fiyatına dahil. Korunaklı havuzlarında dışarıdan görünme ihtimaliniz yok. Evcil hayvan kabul edilmiyor.
Villa’ya giriş saati: 16:00 çıkış saati 10:00 ‘dır.
Kaş merkez Çerçiler mahallesinde bulunan, 6 kişinin rahatlıkla konaklayabileceği Villa Almila, hoş ve spor mobilyalar döşenerek dizayn edilmiş. 3 adet suit yatak odası ile birlikte zemin katta Amerikan mutfak & salon bulunuyor. Özel havuz, bahçe, şezlong, şömine, internet bağlantısı, beyaz eşya mevcut. Kapalı alanda sigara içmenin yasak olduğu villa’ ya girerken depozito ücreti 1000 tl ödüyorsunuz. Çıkışta villada herhangi bir hasar ve zarar yoksa bu ücreti geri iade alıyorsunuz. Evcil hayvan kabul edilmiyor.
Antalya Kiralık Villalar
Villa Andifli 2
Villa Andifli 2
Kaş’ın Çukurbağ Yarımadasında bulunan villa muhteşem deniz ve doğa manzarasına sahip. Denize sadece 1 km uzaklıkta bulunuyor. 3 yatak odası bulunan villa dubleks olup otopark, beyaz eşya, full mobilya, saç kurutma makinesi, klima, yedek yastık-çarşaf, ütü, barbekü, özel havuzu mevcut. Perdeleme sistemi yapılarak hiçbir şekilde görünülmemesi sağlanılan havuz, muhafazakar aileler ve balayı çiftleri için iyi bir tercih olacaktır. 6 kişilik villaya hayvan kabul edilmiyor.
Belek Kiralık Villalar
Villa Bahçe
Villa Bahçe
Belek-Serik’e bağlı olan Villa Bahçe, plaja ve merkeze sadece bir kaç dakikalık mesafede yer alıyor. 6 kişiye kadar konaklama imkanı bulabileceğiniz gibi her rezervasyon için 2 kişilik köy kahvaltısı hediye ediliyor. 3 odalı villada, buzdolabı, beyaz eşya, internet, tv, otopark, saç kurutma makinesi, klima, ütü ve masası mevcut. Her gün ücretsiz olarak görevliler tarafından temizlenen 7 m boyundaki büyük yüzme havuzuna sahip. Çocuklu ailelerin zaman geçirebileceği yemyeşil bir alana sahip.
Türkiye’nin en gözde beldelerinden biri olan Belek- Serik’ de bulunan Villa Motif, 4 kişinin rahatlıkla konaklayabileceği 2 yatak odasına sahip. Tüm mutfak malzemelerini ve beyaz eşyaları bulabileceğiniz kapsamda bir mutfak mevcut. internet, tv, klima, saç kurutma makinesi, su ısıtıcı bebek yatağı, masa sandalyesi, havuzu ve jakuzi bulunmakta. Her rezervasyon için 2 kişilik köy kahvaltısı hediye ediliyor.
Villaya giriş saati: 16:00
Villadan çıkış saati: 12:00
Antalya Kiralık Villalar
VİLLA SİDERO
VİLLA SİDERO
Belek Serik’te bulunan konforlu villa, Villa Sidero, 8 kişilinin rahatça konaklayabileceği 4 yatak odası, salon ve mutfaktan oluşuyor. Klima, internet, tv, saç kurutma makinesi, beyaz eşya, barbekü, otopark mevcut. Villanın kendine ait havuzu da bulunuyor.
Villaya giriş saati: 14:00
Villadan çıkış saati: 12:00’dir.
Kemer Kiralık Villalar
Villa Aura
Villa Aura
Kemer’de lüks kiralık villa olarak tasarlanan Villa Aura, denize sadece 100m mesafede bulunuyor. 8 misafir ağırlayacak kapasitede olan villada 4 yatak odası, 1 salon, 3 banyo ve amerikan mutfak mevcut. İnternet, beyaz eşya, klima, teras, sauna, havuz, şezlong, barbekü misafirlere sunulan imkanlar arasında bulunuyor. Bahçede bulunan oturma grubu ve sandalyelerde oturup, barbekünüzü yakıp güzel bahçenin keyfini çıkarabilirsiniz. Bahçe ve havuz bakımı günlük olarak ücretsiz yapılmaktadır. Depozito olarak girişte alınan 4000 tl ücret, çıkışta zarar ve hasar kontrolünden sonra iade edilir.
7 kişilik konaklama kapasitesine sahip villa kalabalık aileler ve arkadaş grupları düşünülerek tasarlanmıştır. 3 yatak odası, 1 salona ve ortak bir havuza sahiptir. Denize sadece 950 m mesafede bulunuyor. Modern mobilyalarla dizayn edilmiş villada 2 adet banyo’ya sahip. İçerisinde wi-fi sistemi de mevcut. Sevdiklerinizle birlikte hoş ve keyifli bir vakit geçirebileceğiniz güzel bir konaklama seçeneği.
Alanya Kiralık Villalar
Villa Bektaş 1
Villa Bektaş 1
Antalya kiralık villalar araştırması yapanların sıklıkla duydukları yerlerden bir tanesi de Alanya’da bulunan villalardır.
Bu villalar arasında bulunan Villa Bektaş 1, deniz ve şehir manzaralı, 6 kişiye ev sahipliği yapabilecek kapasitede şehir merkezine çok yakın bir konumdadır. 3 yatak odası, 3 banyo, zemin katta salon ve mutfak bulunuyor. 6 kişinin rahatlıkla konaklayabileceği villada beyaz eşya, full mobilya, mutfak ekipmanları, tv, kablosuz internet, klima, saç kurutma makinesi, teras mevcut. Tüm elektrik, su, tüp gaz (vb.) giderler ve günlük havuz ve bahçe bakımı fiyata dahildir. 7 gece altı konaklamalarda ekstra temizlik ücreti alınıyor.
Kestel Sahili yakınında bulunan villa, şehir merkezine 8 km mesafede bulunuyor. 6 kişinin rahat edebilmesi için tasarlanmış villada, 3 yatak odası ve 2 banyo odası mevcut. Ücretsiz wi-fi, otopark, klima, tv, barbekü ve özel otopark mevcut. Evcil hayvan kabul edilmiyor. Açık yüzme havuzu bulunan villa ailenizle sakin ve huzurlu bir tatil geçirebileceğiniz güzel bir seçenek.
Antalya Apart Oteller | Kiralık Günlük Daireler, tatilcilerin en çok araştırdıkları konular arasında yer alıyor. Antalya, Türkiye turizmi için oldukça önemli bir yere sahip. Yerli ve yabancı turistlerin yaz sezonunda tıklım tıklım doldurduğu sahiller gibi apart oteller günlük dairelerde bir o kadar dolu oluyor. Her tatile gelen maalesef lüks otellerde kalamıyor. Bazı tatilcilere göre normal düzeyde ihtiyaçlarının karşılanacağı konaklama yerlerinin olması yeterli oluyor. Bu durumda da devreye apartlar giriyor. Her bütçeye uygun Antalya kiralık apart oteller bulmak mümkün. Antalya’nın farklı beldelerinde bulunan apart otellere gelin hep beraber göz atalım.
Harika bir deniz manzarasına sahip olan Neruda Apart Otel’de misafirlerin araçları için özel otopark bulunuyor. Televizyon odası, restoran, tesis bahçesi, bar – cafe, barbekü ve istenilmesi halinde ek yatak imkanı, uyandırma servisi, ücretsiz günlük gazete, araç kiralama ve havaalanı servisi hizmeti veriliyor. Odalarda wi-fi bağlantısı, klima, mutfak gereçleri, tv, çamaşır makinesi, buz dolabı, banyo, ücretsiz banyo malzemeleri ve saç kurutma makinesi mevcut. 7-24 resepsiyon misafirlerin hizmet veriyor.
Kaş ilçesine bağlı Kalkan’da bulunan Loft Suites Kalkan, harika bir panoramik manzaraya sahip. Modern ve aydınlık olacak şekilde dizayn edilmiş odalarda klima, internet, tv, beyaz eşya, kettle bulunuyor. Kendi yemeklerinizi pişirebileceğiniz mutfak ve mutfak gereçleri mevcut. Odalarda sigara içilmiyor. Otoparkı bulunan Apart otel, kapalı havuza sahip. Resepsiyon personeli haftanın her günü misafirlere hizmet vermektedir.
Kaş merkezde bulunan Mare Nostrum Apart Otel, plaja 350 metre, Kaş Otogarı’na ise sadece 200 metre mesafededir. Apart otel’ in odalarında, tam donanımlı mutfak, oturma alanı, banyo, tv, internet, saç kurutma makinesi, klima ve kasa mevcut. Bahçede her gün sabah kahvaltısı veriliyor. Gün içerisinde içeceklerinizi, içecek servisi yapan bardan alabilirsiniz. Oda servisi, resepsiyon hizmetleri, konsiyerj ve business center hizmetinin yanı sıra müşterilerin kullanımına açık otopark da bulunuyor.
Daire tipi konaklama yapmak isteyenler için güzel bir seçenek olan Balart Apart Kaş odalarında beyaz renk yoğunlukta kullanılarak rahatlık ve ferahlık ön planda tutulmuş. Temiz çarşaflar, banyo, banyo kozmetik ürünleri, beyaz eşya, tv, internet, bebek yatağı mevcut. yanı sıra geniş balkonunda harika manzaranın keyfini çıkarabilmeniz için masa ve sandalyeler bulunuyor. Odalarda sigara içilmiyor. Otel’in misafirler için ayrılmış otoparkı var.
Bahçe Apart Kaş, yemyeşil bahçe içerisinde 1+1 daireler ve deniz manzaralı dublex daireler olmak üzere 6 adet daireden oluşmaktadır. Deniz manzaralı olan dairelerde gelen misafirlerin ihtiyaçlarına göre her türlü olanak sağlanmış durumda. İnternet, tv, klima, mutfak gereçleri, buzdolabı, bebek yatağı, masa sandalyesi, ütü mevcut. Odalarda sigara içilemediği gibi, apartın kendine özel otoparkı bulunuyor.
Belek bölgesinde bulunan Belka Golf Residence da küçük mutfak, mutfak gereçleri, klima, internet, barbekü ve özel banyo mevcut. İstek üzerine kat hizmetinin yanında ücretsiz market servisi de veriliyor. Açık yüzme havuzu ve çocuk havuzunun yanı sıra misafirler için plaj şezlongu veriliyor. Belka Golf Residence’nin kendine özel bahçesi de bulunuyor.
Antalya’ya bağlı Kemer’de bulunan Tebriz Apart, Site içerisinde 1+1, 2+1 ve 3+1 daire seçeneklerine sahip. Gün boyu güneşin keyfini doyasıya çıkarabileceğiniz ortak havuzu bulunuyor. Dairelerin tamamında tv, internet, klima, bahçe manzaralı balkon, banyo, beyaz eşya, telefon, bebek yatağı mevcut. Misafirlerin yiyecek ve içeceklerini hazırlayabilmeleri için mutfak ve her türlü mutfak gereci düşünülmüş. Odalarda sigara içilmesine izin verilmiyor. Kendine özel otoparkı mevcut.
Kemer’de dağın yakınında bulunan apart’ın kendine özel plajı bulunuyor. 1 km uzaklıkta bulunan plaja gün içerisinde 3 defa ücretsiz ulaşım imkanı sunuluyor. 60 adet dairesi bulunan Naturella Hotel & Apart dairelerinde tv, internet, telefon, klima, banyo, banyo gereçleri mevcut. 24 saat hizmetinizde olan resepsiyonla birlikte uyandırma servisi, çay-kahve servisi, kuru temizleme, oda servisi, emanet kasası‘ da misafirlere sunulan hizmetler arasında yer alıyor.
Her sabah açık büfe kahvaltı servisi yapılmakta. İsterseniz de site içerisinde bulunan restoranlardan yemeklerinizi yiyebilirsiniz. Apart’ın kendine özel otoparkı bulunuyor.
Antalya’nın Kemer ilçesinde bulunan Kemer Residence 2, plaja ve Kemer yat limanına 1 km mesafede bulunuyor. Tüm odalarda wi-fi, tv, klima, banyo, spa küveti, terlik, saç kurutma makinesi, havlu ve ücretsiz banyo malzemeleri, beyaz eşya mevcut. Terasında kahve içerek keyfini çıkarabilirsiniz. Bunun içinde kahve makinesi bulunan bir mutfağa sahip. 7-24 resepsiyona ulaşabileceğiniz gibi ücretsiz otoparkı da bulunuyor.
Alanya merkezde bulunan apart otel, Kleopatra Plajı’na yürüyerek 5 dakika mesafede bulunuyor. Otelin tüm odalarında tv, klima ve balkon mevcut. Ücretsiz wi-fi erişimi, duş, saç kurutma makinesi, banyo malzemeleri ve beyaz eşyaya sahip.
Özel banyolar; duş, saç kurutma makinesi ve ücretsiz banyo malzemeleri ile donatılmıştır. Mutfaklar; ocak, buzdolabı, fırın ve mutfak gereçleri içermekte. Resepsiyona 7-24 ulaşabileceğiniz gibi barbekü ve oda servisinden de yararlanabilirsiniz. Otopark ve açık havuzu bulunan otele evcil hayvan kabul ediliyor.
Denize 50 metre mesafede bulunan ve Alanya merkezde yer alan Belle Ocean Apart Hotel’ de klima, balkon, oturma odası, internet, saç kurutma makinesi, tv ve mini mutfak yer alıyor. İsterseniz yemeklerinizi kendi mutfağınızda pişirebilirsiniz. Her sabah açık büfe kahvaltı verilirken dilerseniz öğle ve akşam yemeklerinizi otelin alakart restoranında yiyebilirsiniz. Açık havuzun yanı sıra, resepsiyon 7-24 hizmet vermekte. Oda servisinden de yaralanabilirsiniz.
Konaklama ihtiyaçlarınızın tamamını karşılayabilecek kapasitede bulunan Comfort Suites Alanya apart otel’ in dairelerinde sigara içmek yasak. Dairelerde, özel banyo, banyo ürünleri, saç kurutma makinesi, havlu, beyaz eşya, mutfak gereçleri, klima, tv, telefon mevcut. Kleopatra Plajı ve Damlataş Mağaralarına 10 dakika yürüme mesafesinde bulunuyor. Resepsiyonu 24 saat açık olan otel de otopark bulunmuyor. Evcil hayvan kabul edilmiyor.
Neşet Ertaş Kimdir? Neşet Ertaş’ın hayatı, türküleri ve eserleri ile ilgili bilgilere bu yazımda yer vermek istedim.
Neşet Ertaş kim mi? Bozkırın tezenesi, Türkiye’nin en sevilen sanatçıların dan biri. Doğallığı ,samimiyeti ve alçak gönüllülüğüyle gönüllere taht kurmuş efsane adam. Karcaoğlan’ın ,Yunus Emre’nin, Pir sultan Abdal’ın varlık bulmuş sesidir. Derdini kimseye açamayanlar, sevdalananlar, sevdiklerini kaybedenler dinler Neşet Babayı. Sevdayı da onun gibi anlatmak her babayiğidin harcı değildir. Yürek ister, gönül ister, aşk ister.
Cahildim dünyanın rengine kandım
Hayale aldandım boşuna yandım
Seni ilelebet benimsin sandım
Ölürüm sevdiğim zehirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin.
der içli mısralarında. Kulağınla değil gönlünle dinlersin onu. Yanık türkülerin üstadı yüreklere dokunur her söylediğiyle.
Nasıl bir hayatın içinden geçtiğini, acıları, sevinçleri ,çektiği çileleri ve sanat hayatıyla gönüllere taht kurmuş bir garip Neşet’in hayat hikayesi bu. Saz ve söz üstadı’nın zorluklarla geçen bir ömrüne neler sığdırdığına gelin hep beraber göz atalım.
NEŞET ERTAŞ KİMDİR? NEŞET ERTAŞ’IN HAYATI
Onlara Abdal derler. Göçebe demektir. Asırlar önce 4000 çadırı develere yükleyip Horasan’dan , Anadolu’yaKırşehir,Kırıkkale civarlarına yerleşirler. Acılarını, horlanmalarını, fukaralıklarını sazlarıyla dile getirirler. Abdallar düğünlere giderler yeteneklerini orada sergilerlerdi. Müziğe karşı doğuştan yetenekliydiler. Hiçbiri nota bilmez ama içlerinden geldiği gibi yanık yanık söylerler türkülerini. Düğünlere, sünnetlere katılarak çalgıcılık yapan Abdallar bu şekilde geçimlerini sağlıyorlardı.
Neşet Ertaş’ın aile fotoğrafı
ÇOCUKLUĞU
1938 yılında Çiçekdağı Kırtıllar köyünde dünyaya geldi. 5 kardeşin 2.si olan Neşet Ertaş’ın annesi Döne hanım babası ünlü saz üstadı Muharrem Ertaş’tır. Neşet Ertaş’ın sazlara ve türkülere olan düşkünlüğünün sebebi babasıdır. Oğlunun doğduğunu öğrenen babası sevincinden alır sazı eline başlar söylemeye. Daha doğduğu gün duyduğu bu sesten ömür boyunca bir daha asla kopamaz .
Yoksulluğun, sefaletin içinde doğdu. Hiç oyuncağı olmadı. Daha doğrusu olamadı. Zaten karınlarını zor doyururken oyuncak kimsenin aklına gelmiyordu bile. Ama anasının yüreği dayanamadı Neşet’inin oyuncaksız kalmasına. Bulduğu bir tokacın üzerine bir, iki tane tel takıp verdi Neşet’inin eline. Eskiden çamaşırları döverek yıkamak için kullanılan uzun tahtaya tokaç deniliyordu. Küçük Neşet’te büyüyene kadar Anasının yaptığı bu oyuncağıyla oynadı. Büyüdüğünde de şu sözlerle anlattı yaşadıklarını;
Dizimde sızıydı anamın derdi,
Tokacı saz yaptı elime verdi,
Yini bitirdiydim üçünen dördü,
Baban gimi sazcı oldun didiler.
Babası Muharrem usta nereye giderse artık oğlunu da yanında götürüyordu. Sesinin güzelliğini de orada fark ettiler. Küçük Neşet babasının izindedir. Onu örnek alır ve ondan gördüklerini uygulamaya başlar. Babasına çok düşkün ve bağlılığını ileri yaşlarda ”Babamla ben aynı ruhun insanlarıyız ” sözleriyle açıklar. 8 yıl boyunca Kırşehir, Nevşehir, Niğde, Kırıkkale, Kayseri, Yozgat gibi birçok yeri gezerek babası ile geçimlerini sürdürürler.
5-6 yaşına gelen Neşet hem bağlama hem de keman çalmaya başladı. Çevrede onun gibi keman çalanda yoktu. Ama Neşet’in kalbide, gönlüde babası gibi bağlamadaydı. Civar köylerdeki düğünlere beraber gidiyorlar babası saz çalıyor Neşette kemanıyla ona eşlik ediyordu. Bu yüzden de okula geç başladı. Sürekli gidemedi. Okula devam edemeyen Neşet kendini küçük yaşta hayat okulunun içerisinde buldu.
Acıların en büyüğüyle 12 yaşında karşılaştı. Annesini kaybetti. 5 çocuk ve Muharrem usta ortada kalıverdiler. Üç aylık bebeği de anasının ardından öldü. Acıların hepsi peş peşe geldi. Çocuklara bakacak ve evi çekip çevirecek biri lazımdı. Babası, Arzu isminde Yozgatlı bir kadınla tekrar evlendi. Yerköy’e yerleştiler. Bir süre sonra Arzu hanımda vefat etti. Kader yine yapacağını yaptı. Ne yapsın Muharrem usta kaderine küstü tuttu çocuklarının elini düştü yollara. Baba ocağı Kırşehir’e geri döndü.
Neşet Ertaş’ın Gençliği
KÖÇEKLİĞİN AĞIR YÜKÜ
Abdallarda küçük yaştaki erkek çocuklarının ellerine zil verilir düğünlerde köçeklik yaptırılırdı. Yaşı büyüyen ve kademe atlayanlarda kaşık çalarlardı. Neşette diğerleri gibi hem zil çalıyor hem de köçeklik yapıyordu babasının yanında. Bu durum Kırıkkale’de bir fasıla gidene kadar devam etti. Muharrem usta oğluna oynamasını teklif etti. Oda her zamanki gibi babasını kırmadı. O zamanlar saygıdan babanın sözünün üstüne söz söylemezlerdi. Oynamak için hazırlandığı sırada arkadan bir ses işitti. ”Vah yazık, Pek gençmiş”. Bu sözlere çok içerledi. Zilleri babasının önüne yavaşça bıraktı. Babası hiç seslenmedi. Anlamıştı oğlunu. Karşı koymadı. Oğlunun düştüğü bu durum onunda çok zoruna gitti. O günden sonra bir daha ne eline zilleri aldı ne de köçeklik yaptı.
Bir gün saz çaldığı köy düğününde bir güzele sevdalanır. Kızın babası saz çalıp türkü söylediği için kızını vermek istemez. Bu durum çok zoruna gider garip Neşetin. Yıllar sonra bir tv programında şöyle anlatır; ”Aşağılandık. En açık örneği atasözü haline geldi. Kızı gönlüne bırakırsan ya davulcuya varır yazurnacıya. Davulcu zurnacı fakir olduğu için. Ama parayı veren düdüğü çalıyor. İnsan parayla satılır mı? Gönül parayla satılır mı? Kim kimi satıyor. Allah katında herkes birer birey. Gönül mahkum edilemez. Gönül’e zincir vurulamaz. Gönül kimi severse de güzel o. İki gönül bir olunca soğan yesen bal gelir ‘‘ der. Bu düzenin yanlış olduğunu değişmesi gerektiğini dile getirir.
Neşet Ertaş’ın Gençlik Yılları
GARİP NEŞET İSTANBUL YOLCUSU
14 yaşındaki Neşet sevdiği kız verilmeyince küser toprağına. Alır eline sazını kırık gönlüyle düşer ümit yolculuğuna…İstanbul yolları çilelidir. Cebinde sadece 2,5 lirası vardır. Onunla da ancak Ankara bileti alabilir. Artık cebinde beş kuruşu bile kalmayan Neşet otogara varır. Etrafındaki insanlara ben İstanbul’a gideceğim ama param yok der. Kimse dönüp bakmaz bile. Yanına yaklaşan bir adam bir saza bakar birde Neşet’e. Çal bakalım delikanlı der. Sazından başka sermayesi yoktur ki, başlar söylemeye. Adam dinleyip gider. Biraz sonra gelir çal bakalım der. Garip Neşet başlar yine söylemeye. Öyle böyle derken akşam olur. İstanbul biletini de böyle alır. Otobüsün arkasında ayakta bir yer verirler. İçi kıpır kıpır, sevinçle dolu İstanbul’a kadar böyle gider.
Zorlu yolculuğun ardından İstanbul’a varır. Hemen iş aramaya koyulur ama bulamaz. Akşam olur bir otele yerleşir. Gün aydınlanmadan yine iş aramaya çıkar. Ne iş olursa yaparım der ama nafile . Üçüncü gün parası biter. Acıkan Neşet bu defa karın tokluğuna çıkar iş aramaya. Ümitleri tükenir. Gezerken bir iş hanının önüne gelir. Kapısında Şen Çalar Plak yazdığını görünce alır can yoldaşı sazını eline varır kapısına. İçeride Behiye Aksoy‘un ilk plağı dinleniyordu. Kadri Şen çalar kapıdaki gencin beklediğini görünce yanına gelir ve neden beklediğini sorar. Neşette saz çalarım der. İşimizi bitirelim de dinleriz derler. Kapıda uzun saatler bir ümit bekler. İşleri bittikten sonra çağırırlar içeriye. Babasının bozlağı Neden Garip Garip Ötersin Bülbülü söyler. Kadri şen çalar o kadar beğenir ve duygulanır ki ağlar. Elinden tutup doğruca Beyoğlu Saza götürür. Geceleri artık burada sahneye çıkmaya başlar. Karnını burada doyurup sahneye çıktıktan sonra akşamları bulduğu tek göz evine gider.
1957 de babasının bozlağı Neden Garip Garip Ötersin Bülbül türküsüne plak yaptı. İstanbul macerası yaklaşık iki yıl sürdü. Koltuğunun altında iki plakla baba ocağı Kırşehir’e geri döndü.
BABA OCAĞINA DÖNÜŞ
Bir gün radyoda Yurttan sesler programında türkü söyleyen Hacı Taşanın sesi duyulur. Neşet hacı emmisinin sesini duyunca heyecanlanır. Sazını alır ertesi gün radyonun kapısını çalar. Kapıdaki görevli niye geldiğini sorunca programda türkü söylemek istediğini söyler. Biraz sonra içeriye çağırırlar söyle bakalım derler. Alır eline can yoldaşı sazını vurur dertli dertli tellerine. O kadar çok beğenirler ki ertesi gün hemen programa çağırırlar. Programa çıkacağını memleketine de haber ver derler. Çok heyecanlanır ilerleyen zamanlarda o an için ”hayatımda hiçbir zaman bu kadar heyecanlanmadım” diye bahseder.
Artık yeni mekanı Ankara olmuştu. Peş peşe plaklar çıkardı. Radyolarda sesi sıkça duyulmaya başladı. Doğallığı, samimiyeti ve içtenliğinden dolayı halk onu benimseyip bağrına bastı. Artık o Anadolu’da dinlenen ve sevilen bir halk ozanıydı. Bu günden sonra sadece Neşet değil ,söylediği yanık türkülerle yüreklere dokunan davranışı ve insanlığıyla da gönüllere taht kurmuş büyük usta Neşet Ertaş‘tı.
Neşet Ertaş’ın Evliliği
AŞIK NEŞET’İN LEYLASI
Adına türküler yazdığı, Mecnun’ a döndüğü Leylasını da burada buldu. Leyla aslen Boluluydu. Neşet Aşık olmuştu. Leylayla evlenmek istedi. Ailesi Neşet’i kabul etmedi. Neşetin babası Muharrem usta da kendilerinden olmayan bir kızla evleneceği için oğluna tepkiliydi. Rızası olmadı. Ama Leylayla Neşet herkesi karşılarına alarak 1960 ta Ankara’da evlendiler.
Büyük bir aşkla evlenmişler bu yuvayı Döne, Canan ve Hüseyin adında üç çocukla şenlendirmişlerdi. Askerliği evliliği sırasında yaptı. Bir süre sonra evliliklerinin üzerinde kara bulutlar dolaşmaya başladı. Evliliklerini bitirme kararı verdiler. 1968 de boşandılar. Leyla’sından ayrıldıktan sonra en içli türkülerini acılarıyla çaldı, hüzünleriyle söyledi.
Muharrem usta bu duruma çok üzülür. Alır sazını eline oğluna seslenir;
Ben Neşet’im diyorsun o da der Leyla Sebep oldu anası ayırdı böyle Bir ben söyleyim Neşet bir de sen söyle Atasözü muteberdir evladım.
Tükettin ömrümü koymadın özümü Atasözü tutmayan döver dizini Leyla çıkmış konsere takmış pozunu Bu da bize bir zuldür evladım.
Temiz ruhlu hoş sohbetsin şöhretsin Hakkın vardır evlenmeye evladım Mevlam sebep olanları kahretsin Aslı bozuk alma dedim evladım.
Küsmedim Neşet’im kahrettim sana Baban değil miydim sormadın bana Olan olmuş yavrum ne deyim sana Sen aklını yitirmişsin evladım.
Neşet babasından duyduğu bu sözlere çok içerledi. Aldı sazını eline başladı söylemeye;
Neşet Ertaş Gençlik Fotoğrafları
Aşkı kimden aldın sevgiyi kimden Aslı bozuk deme gel şu insana Soracak olursan eğer ki benden Aslı bozuk deme gel şu insana.
Yazımızı felek yazdı mevladan değil Senin dediklerin evladan değil Her hata suç bende leyla’dan değil Aslı bozuk deme gel şu insana.
Ulu arıyorsan analar ulu Sevmişiz gönülden olmuşuz kanlı Analar insandır biz insan oğlu Aslı bozuk deme gel şu insana.
AYRILIK ACISI
Neşet Ertaş şöhretinin zirvesindeydi. Gazinolar tıklım tıklım dolu gittiği her yerde halk onu ayakta alkışlıyordu. O Leylasını bir türlü unutamamış kendini İçkiye vurmuştu. Her geçen gün daha da fazla içmeye başlamıştı. Mecnunun Leylaya olan aşkı gibi Neşet’inde Leylasına olan aşkı adına türküler yazdırdı.
Yazımı kışa çevirdin
Karlar yağdı başa Leyla’m.
Viran oldu evim yurdum
Ne söylesem boşa Leyla’m.
Bir gün yine gece sahneye çıkar. içli içli vurur sazın teline.
Yarin aşkıyla döndüm şaşkına, Arada içerim sizden de sır çıkmaz ya, Yarin aşkına… Efkarlıdır, dertlidir. İçindeki kederi vurur dışarı. Ama Ters giden bir şeyler vardır. Parmaklarını hissedemez. Belli etmemeye çalışır ama vücudundan bir anda ter boşalır. Tekrar dener saz çalmayı nafile. Parmakları tutmaz olur. Apar topar hastaneye kaldırırlar. Korkulan olur. Sol tarafı felç olmuştur. Yıllar yılı ona can yoldaşlığı eden emektar sazıyla yollarını bir gecede ayırır. İş yapamadığından maddi zorluklar çekmeye başlar. Zamanın da yardım ettiği, elinden tutup düzlüğe çıkardığı, yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen dost bildiklerinden yardım ister. Durumunu anlatır. Ama hepsi birer iyi gün dostudur. Zor gününde kimse yardım elini uzatmaz Garip Neşet’e. Şimdi kimsesiz ve hastaydı. Türkiye’de çare bulamazlar derdine. Almanya’daki abisi onu yanına davet eder. Yine göç vakti gelmiştir. Kaderinde vardır memleketine hasret kalmak. Alır sırtına ceketini düşer Alman’ya yoluna.
GURBETTE GEÇEN BİR ÖMÜR
Takvimler 1980’leri gösterirken Neşet Ertaş Almanya’ya varır. İlk İşi doktora gitmek olur. Sigara, İçki gibi bütün kötü alışkanlıklarını terk etmesi gerekti söylenir. Oda denileni yapar. Kendine mütevazi küçük bahçeli bir ev tutar. Doğal yaşamaya özen gösterir. Yapılan tedaviler sonucu sağlığına kavuşur.
Bir grup kurarak adını da Neşet Ertaş Orkestrası koyar. Almanya’daki gurbetçi Türklerin düğünlerinde çalarak hem çocuklarının ve kendinin geçimini sağlıyor hem de memlekete olan hasretini dertli türküleriyle gidermeye çalışır.
Memleketten babasının hasta olduğu haberi gelir. Hemen düşer yollara baba ocağına varır. Neşetini her gördüğünde gözbebeği parlayan Muharrem usta bu sefer tanımaz oğlunu. Gözleri görmez olmuştur. 4 gün sonra anca tanır. Neşet Ertaş biraz daha kaldıktan sonra babasının iyi olduğunu düşünerek Almanya’ya geri döner. Aradan birkaç gün geçmeden memleketten acı haber gelir. Hayatında örnek aldığı tek adam olan babası vefat eder. Cenazesine katılamaz. Telefonla Kırşehir’deki akrabalarını arar. Babasının son sözlerini ve vasiyetini sorar. Sazının emaneti sana derler. Baba yadigarı sazı alır. Acısı tazedir. Vurur dertli dertli sazın tellerine .Feryadı yürekleri dağlar.
Aydost garibim babamdı muharrem usta Bilirim aşıktı sevdiği dosta sazımın emaneti diyen en son nefeste sazın ulusunu neyledin dünya vay dünya.
Almanya’da inzivaya çekilir. İçine kapanır. Ara sıra düğünlere gider. Kendi okuyamadığı için tek gayesi çocuklarını okutmaktır. Ara sıra memleketten program ve röportaj teklifleri gelir ama reddeder. Bazen de Neşet Ertaş öldü haberleri gelir. Devlet kanallarının birinde spikerin dinlediğiniz türkü rahmetli Neşet Ertaş’a ait bir türkü demesi çok zoruna gider.
Türkiye’den belgeselini çekmek için teklif gelir. Ama reddeder. Artık tanınmak bile istemez. Mütevazi hayatına alışmış, bu düzeninin bozulmasından korkar. Uzun uğraşlar sonunda ikna ederler.
Neşet Ertaş’ı Anma Gecesi
30 YIL SONRA İLK KONSER
30 yıl sonra harbiye açık havada konsere çıkacaktır. Çok heyecanlanır. Yanındaki arkadaşına bizimkiler burada mı? Hasan der. Arkadaşı şaşırır. Bizimkiler kim diye sorar. Hemşehri’lerim der. Konsere sadece Kırşehirlilerin geleceğini düşünür. Eski günler gibi hayal etmiştir. Ama konser alanı tıklım tıklım dolu üniversite öğrencileri, İstanbul sosyetesi ve yurdun dört bir yanından onu dinlemek için gelenlerle doludur. Gördüğü ilgi ve sevgiden çok memnun kalır. 30 yıl sonra elindeki sazı, gönlündeki sızıyla baba ocağına ,memleketine geri döner. Parasız halk konserleri verir. Halkıyla arasında yıllarca süren hasreti gidermeye çalışır.
Devlet sanatçısı ödülü verilmek istenir ustaya.” Hepimiz devlet sanatçısıyız. Ayrıca bu bana ayrımcılık gibi geliyor. Ben halkın sanatçısı olarak kalırsam en büyük mutluluk olur” der ve reddeder. Güzel gönüllü insan elinin tersiyle iteleyi verir dünyayı bir kenara. Yaradılışında var olan mütevaziliği koyar ortaya. Ona göre insan “bir anadan dünyaya gelen yolcudur” sadece.
Neşet ustaya bir gün sorarlar neden eserleriniz bu kadar kalıcı diye. Çekmediğimiz derdin türküsünü yakmayız der.
Neşet Ertaş’ın Mezarı
BÜYÜK USTAYA VEDA
Bu garip bir gün göçer gider bu yalan dünyadan. Ardından türkülerini, mezar taşına yazılı sözlerini bırakır.
Sakın ola ha insanoğlu , incitme canı incitme. Her can bir kalp Hakka bağlı, incitme canı incitme.
O gitti türküler boynu bükük, garipler Neşet babasız kaldı. Naaşı Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla Kırşehir Bağbaşı Mezarlığına sevenlerinin göz yaşları arasında defnedildi.
Bir Kırşehirli olarak Memleketimin gururu Halk ozanı Neşet Ertaş’ın hayatını sizlerle paylaşmak benim için onur ve gururdur.
Kırşehir’de gezilecek yerler sadece tarihi mekanlarıyla değil doğal güzellikleriyle de insanları cezbetmeyi başarıyor. Çevresinde Ankara, Kırıkkale, Yozgat, Nevşehir ve Aksaray illeriyle çevrili bu küçük ama bir o kadarda içerisinde çeşitli medeniyetler barındırmış şirin şehir Kırşehir’in tarihi yerleri, türbeleri, camileri, müzeleri, kiliseleri, kaplıcaları ve daha nice doğal güzellikleriyle görülmesi gereken bir yer. Kırşehir’e gelmişken acaba ne yenir? hangi yemekleri meşhur? merak ediyorsanız Kırşehir’in meşhur yemekleri yazımı mutlaka okumalısınız. Hadi şimdi hep beraber;
İşte doğa harikası dedikleri yer burası olsa gerek. İnsanın manzara karşısında baktıkça bakası izledikçe hayran kaldığı bu yer Seyfe Gölü Kuş cenneti. Gölde 320 bin adet Dünyanın en büyük flamingo topluluğu barınıyor. Yüzlerce ördeğin çeşit çeşit kuşun muhteşem görüntüsüyle büyüleniyor insan.
Daha önce buraya gelmeyenler için hadi biraz hayal edelim. Uçsuz bucaksız gözünüzün alamadığı kadar büyük bir göl. Gün batımı olmuş. Güneşin kızıllığında belki hayatınızda hiç bir zaman bir arada görmediğiniz bu kadar büyük bir flamingo topluluğu uzun bacakları ve pembe gagalarıyla salına salına yürüyorlar. Gölün her bir tarafına yayılmış yüzlerce çeşit kuş türü. Hayali bile bu kadar güzelken birde gerçeğini düşünün. Biraz seyrettiğinizde Rabbim ne güzel yaratmış diyeceğinizi duyar gibiyim. Sizde sevdiklerinizi ve kendinizi bu doğa harikasından mahrum etmeyin. Bu arada giderken bu muhteşem görüntüleri ölümsüzleştirmek için kameranızı yanınıza almayı unutmayın.
Adres: Seyfe Gölü, 40500 Seyfe Köyü/Mucur/Kırşehir, Türkiye
Kırşehir il merkezine 33 km uzaklıkta Obruk köyünün içinde yer alan bu el değmemiş doğal güzelliğe sahip göl Erciyes yanardağından kopan lav parçalarından oluşmuştur. Göl yerin yaklaşık 50 metre altındadır. Saklı kalmış bu doğa harikası volkanik gölde çeşitli balıklar ve göl kıyılarında mağaralar bulunuyor. Nevşehir Kültür Tabiat Varlıklarını Koruma kurulu tarafından doğal sit alanı ilan edilmiştir.
Japonya Ortadoğu Kültür Merkezi tarafından 1993 yılında Kalehöyük kazılarını başlatmaları anısına yapılmış Japon Bahçesi yeşilin her tonunu görebileceğiniz harika bir yer. Özellikle kışın karın yağmasıyla adeta kart postallık görüntüler ortaya çıkıyor. Ağaçlara bürünmüş bahçe içerisinde Semuru dağı minyatürü, çok sayıda gölet ve çağlayan bulunuyor. Chicago kütüphanesi tarafından “en İyi Yeşil Tasarım “ödülü almıştır. Gözünüzün ve gönlünüzün yeşile doyacağı harika bir yer. Uğramadan gitmeyin derim.
Kırşehir’de gezilecek yerler denilince ilk akla gelen yerlerden biri Kırşehir Kent Park. Bu güzel proje 2014 senesinde belediye tarafından Kırşehir halkının hizmetine açıldı. Bu büyük alan içerisinde gençlik merkezi, canlı müzik içeren kafeteryalar, restoranlar var. Yürüyüş alanlarının yanı sıra dinlenip rahat edeceğiniz her tür ortam düşünülmüş. Su içerisinde eğlenebileceğiniz su botları, spor merkezi ve gençlere yönelik planlanmış eğlence alanları Kırşehir halkının büyük ölçüde dinlenme ve eğlenme ihtiyaçlarını karşılıyor. Suyun ve yeşilin birleştiği bu mekan görülmeye değer.
Adres: Kervansaray, Pembe Kent Sitesi, 40200 Özbağ/Kırşehir Merkez/Kırşehir
Kırşehir’de gezilecek yerler listemde bahsettiğim o güzel mekandayız.İçinde bulunduğunuz stresli hayat koşullarından sizi kısa süreliğine de olsa rahatlatacak bir yere götürüyorum. Güzler piknik alanı doğayla iç içe bir yer. Hafta sonu alın ailenizi sevdiklerinizi yanınıza yakın mangalınızı uzatın ayağınızı bakın yemyeşil ağaçlara. Bir türkü dolansın dilinize. Hemen yanınızda vıraklayan kurbağa sesleri eşlik etsin size . Çocuklarınız içinde gözünüz arkada kalmasın onlarında eğlenebileceği spor alanları ve yüzlerce çeşit hayvanın bulunduğu hayvanat bahçesi var. Rahatlamak isteyenler için en iyi adres diyebilirim. Odun ateşinde semaverde demlenmiş çayınızı da yudumlamayı unutmayın.
Kırşehir termal kaynaklar bakımından oldukça zengin bir şehir. Hastalıklarına şifa arayanlar, bu şifalı sulardan faydalanmak isteyenler için ziyaretçilerin kalabilecekleri 4 yıldızlı oteller bulunuyor. Ziyaretçilerin konforu ön planda tutuluyor. Birçok hastalığa iyi gelen 40 derece sıcaklıkta olan kaynak suları romatizma, böbrek ,kalp, damar ,yüksek tansiyon ve kadın hastalıklarında da insanlara şifa olmaya devam ediyor. Bazı halk sanatçıları şiirlerine konu etmişlerdir Terme Kaplıcalarını.
“Ne büyüktür zevki yurdu görmenin
Kaç senenin hasretine ermenin
Dört bir yanda meth edilen TERME’nin
Şifalı suyuna girmek istiyom.”
Şemsi Yastıman
Adres: Güldiken, Şht. Coşkun Taş Cd. No:13, 40100 Kırşehir Merkez/Kırşehir
Şehir’e 20 km mesafede olan Çuğun Barajı taşkın önleme ve sulama amacıyla yapılmış bir barajdır. Özellikle su sporlarıiçin oldukça elverişlidir. Piknik ve mesire yeri olarak en çok tercih edilen yerlerden biridir. Gölde pek çok çeşit balık türü yaşamaktadır. Kışın soğuk havalarda tamamen donan göl muhteşem görüntüsüyle seyrine doyamayacağınız bir manzara oluşturmaktadır.
Kırşehir’in Tarihi Yerleri | 18 Tarihi Nokta ve göz alıcı doğal güzelliklerini beraber keşfedeceğimiz güzel bir yolculuğa çıkmaya ne dersiniz?
Hadi o zaman sizi biraz gezdireyim.Kırşehir Anadolu’nun en eski uygarlıklarına tanıklık etmiş bir şehir. Her köşesinde tarihin görkemli mimarisiyle karşılaşırsınız. Tarihi dokularıyla adeta bir açık hava müzesi. Pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış Kırşehir zengin bir kültürel mirasa sahip Tarihi camileri, medreseleri, türbeleri, kümbetleri , yeraltı şehirleri ve termal sularıyla İç Anadolu’nun gerçek bir cazibe merkezi. Yıllar geçmesine rağmen mimari dokularındaki o manevi havayı kaybetmeden günümüze kadar ulaşmayı başarmış.
Kırşehir’in Tarihi Yerleri | 18 Tarihi Nokta
* Camii ve Medreseler
1) Cacabey Camii (Medresesi)
Cacabey Camii
Kırşehir merkezde bulunan bu medrese Dünya’nın ilk astronomi okuludur. Döneminde astronomi yüksek okulu olan medrese gözlemevi olarak yapılan ilk eserdir. Günümüzde Cami olarak hizmet veriyor. Cıncıklı Camii adıyla da bilinen bu yapıtın dış köşelerine yerleştirilmiş füze şeklindeki sütunlar oldukça dikkat çekici. Kırşehir’in tarihi yerleri arasında en önemlilerinden olan bu Caminin Minaresi çinilerle işlenmiş harika bir taş yapıt. İçerisine girdiğinizdeki atmosferin sizi çok etkileyeceğinden eminim. Caminin ortasında açık kubbenin altında bir rasat havuzu var. ilginç geliyor insana. Bir tarafta Allah’ın huzurunda namazdasınız hemen yanınızda bir zamanların alimlerinin ve öğrencilerinin rasat başında hesap yapmaları gelince aklınıza insan tuhaf olmuyor değil. Cacabey Camii ilmin ve maneviyatın birleştiği bir mekan.
Ziyaret saatleri: Gün boyu ziyaret edilebilir ama şu anda tadilatta olmasından dolayı kapalı.
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
2) Çarşı Camii
Çarşı Camii
Kırşehir’in tarihi yerlerinden biri olan Çarşı Cami Uzun çarşı girişinde bulunmaktadır. Çarşı Cami Osmanlı dönemine ait yapıdır. 1864 senesine Hüseyin Bey tarafından yaptırılan bu Caminin minaresiz olması hayli dikkat çekici. Camin kırlangıç tipi tavan yapısı örnekleri içinde en büyük olanıdır.
Adres: Uzun Çarşı Cad. Merkez/Kırşehir
Ziyaret saatleri: Gün boyu
Giriş ücreti: Ücretsiz
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
3) Hamidiye Camii
Hamidiye Camii
Şimdi sizi son zamanların en ilginç camilerinden birine götüreceğim. Rabbimin bana da burada namaz kılmayı nasip ettiği Hamidiye Camii merak eden ziyaretçilerle dolup taşıyor. İnsanın kendini adeta cennet bahçesindeymiş gibi hissettiği bu Cami Bakara suresinin 22. ayetinden esinlenerek tasarlanmış. Azerbaycanlı mimar tarafından dizaynı yapılan bu güzel yapıt bakara suresindeki ifadelere uygun olarak giriş bölümüne asma ağaçları, pencere aralarına kavak ağaçları, mihraba şelale, tavanına gökyüzü ve bulutlar resmedilip, zemine çimeni andıran yeşil renkli halı tercih edilmiş. Caminin dış kısmında da Arapça kocaman bir ALLAH yazısı yazılmış. İnsanı büyüleyen bir yapısı var. Kırşehir’e yolunuz düşerse mutlaka uğramanızı tavsiye ederim.
Adres: Yenice. Mah. Atatürk cad. Merkez/Kırşehir
Ziyaret saatleri: Gün boyu
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
4) Kapucu Camii
Kapucu Camii
Kırşehir şehir merkezinde olan cami Cacabey medresesine 100 metre mesafede bulunuyor. Kapucu Mehmet Ağa tarafından yapıldığı için ismini de buradan aldığı söyleniyor. Osmanlı dönemine ait olan bu eserin kesin yapım tarihi bilinmiyor. Kırşehir’in Tarihi Yerleri arasında olan Cami kesme taştan inşa edilmiş. Giriş kapısı üzerinde de bir kitabe dikkat çekiyor. Bu kitabe bir Selçuklu caminden getirilip buraya yerleştirilmiş. İşlek bir cadde üzerinde olmasından dolayı insanların ilgi odağı olmayı başarıyor.
Adres: Yenice Mah. Atatürk Cad. Merkez/Kırşehir
Ziyaret saati: Gün boyu
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
5) Lale Camii
Lale Camii
Yenice mahallesinde bulunan bu caminin yapımında moloz ve kesme taş kullanılmış. 13.yüzyılda darphane olarak yaptırıldığı düşünülen cami Eski Türk çadırını andıran yapısıyla dikkat çekiyor. Camide restorasyon ve çevre düzenlemesi yapılarak yerli ve yabancı turizme kazandırılması hedefleniyor.
Adres: Yenice mah. Merkez/Kırşehir
Ziyaret saati: Gün boyu
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
6) Ahi Evran Türbesi ve Camii
Ahi Evran Türbesi ve Camii
Ahilik teşkilatını kurucusu Ahi Evran‘ın adına yapılmış bu cami 1482 yılından bu yana ülkemizin önemli tarihi yerlerinden biri olmayı sürdürmektedir. Ahi Evran’ın mezarı caminin içinde merdivenle çıkılan türbede bulunmaktadır. Kırşehir’deki bu manevi durak 2014 senesinde Unesco Dünya Mirası Geçidi Listesine dahil edilmiştir. Buranın manevi hazzı bambaşka. Sizde burayı ziyaret ettiğinizde eminim bana hak vereceksiniz.
Adres: Ahi Evran mah. Merkez/ Kırşehir
Ziyaret saati: Namaz vakitleri dışında gün boyu ziyaret edilebilir.
*Türbeler
7) Aşık Paşa Türbesi
Aşık Paşa Türbesi
Bu türbe 1333 yılında Aşık Paşa’nın yeğeni Eretna Veziri Köse Peygamber Alaaddin Ali Şah tarafından yaptırılmıştır. Halk şairi olan Aşık Paşa’nın naaşı bu türbede bulunuyor. Türbe Kırşehir Merkez Aşıkpaşa Mahallesinde bugünkü Ankara -Kayseri yolu üzerindeki tepede yer alıyor. Tamamı mermerden Yapılan türbenin Kırgız çadırına benzeyen kubbesi Anadolu’da bulunan diğer türbelerden farklı olmasından dolayı çok dikkat çekiyor. Bence bir şehri gezerken özellikle türbelerin ziyaret edilmesi gerektiğini düşünüyorum. O manevi huzur ve alınan hazza paha biçilemez.
Adres: Kervansaray Mah.1981.Sok. Merkez/ Kırşehir
Ziyaret saati: Gün boyu
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
8) Yunus Emre Türbesi
Yunus Emre Türbesi
Gönüllere taht kurmuş Allah dostu Yunus Emre‘nin türbesindeyiz. Boşuna demiyorum gönüllere taht kurmuş diye ülke sınırları içerisinde Yunus Emre ye atfedilen mezar sayısı 13 ,Azerbaycan da 3 olmak üzere toplam 16’ dır. Türbe Kırşehir’in Ulupınar kasabasında Yunus Emre Milli Parkının içerisindedir. 250 m güneyinde Yunus Emre’nin dünya işlerinden uzaklaşıp, ibadet etmek için kapandığı Çilehane bulunuyor. Nice dizilere ,hikayelere konu olan Yunus Emre Unesco tarafından da tanınmıştır. Ne güzel söylemiş gönül dostu:
Sular hep aktı geçti, kurudu vakti geçti. Nice Han nice Sultan ,Tahtı bıraktı geçti. Dünya bir penceredir, her gelen baktı geçti.
Adres: Ulupınar Köyü Kırşehir
Ziyaret Saatleri: Gün boyu
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
9) Aflak Baba Türbesi
Aflak Baba Türbesi
Aflak Baba türbesi Kırşehir’in Mucur ilçesine bağlı Aflak köyünde bulunuyor. Halktan bir derviş olan ve manevi yönü ağır basan Aflak Baba’nın türbesi çok sade ve küçük. O dönemin imkansızlıklarından dolayı bu şekilde yapıldığı düşünülüyor. Türbenin içerisinde bir mezar taşı ve taşın üzerinde de şöyle bir yazı bulunuyor. Açıklama:
“Seveceğiniz başka bir kazanç daha var. Allahtan bir yardım ve yakın bir fetih(Mekke nin fethi) (Ey Muhammed!) Mü’minleri müjdele!”
Adres: Altınyazı Köyü iç yolu, 40500 Altınyazı/Mucur/Kırşehir
Ziyaret Saati: Gün boyu ücretsiz
*Kümbetler
10) Melikgazi Kümbeti
Melikgazi Türbesi
1240-1250 yılları arasında Mengüçük oğullarından Melik Muzaffereddin Behramşah adına eşi tarafından yaptırılan Melikgazi Kümbeti Kırşehir Merkezde bulunmasından dolayı çarşıya çıkanların sıklıkla gördüğü bir yer. Benimde sürekli gördüğüm bir kaç defa da ziyaret etmek istediğim bu kümbet maalesef kapalıydı. Çok üzüldüm. Bu tür yerlere gereken önemin yeteri kadar gösterilmediğini düşünüyorum. İnşaallah en kısa zamanda bu ve bunun gibi birçok Kırşehir’in tarihi yerleri gereken ilgiyi görerek en kısa zamanda ziyarete açılır.
Kırşehir merkez Karalar köyünde bulunan bu kümbet Anadolu Selçuklu döneminden kalma bir eserdir. Selçuklu emirlerinden Kalender Babanın adına yaptırılmıştır. Kitabesi kaybolan kümbetin yapımında kesme taş kullanılmıştır. Selçuklu mimarisinin özelliklerini taşımaktadır.
Adres: Karalar Köyü/ Kırşehir
Ziyaret Saati:
*Müzeler
12) Kırşehir Müzesi
Kırşehir Müzesi
Bir şehrin tarihini ve geçmişini en iyi öğrenebileceğiniz yer müzeleridir. İşte Kırşehir Müzesi de tam 3000 den fazla eseriyle sizi adeta tarihte bir yolculuğa çıkarıyor. Müze İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ne ait binada bulunuyor. Üst katı etnografik, alt katı ise arkeolojik eserlere ayrılan müzede birçok önemli kalıntı bulunmaktadır. Kırşehir gezinizde bu müzeye de kesinlikle yer ayırmanızı tavsiye ederim.
Adres: Ahi Evran mah. Ahi Evren Cad. No:10 Merkez /Kırşehir
Ziyaret Saati: = 08.00-17.00
GirişÜcreti: 10₺. Müzekart geçerlidir.
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
13) Neşet Ertaş Müzesi
Neşet Ertaş Müzesi
Kırşehir’in en büyük değerlerinden olan usta sanatçı Neşet Ertaş’ın Müzesindeyiz. Neşet Ertaş kim mi? Bozkırın tezenesi, Türkiye’nin en sevilen sanatçıların dan biri. Doğallığı ,samimiyeti ve alçak gönüllülüğüyle gönüllere taht kurmuş efsane adam. Karcaoğlan’ın ,Yunus Emre’nin, Pir sultan Abdal’ın varlık bulmuş sesidir. Derdini kimseye açamayanlar, sevdalananlar, sevdiklerini kaybedenler dinler Neşet Babayı. Sevdayı da onun gibi anlatmak her babayiğidin harcı değildir. Yürek ister, gönül ister, aşk ister.
Cahildim dünyanın rengine kandım
Hayale aldandım boşuna yandım
Seni ilelebet benimsin sandım
Ölürüm sevdiğim zehirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
der içli mısralarında. Kulağınla değil gönlünle dinlersin onu. Yanık türkülerin üstadı yüreklere dokunur her söylediğiyle.
Neşet ustaya birgün sorarlar neden eserleriniz bu kadar kalıcı diye. Çekmediğimiz derdin türküsünü yakmayız der üstad.
Devlet sanatçısı ödülü verilmek istenir ustaya. Hepimiz devlet sanatçısıyız. Ayrıca bu bana ayrımcılık gibi geliyor. Ben halkın sanatçısı olarak kalırsam en büyük mutluluk olur der ve reddeder. Güzel gönüllü insan elinin tersiyle iteleyi verir dünyayı bir kenara. Yaradılışında var olan mütevaziliği koyar ortaya. Ona göre insan “bir anadan dünyaya gelen yolcudur” sadece.
Bu garip bir gün göçer gider bu yalan dünyadan. Ardından türkülerini, mezar taşına yazılı sözlerini bırakır.
Sakın ola ha insanoğlu , incitme canı incitme. Her can bir kalp Hakka bağlı, incitme canı incitme.
O gitti türküler boynu bükük, garipler Neşet babasız kaldı. Bu güzel insanın anısına bu müze açıldı. Müzede Neşet Ertaş’ın saz Çalan heykeli sizi karşılıyor. Babası Muharrem Ertaş, Çekiç Ali gibi önemli isimler yad ediliyor. Çeşitli enstrüman seslerini de dinleyebileceğiniz uygulamalar var. Birçok ozana ait plak ve fotoğraflar sergileniyor.
Adres: Yenice Mah. Atatürk Cad. No: 77 Kırşehir/Merkez
Ziyaret saati: 09.00 – 16.30
GirişÜcreti: Ücretsiz
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
14) Kalehöyük Arkeoloji Müzesi
Kalehöyük Arkeoloji Müzesi
Kırşehir’e bağlı Kaman ilçesinde Japon hükümeti tarafından yapılan arkeolojik kazılar sonucunda pek çok tarihi eser ortaya çıkmış. Eski tunç Çağı’ndan Orta Çağa kadar pek çok farklı eser 1.500 metrekarelik bu alanda sergileniyor. Müze 2011 senesinde En İyi Yeşil Müze seçilmiştir.
Adres: Çağırkan Köyü iç yolu, Çağırkan/Kaman/Kırşehir
Ziyaret saati: Yaz dönemi 08.00-19.00, Kış dönemi 08.00-17.00
Giriş Ücreti:10₺. Müzekart geçerli
* Yeraltı Şehirleri
15) Mucur Yeraltı Şehri
Mucur Yeraltı Şehri
Kırşehir sınırları içerisinde bulunan bu yeraltı şehri Mucur ilçesi, Solaklı Mahallesindedir. Roma döneminde Hristiyanların korunmak, sığınmak ve ibadet edebilmek için yaptıkları bu yer altı şehrinde birçok oda ve bölmeler vardır. Kırşehir Aşık Paşa Türbesi yakınlarına kadar uzandığı tahmin edilmektedir. Bu arada Mucura uğramışken meşhur Mucur köfte yemeden gelmeyin derim.
Ziyaret Saati: Yaz dönemi 09.00-19.00. Kış dönemi 08.00-17.00
Giriş: Ücretsiz
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
16) Dulkadirli Yeraltı Şehri
Dulkadirli Yeraltı Şehri
Kırşehir’in Tarihi Yerleri asırlardan günümüze kadar ulaşmayı başarabilmiş. Kırşehir Merkeze 58 kmmesafede bulunan Dulkadirli yeraltı şehrinin MS..4.-5. yüzyıllarda o bölgede yaşayan Hristiyanlar tarafından yapıldığı tahmin ediliyor. Selçuklu dönemindeki Kervansarayların mimarisini andırmaktadır. 25-30 metre yüksekliğindeki kayalar içerisine oyulmuş açık avlulu kervansaray bulunmakta. Son yıllardaki temizlik ve bakım çalışmalarıyla yeraltı şehri ziyaretçilerine açılmıştır.
Adres: Dulkadirli İnlimurat Köyü Kırşehir
Ziyaret saati: Gün boyu ziyaret edilebilir
Giriş ücreti: Ücretsiz
*Kervansaraylar
17) Kesik Köprü Kervansarayı
Kesik Köprü Kervansarayı
Kırşehir’in 18 km güneyinde bulunan bu kervansaray Anadolu Selçuklu köprülerinin en ünlüsü Kesik Köprünün yanında bulunuyor. 1206 yılında Cacabey tarafından yaptırıldığı söyleniyor. Han’ın büyük kısmı düzgün kesilmiş taşlarla yapılmış. Bende bu kervansarayı ziyaret etmek için gittiğimde kapısında kocaman bir asma kilit vardı. Bakımsızlıktan dolayı harabeye dönen bu kervansarayı Vakıflar Genel Müdürlüğü çabalarıyla ayağa kaldırmış ve ziyarete açmıştır.
Eğer bir gün yolunuz düşer de burayı ziyaret etme imkanı bulursanız kervansarayın yanında bu önemli zatın türbesini ve adına yapılmış olan camiyi de görmeniz gerektiğini düşünüyorum. Tabii gelmişken Kesik Köprüye de gitmeyi unutmayın.
Adres: 40002 Kesikköprü/Kırşehir
Ziyaret saati: Gün boyu
Giriş ücreti: Ücretsiz
Kırşehir’in Tarihi Yerleri
*Kiliseler
18) Üç Ayak Kilisesi
Üç Ayak Kilisesi
Kırşehir’de erken Hristiyanlık dönemine ait nadir eserlerden biri Üç Ayak Kilisesi. Bizans Döneminden kalma kilisede üç mezhebin bir kubbe altında ibadet ettiği bu kilise tuğladan yapılmıştır. İlk imparator tarafından adak yeri olarak yapıldığı düşünülüyor. Günümüzde yıkılmaya yüz tutmuş bu kilise Anadolu’nun ilk köy kilisesidir.
Kapadokya gezi rehberi bu güzel bölgeyi merak edenler için harika bir klavuz olacak. Kapadokya’ya ait bütün özellik ve güzellikleri beraber keşfedeceğimiz bu yolculuğa hadi başlayalım.
Kapadokya Dünyanın 5. Harikası
Kapadokya’nın doğal oluşumları, her yeri ayrı ayrı tarih kokan taş evleri, bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış yeraltı şehirleri, uçsuz bucaksız vadileri, kiliseleri ve daha birçok özellikleri sadece Türkiye’dekilerin değin Dünyanın da dikkatini ve ilgisini çekiyor. Milyonlarca ziyaretçiye ev sahipliği yapan Kapadokya Times Gazetesi’nde yayımlanan “Dünya’nın Yeni 25 Harikası” listesinde 5.sırada yer alıyor. 1985 ten beri Unesco Dünya Kültür Mirasları listesinde yer alan Nevşehir’e bağlı olan Göreme bulunuyor. Göreme içinde kullanılan şöyle bir tabir var ‘görmeden ölme!’.
Kapadokya Gezi Rehberi
Kapadokya’nın Oluşumu
Kapadokya’nın Oluşumu
Nevşehir’de bulunan bu bölgenin geçmişi tam 60 yıl öncesine dayanıyor. Erciyes Dağı, Güllü Dağı ve Hasan Dağından püsküren lav ve küller zamanla yumuşak tabakanın rüzgar ve yağmur suları ile aşınmasına sebep olmuş. Bugünkü muhteşem doğa harikası peribacaları ve insanı uçsuz bucaksız hayallere daldıran harika vadiler ortaya çıkmış. Doğal sebeplerden oluşan bu bölgede, yaşamış olan insanların peribacalarını oyarak içerisinde kendilerine yaşam alanları oluşturmaları da zaten harika bir görsele sahip olan Kapadokya’yı daha ilginç ve farklı bir hale getirmiş.
Kapadokya Nerede?
Kapadokya Dünyada eşi benzeri olmayan güzellikte bir bölge olmasıyla birlikte, Nevşehir, Kırşehir,Niğde, Aksaray ve Kayseri’yi kapsayan büyük bir bölge. Nevşehir’e bağlı olan Kapadokya İç Anadolu Bölgesinde yer alıyor. Bölgenin vadilerinin Kızılırmak vadileriyle birleşmesi de bölgenin önemini daha da artırıyor.
Kapadokya Gezi Rehberi
Kapadokya’ya Ne Zaman Gidilmeli?
Kapadokya Gezi Rehberi
Her mevsim ayrı bir güzelliğe sahip olan Kapadokya’yı gezmenin bana göre bir mevsimi yok. Her gidişinizde farklı bir atmosferin içerisinde buluyorsunuz kendinizi. İlkbaharda çiçek açmış ağaçlarla kuş sesleri arasında yürümenin keyfi, yazında üzüm bağları arasında çıktığınız vadi gezintilerinin hissiyatı bambaşka. Sonbaharda özellikle gün batımında peribacalarının oluşturduğu kızıllıkla ortaya çıkan görsel şölen, kışında bir bölümü karlar altında kalmış peribacalarının o eşsiz kartpostallık görüntüsü. Tercih size kalmış.
Doğa yürüyüşü, atv, bisiklet yarışları gibi aktivitelerin yanı sıra, bölgenin en büyük festivali olan Cappadox Festivaline katılmak istiyorsanız yaz aylarını tercih etmelisiniz. Balon turuna katılmak isterseniz de bunun için hava şartları çok önemli. Rotasını rüzgarın belirlediği balon uçuşları bazen fazla rüzgar nedeniyle yada olumsuz hava koşullarından dolayı iptal olabiliyor. Bu yüzden balon turları içinde yaz aylarını tercih etmenizi öneririm.
Kapadokya Gezi Rehberi
Kapadokya Gezisine Ne Kadar Zaman Ayırmalı?
Kapadokya Gezi Rehberi
Kapadokya öyle günü birlik gidip gezilecek yerlerden biri değil. O kadar çok gezilecek yer ve yapılacak aktivite var ki en az 3 gününüzü ayırmalısınız. Her şeyden keyif alarak detaylı bir şekilde gezeyim derseniz de 1 haftanızı ayırmanız lazım. Farklı mevsimlerde yapacağınız 3’er günlük gezi turunu daha çok beğeneceğinizi düşünüyorum.
Kapadokya Gezi Rehberi
Kapadokya’ya Nasıl Gidilir?
Araçla;
Kapadokya’ya Araçla Gidiş
Eğer arabanız varsa işiniz kolay. Çünkü Kapadokya çok geniş alanlara sahip bir bölge. Bir yerden diğer bir yere giderken arabanızın olması sizin için büyük bir avantaj olacaktır. Eğer tur firmalarıyla anlaşmadıysanız araçla gelmenizi yada Nevşehir Havalimanından araç kiralamanızı tavsiye ederim.
Kapadokya’ya İstanbul’dan gelmeyi düşünüyorsanız D260 Ankara-Kırşehir karayolunu takip ederek ulaşabilirsiniz. İstanbul-Kapadokya arası 734 km olan yol yaklaşık 8 saat civarında sürüyor.
Otobüsle;
Kapadokya’ya Otobüsle Gidiş
Kapadokya’ya ulaşım genellikle Karayoluyla sağlanıyor. Pek çok otobüs firmasının ve tur şirketinin, bir çok şehirden direk Nevşehir, Ürgüp ve Göremeye seferleri bulunuyor. İstanbul- Ankara otobanıyla bölgeye rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Karadeniz Bölgesinden gelecekler için Samsun yolu, Ege Bölgesinden gelecekler içinde Afyon yolunu kullanmalarını öneririm. İstanbul-Nevşehir Arası yol yaklaşık 9-10 saat sürebiliyor.
Uçakla;
Kapadokya’ya Uçakla Gidiş
En rahat ve en kolay ulaşım aracı olan uçaklar genellikle boşa geçmesini istemediğimiz vakitlerimizin kurtarıcısı. Kapadokya’ya gelebilmek için Nevşehir merkeze 100 km mesafede bulunan Kayseri Havalimanı, diğeri ise 26 km uzaklıkta olan Kapadokya Havalimanı‘nı tercih etmelisiniz. Havalimanına inen Türk Hava Yolları ve Anadolu Jet firmalarının servis hizmetleri bulunuyor. Bu servislere binerek istediğiniz Ürgüp, Nevşehir gibi bazı noktalara gidebiliyorsunuz. Taksiyle gitmeyi düşünürseniz de fiyatının bayağı paha olduğunu unutmayın derim. Firma servislerinin fiyatları da gayet uygun.15-20 tl civarında tutuyor.
Trenle;
Kapadokya’ya Trenle Gidiş
Trenle seyahat etmeyi sevenlerdenseniz güzel bir gezi olması hayaliyle çıkın yola. Trenle çıktığınız bu nostaljik yolculukla sadece Kayseri’ye gidebiliyorsunuz. Kayseri’ye ulaştıktan sonra otobüslerle Nevşehir’e ya da Göreme’ye ulaşabilirsiniz. Kayseri-Nevşehir arası 81 km’dir.
Kapadokya Gezi Rehberi
Kapadokya Şehir İçi Ulaşım Bilgileri
Kapadokya’ya bir yerden başka bir yere gidebilmek için oldukça uzun bir yol kat etmeniz gerekiyor. Çünkü Kapadokya geniş bir alana yayılmış bir bölge. Bu sizin için hem zaman kaybı hem de yorucu bir gezi geçirmenize neden olacak. Benim size tavsiyem arabanız varsa onunla gelmeniz. Eğer kendi aracınız yoksa bazı firmalardan uygun fiyatlı araç kiralayabilirsiniz. Dolmuşlar büyük ölçüde sizin ihtiyaçlarınızı karşılamayacaklardır. Dolmuşlarla istediğiniz her yere gitmeniz pekte mümkün değil. Ayrıca sefer sayıları da çok az. Diğer bir seçenek olan taksilere gelince evet fiyatları biraz pahalı. Tercih size kalmış ama bana sorarsanız eğer geziye birkaç katıldıysanız araç kiralamanız çok daha mantıklı ve ucuz olacak.
Kapadokya Gezi Rehberi yazımı okuduysanız Kapadokya ile ilgili daha fazla detaylı bilgi edinmek için sizler için hazırladığım aşağıdaki yazılara da göz atmanızı tavsiye ederim.
Kapadokya’da gezilecek yerler listesinin ardı arkası kesilmiyor. Kapadokya o kadar ayrıcalıklı ve etkileyici bir yer ki her gittiğinizde tekrar tekrar büyülemeye devam ediyor. Dünyanın neresine giderseniz gidin burası kadar tarih kokan, tılsımlı ve doğa harikası bir yere daha rastlayamazsınız.
Güzel Atlar Diyarı adıyla da ünlenenKapadokya‘ya gelmeden önce bir program yapın. Özellikle internet üzerinden fırsat sitelerine göz atıp sizin için daha uygun ve ucuz olan bir firmayla bu geziye katılın derim. Neden özellikle firmaları tercih edin dememe gelince hem zamandan tasarruf edersiniz hem de gideceğiniz yerlerle ilgili daha fazla detaylı bilgiler edinirsiniz. Hadi o zaman başlayalım Kapadokya’nın eşine benzerine hiçbir yerde rastlayamayacağınız doğa harikası yerlerini gezmeye.
Kapadokya’da Gezilecek Yerler – Doğal Güzellikler
1. AVANOS’TA GEZİLECEK YERLER
Yeraltı Seramik Müzesi – Güray Müze
Yeraltı Seramik Müzesi – Güray Müze
Size harika bir yerden bahsedeceğim. Benim için Kapadokya’da gezilecek yerler listesinin en başında geliyor. Avanos’a gittiğimizde programımızın başında ilk Güray Müze yer alıyordu. O kadar güzel bir yer ki emin olun içinden çıkmak istemeyeceksiniz. Çokkkkk büyük bir alan. Her bölümün ayrı bir özelliği var. Gez gez bitmiyor. Diğer yerleri gezebilmek için müzede daha fazla durmayıp gitmek zorunda kaldık. Tabi aklımızda orada kaldı. Keşke daha çok kalabilseydik pişmanlığını çok yaşadık. Siz siz olun bu müzeyi kısa sürede geçiştirmeyi düşünmeyin. Geziniz içerisinde daha fazla zaman ayıracağınız yer burası olsun.
Dünyanın ilk ve tek yeraltı müzesi olma özelliğini taşıyan bu müze yerin 20 metre altında 1600m2 lik alana kayalara oyularak inşa edilmiş. Osmanlı dönemlerine ait seramik ve çömlek eserlerinin yanı sıra Roma, Bizans, Selçuklu dönemine ait eserlere yer verilmiş. Dünyaca ünlü seramik sanatçıların eserlerini inceleyip, bölgeden çıkarılan küçük buluntulara da göz gezdirebilirsiniz. Müze;
Antik Eserler Salonu
Modern Eserler Salonu
Sergi Salonu
olarak 3’e ayrılıyor. Sergi salonunun içerisinde kafeterya ve şömine bulunuyor. Kahvenizi alıp şömine başında keyifle yudumlayabilirsiniz. Kendi seramiğinizi yapmak isterseniz de bunun için ayarlanmış atölyeler var. hem kendi seramiğinizi yapabiliyor hem de diğer sanatçıların yaptıkları çalışmaları görebiliyorsunuz.
Akşamları mistik bir ortamda yemekli toplantı, seminer, kokteyl, dans, sema gösterisi ve konserler düzenleniyor. Gündüz saatlerinde ziyaretçilerini ağırlayan müze yıl boyunca açık.
Adres: Yeni Mahalle Dereyamanlı Sokak No:44 50500 Avanos/Nevşehir Türkiye
Bir tutam saçla başlayan hikayeye gelin beraber göz atalım. Bu Müze Dünyanın en ilginç müzeleri arasında 6.sırada yer alıyor. Her ne kadar müzenin kurucusu Galip Körükçü olsa da 16 bin kadının emeği çok daha fazla gibi görünüyor. Bildiğiniz diğer müzeleri unutun. Çok ilginç bir hikayesi var.
Bir zamanlar çömlek ustası olan galip bey bir Fransız kadına sevdalanır. Gün gelir ayrılmak zorunda kalırlar. Kendisinden bir anı bırakmak isteyen kadın bir tutam saçını keserek duvara asar. Bu mekanı ziyaret edenler tarafından her ne kadar tuhaf karşılansa da 16 bin kadın zamanla buraya gelerek saçlarından bir tutam kesip buraya asmışlar. Bazıları kestikleri saçlarına telefon ve adreslerini de iliştirmişler. Ama bazı kötü niyetli kişiler ziyaret için geldikleri müzede bu kişisel bilgileri alıp sahiplerini rahatsız etmeye başlamışlar. Bu yüzden de müzede fotoğraf ve kamera çekimi yasaklanmış.
Her yıl bu saçlar arasında çekiliş yapılıyor ve seçilen 20 kişi tekrar Kapadokya’ya davet ediliyor. Şanslı saç sahiplerini müzenin sahibi Galip Bey bir hafta boyunca bütün masrafları karşılayarak ağırlıyor. Müze giriş ücreti 3 tl gibi sembolik bir rakam talep ediyorlar. Haftanın yedi günü saat 08:00 ile 19:30 saatleri arası ziyaretçileri kabul ediyorlar.
Peri bacalarının en çok görüldüğü yer olan Zelve Vadisi Hristiyanlığın ilk yayıldığı yer olarak bilinir. Etrafınızda çokça kilise ve manastır görebilirsiniz. Balıklı Kilise, Üzümlü Kilise ve Geyikli Kilise bunlardan birkaçı. Yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri olan Zelve tur listelerinin başında yer alıyor. Avanosa 5 km uzaklıkta yer alıyor.
Hayal vadisi yada diğer bir ismiyle perili vadi. Kapadokya o kadar ilginç bir yer ki her gittiğiniz yerde biraz daha şaşırıyorsunuz. Burayı farklı kılan şeyde burada bulunan peri bacalarının bazı hayvanlara özelliklede deveye benziyor olmaları. Tabi bu durum köylüler tarafından geçim kaynağı haline dönüştürülmüş. Köylülerin vadiye getirdikleri develerle ücret karşılığında resim çektirebiliyorsunuz. Ellerini açmış dua eden Meryem Ana peribacasını da burada bulabilirsiniz.
Devrent vadisine taksi yada özel araçla gidebiliyorsunuz. Buraya giden toplu taşıma aracı maalesef yok.
Avanos’un iki yakasını birbirine bağlayan üç köprüden biri olan bu köprü demir ayaklar üstüne ahşap kullanılarak yapılmış. Köprünün yanındaki yoldan aşağı inerek yeşil ağaçların eşliğinde ırmak boyunca yürüyüş yapabilirsiniz. Bu köprüyü geçerek Avanos’un merkezine geçebiliyorsunuz. Yürürken sallanmasıyla meşhur olan bu köprüye bu amaçla binenler çoğunlukta.
Sarıhan Kervansarayı, Anadolu Selçuklu devletinin son kervansarayıdır. 772 yıllık bir tarihi olan bu yapı Sarıhan ismini yapılırken kullanılan sarı renkte kesme taşlardan almıştır. İzzettin Keykavus tarafından yaptırılan kervansaray tarihi İpek yolu üzerinde, 2 bin metrekare genişliğinde bir alana sahiptir. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın denetiminde özel bir firmaya 49 yıllığına tahsis edilen Kervansaray, Saruhan Kültür ve Kongre Merkezi adıyla özel etkinlikler, düğünler ve kültür-sanat faaliyetleri veriyor. Meslevi sema gösterilerini izlemek isterseniz daha önceden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Tarihe düşkünlüğünüz varsa buram buram tarih kokan bu kervansarayı ziyaret etmenizi öneririm.
Ziyaret Saatleri: Haftanın 7 günü 09:00-23:00 saatleri arası ziyarete açık.
Giriş Ücreti: 3 tl. Müzekart geçerli değil.
Adres: Yeni, Kayseri Cd. 6.Km, 50500 Aktepe/Avanos/Nevşehir
Unesco’nun Dünya Mirasları listesinde yer alan Göreme Açık Hava Müzesi, manastır hayatının başladığı ilk yerdir. Bu müzede kiliseler, mezarlıklar, şapel, yemekhaneler ve yaşam alanları bulunuyor. Yılanlı Kilise, Çarklı Kilise, Kızlar-Erkekler Manastırı, Karanlık Kilise, Elmalı Kilise, Aziz Barbara ve Aziz Basil Kiliseleri ve Tokalı Kilisesi gezebileceğiniz yerler arasında bulunuyor.
Göreme Açık Hava Müzesi Kilisesi
Ziyaret Saatleri: Yaz sezonunda 08:00-19:00 Kış sezonunda 10:00-16:15 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
Giriş Ücreti: 75 tl dir. 18 yaş altı öğrencilere giriş ücretsizdir. Müze Kart geçerlidir. Karanlık Kiliseye giriş için ek bir ücret ödemeniz gerekiyor.
Bağlıdere Vadisi olarak da bilinen Aşk Vadisi nice evlilik tekliflerine şahitlik etmiş. Romantik anlar yaşamak isteyenlerin özellikle tercih ettikleri en güzel vadilerden biri. Aşk Vadisi uçhisar yolu üzerinde bulunuyor. Balon turlarının düzenlendiği bu vadinin içerisine araçla girmek çok zor. Yapılan safarilerle çevreyi görme imkanınız oluyor. Kapadokya Kırmızı tura katılarak vadiyi keşfedebilirsiniz. Sevgilinize aşkınızı dile getirmek ve evlilik teklifi etmek isterseniz Aşıklar Tepesi seyir alanı tam size göre bir yer.
Kapadokya’nın tüm karakteristik özelliklerini taşıyan bu vadi, kızıl tüf kayalardan oluşuyor. Gün batımı sırasında kayaların oluşturduğu kızıllık harika bir görsel şölen yaşamanızı sağlıyor. Vadinin uzunluğu yaklaşık 1,5 km. Çok girintili ve çıkıntılı bir vadi olmasından dolayı iç kısımları gezmek biraz zor. Atv, jeep yada at ile içerilere giremiyorsunuz. Bunun için bisikletle yada yürümeniz gerekiyor. Burada bulunan kiliseler bölgenin en eski kiliselerinden oluşuyor. Kapadokya vadilerini en iyi bir şekilde gezebilmek için size yardımcı olacak Kapadokya turlarını tercih edebilirsiniz.
Giriş Ücreti: Turlarla geldiyseniz hiçbir ücret ödemiyorsunuz. Kendiniz geldiyseniz 3 tl ücret ödüyorsunuz.
Kapadokya’nın en eski kiliselerinden biri olan Vaftizci Yahya Kilisesini diğer kiliselerden ayıran özelliği en geniş alana sahip olması. O zamanın dini inançlarının ve yaşam tarzlarının resimlerle yansıtıldığı freskler bulunuyor. Girişin arkasında kaya içerisine oyulmuş Vaftizci Yahya’ya adanmış freskler var. Bu freskler bayağı tahrip olmuş durumda. Aziz Hieron’a ait kutsal emanetlerin burada saklandığı söyleniyor.
Şapkalı peribacalarının ilginç oluşumlarını görebileceğiniz bu vadinin diğer bir ismi de Paşabağı’dır. Peri bacalarından birinin içinde Aziz Simeon adına yapılmış bir şapel bulunuyor. Rivayete göre Aziz Simeon’un halk arasında mucizeler yarattığı söylentileri ortaya çıkar. Halkın aşırı ilgisinden kaçan Siemon bu şapelde 15 yılinzivaya çekilir. Avanos’a 3,5 km mesfede bulunan vadi görülmeye değer.
Uçhisar’dan başlayıp Göremeye kadar uzanan 4 km lik geziniz sırasında, burada yaşayan insanların kayalara açtıkları güvercin yuvalarına rastlarsınız. Bu vadi ismini de burada çokça bulunan Güvercinlerden almış. Vadiyi gezerken yemyeşil üzüm bağlarını, güvercin yuvalarını ve 20 metre yüksekten akan şırıl şırıl şelalenin hem sesiyle hem de görüntüsüyle kendinizi bambaşka bir Dünya’nın içerisinde hissedeceksiniz. Bu Vadiyi araçla yada safari turlarıyla gezme imkanınız maalesef yok. Ya tabana kuvvet yürüyerek gezeceksiniz yada oradaki güvercinler gibi kuş bakışı seyredeceksiniz. Tercih sizin.
Uçhisar Kalesi bölgenin en yüksek yerinde bulunmasından dolayı Kapadokya’nın eşsiz güzellikteki manzarasını tamamen gözler önüne seriyor. Bölgenin her yerinden görülebilen Uçhisar Kalesi özellikle gün batımında seyrine doyulmaz bir hal alıyor. Kapadokya’ya özgü devasa büyüklükteki balonların gök yüzünde nasıl süzüldüğünü bu kaleden rahatlıkla seyredebilirsiniz.
Giriş Ücreti: Öğrenci 3,25tl- Tam bilet 6,50 tl ‘dir. Müze kart geçerlidir.
İzleyicileri ekran başına kilitleyen, bir zamanların efsane dizisi olan Asmalı Konağın çekimlerinin yapıldığı yerdeyiz. Nurgül Yeşilçay, Özcan Deniz ve Selda Akkor gibi ünlü isimlerin rol aldığı dizi artık devam etmese bile akıllara çoktan kazınmış durumda. Bu dizi insanları o kadar kendine bağladı ki diziye kendini kaptıran çoğu hanım ocaktaki yemeğini yaktı. Bir zamanlar küçük, büyük demeden herkesin severek izlediği bir diziydi.
Asmalı Konak – Kapadokya’da Gezilecek Yerler
Asmalı Konak dizisinin Nevşehir turizmine oldukça büyük katkıları oldu. Dizinin çekildiği yeri görmek isteyen hayranları yıllar geçmesine rağmen adeta akın ediyor. Dizi Şehirle o kadar bütünleşmiş durumdaki konağın girişine anıtı yapılmış. Sizde aradan uzun zaman geçmesine rağmen hala bu efsane diziyi unutamadıysanız mutlaka, yerinde gezip görün derim. Kapadokya’da gezilecek yerler listenize mutlaka eklemeyi unutmayın.
Giriş Ücreti: –
Adres: Yunak, Hacı Hafız Sokak No:8, 50400 Ürgüp/Nevşehir
Ürgüpün en yüksek tepesi olan Temenni Tepesinden bakıldığında Şehrin tamamını ve ErciyesDağı görülebiliyor. Buraya gelenlerin bez bağlayıp dilek dilemelerinden dolayı adı ”Temenni” olarak kalmış. Burası kutsal bir yer olarak kabul ediliyor. Pek çok mezar var. 3. Alâeddin Keykubat’ın mezarının da bu tepede olduğu söyleniyor.
Tepenin ortasındaki kümbet Ürgüp Tahsinağa Halk Kütüphanesi olarak kullanılıyormuş. Anadolu’nun en eski kütüphanelerinden biri olan bu kütüphane ilçe merkezine taşınınca bir kaç eser haricinde pek bir şey kalmamış. İlk gezici kütüphanenin kurucusu olan Mustafa Güzelgöz, Amsterdam’da yılın kütüphanecisi seçilerek bir zamanların ABD Başkanı Kennedy tarafından ödüllendirilmiş. Buraya gelmişken el yazması kitapların tozlu sayfalarında tarihi bir yolculuğa çıkmaya ne dersiniz.
Gomeda vadisi Ürgüp e 5km mesafede bulunan Mustafakemalpaşa’dan başlıyor. Diğer vadilerden biraz farklı. Peribacalarına burada rastlayamıyorsunuz. İçerisinde korku ve gerilim filmleri çekildiğinden midir bilmem ama insana biraz ürkütücü gelmiyor değil. Dıştan bakıldığında bir kaleyi veya birkaç katlı apartmanı andıran güvercinlikleri ile ünlü bu vadi yaklaşık 600 ev, 2 kilise, 2 nekropol ve 1 yeraltı şehrini içerisinde barındırmış. Kendine özgü ayrı bir güzelliği ve farklı bir atmosferi var.
Nevşehir- Niğde karayolu üzerinde ve Nevşehir’e 30 km uzaklıkta bulunan en büyük yeraltı şehridir. Tarihi yerler arasında bulunan Derinkuyu ismini içinde bulunan derin kuyulardan almış. Bu devasa Şehirde binlerce insanın barınacakları ve ihtiyaçlarını karşılayacakları alanlar bulunuyor. Derinkuyu’da bir misyonerler okulu, günah çıkartma yeri, vaftiz havuzu ve ilginç bir kuyu da dikkat çekenler arasında.
Roma İmparatorluğu’nun zulmünden kaçan ilk Hıristiyanlar bu şehirlerde saklanarak Romalı askerlerin zulmünden kurtulabilmişler. Derinkuyu’nun altında 500’e yakın yeraltı şehri bulunuyor. Kapıları şuan halen oturulmakta olan evlere açıldığı için ev sahipleri tarafından bu yeraltı şehrinin bazı kısımları depo olarak kullanılıyor.
Ihlara Vadisi Kapadokya’da gezilecek yerler arasında ilk başlarda yer alması gereken bir vadi. Aksaray sınırları içerisinde bulunan vadi, göz kamaştırıcı güzellikte bir o kadarda yorucu yerlerindendir. 14 km boyunca devam eden vadide 105 tarihi eserden sadece 14 tanesi günümüze kadar ulaşabilmiş.
Ihlara Vadisi – Kapadokya’da Gezilecek Yerler
Hazineye giden yolun başlangıcı. Ne demek istediğime gelince Ihlara vadisi yolları çilelidir. Merdivenleri yorar insanı. Tam 397 basamak. Dile kolay ama inanın aşağıya indiğinizde bu zorlu yürüyüşe değdiğini göreceksiniz. Adeta cennetten bir parça. Yemyeşil ağaçların arasında akan suların sesi, doğa harikası mağara evler ve buram buram tarih kokusu size unutamayacağınız izler bırakacak. Nevşehir’e kadar gelmişken uğramadan dönmeyin derim.