Etiket arşivi: İstanbul'da Gezilecek Yerler

Başakşehir Millet Bahçesi

Başakşehir Millet Bahçesi, İstanbul’un gelişen semtlerinden biri olan Başakşehir’de yer alıyor. Doğal güzellikleri ve geniş yeşil alanları ile şehir hayatından uzaklaşmak isteyenler için mükemmel bir kaçış noktası. İstanbul‘un stresli ve tempolu yaşamından sıkılanlar için bu bahçe, günlük hayatın yorgunluğunu atmak, tazelenmek ve yenilenmek için ideal bir ortam sunuyor. Gelin, Başakşehir Millet Bahçesi‘nin güzelliklerine birlikte göz atalım. Keyifli Gezmeler!

Doğayla iç içe olabileceğiniz İstanbul’un En Güzel Parkları, Koruları ve Bahçeleri yazıma göz atmanızı tavsiye ederim.

İstanbul’da bulunan bir diğer güzel park Nakkaştepe Millet Bahçesi ile ilgili yazımın da dikkatinizi çekeceğini umuyorum.

Başakşehir Millet Bahçesi Hakkında Bilgi

Başakşehir Millet Bahçesi Hakkında Bilgiler

Başakşehir Millet Bahçesi, İstanbul’un Başakşehir ilçesinde yer alan, 369 dönümlük geniş bir alana sahip bir park. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan bu park, 2018 yılında hizmete açılmış.

Parkın inşaatı, 2017 yılında başlamış ve 1 yıl içinde tamamlanmış. İnşaat aşamasında, toplam 6 milyon metrekarelik bir alanda çalışılmış. Bu alanın içinde, sadece Başakşehir Millet Bahçesi değil, bir de Başakşehir Olimpik Stadyumu yer alıyor.

Parkın yapım aşamasında, sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi değil, aynı zamanda Başakşehir Belediyesi de katkıda bulunmuş. Parkın yapımı için 60 milyon TL gibi bir bütçe ayrılmış.

Başakşehir Millet Bahçesi’nin açılışı, 21 Ekim 2018 tarihinde gerçekleşti. Açılışa, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal da katıldı.

Bahçe, açıldığından beri İstanbullular tarafından yoğun ilgi görüyor. Hem doğa severler hem de spor yapmak isteyenler için harika bir seçenek olan Başakşehir Millet Bahçesi, İstanbul’un en güzel parklarından biri haline gelmiş durumda.

Parkın içinde yer alan birçok aktivite alanı mevcut. Ayrıca, parkın içinde yer alan restoranlar da muhteşem İstanbul manzarasına karşı yemeğinizi yiyebilirsiniz.

Başakşehir Millet Bahçesi, İstanbul’da yaşayanlar için harika bir kaçış noktası olmanın yanı sıra, şehir dışından gelen ziyaretçiler için de ideal bir yer. Hem aileler hem de arkadaş grupları için uygun olan bu parkta, keyifli vakit geçirebilirsiniz.

Başakşehir Millet Bahçesi

Başakşehir Millet Bahçesinde Neler Var?

İstanbul’da yaşayanlar bilirler ki, şehrin hızlı tempolu yaşamı bazen insanı yorabilir. İnsan kafayı dinleyebileceği, yemyeşil ağaçlar arasında sadece kuş cıvıltıları dinleyebileceği bir yer arıyor. Bu güzel Millet Bahçesin de işte bu istediklerinizin hepsini karşılayabileceğiniz harika bir yer.

Bahçe, İstanbul’un Başakşehir ilçesinde yer alıyor ve oldukça geniş bir alana sahip. Toplamda 369 dönüm olan bu alanda, hem doğal güzellikleri hem de birçok aktivite yapabileceğiniz alanları bulabilirsiniz.

Öncelikle, bahçenin içinde yer alan gölet, insanın içini huzur ve sakinlikle dolduruyor. Göletin çevresinde yürüyüş yapabilir, banklarda oturup manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Bahar ve yaz aylarında, gölün üzerindeki ördekler ve kuğular da görsel bir şölen sunuyor.

Millet Bahçesindeki en güzel bölümlerden biride geniş bir alan kurulmuş olan tematik bahçe. Bu alan içerisinde bir çok farklı bölüm mevcut. En çok dikkat çeken ise bölümler koku bahçesi, renk bahçesi ve kelebek bahçesi.

Koku Bahçesi, farklı bitki türlerinin aromalarını bir araya getiren bir alan. Burada ziyaretçiler, farklı kokuları hissedebilir ve doğanın sunduğu zenginlikleri keşfedebilirler. Koku Bahçesi, özellikle doğal bir atmosfer arayan ziyaretçiler için ideal bir yer.

Renk Bahçesi, parkın en renkli bölgelerinden biri. Burada ziyaretçiler, farklı renklerde çiçeklerin güzelliğine tanık olabilirler. Bahçede yer alan çiçekler, her mevsimde farklı renklerde açarlar ve ziyaretçilere her sezon ayrı bir güzellik sunarlar.

Kelebek Bahçesi ise parkın en özel yerlerinden biri. Bu bahçede, farklı kelebek türlerini gözlemlemek mümkün. Bahçe içinde yer alan bitkiler ve çiçekler, kelebeklerin yaşam alanlarını oluştururlar. Ziyaretçiler, bahçede kelebekleri gözlemleyerek doğanın güzelliklerini keşfedebilirler.

Bu bahçeler, Başakşehir Millet Bahçesi’nin ziyaretçilere sunduğu birçok farklı doğal güzelliğin sadece birkaç örneği. Parkı ziyaretiz sırasında bahçelerin yanı sıra birçok farklı aktivite alanını keşfedebilir ve doğayla iç içe keyifli bir gün geçirebilirsiniz.

Bahçede yer alan bir diğer güzellik ise doğal alanları. Burada yürüyüş yaparken, kendinizi ormanlık alanlarda hissedebilirsiniz. Özellikle sabahın erken saatlerinde yapacağınız yürüyüşler, sizi güne dinç ve enerjik başlatmanıza yardımcı olabilir.

Bahçede ayrıca bisiklet ve koşu yolları da bulunuyor. Bisiklet kiralayabilir veya kendi bisikletinizle gelebilirsiniz. Koşu yolları da oldukça uzun ve düzenli bir şekilde bakımları yapılıyor. Bu yollar, koşu yapmayı sevenler için ideal bir tercih olabilir.

Bahçede yer alan aktivitelerden bir diğeri de piknik yapmak. Bahçenin geniş yeşil alanlarında piknik yapabilir, güzel bir gün geçirebilirsiniz. Ayrıca bahçede çocuk oyun alanları da bulunuyor. Bu alanlar, çocuklarınızın eğlenceli vakit geçirmeleri için oldukça ideal.

Son olarak bahçede yer alan restoranlardan bahsetmek istiyorum. Bahçe içinde yer alan birkaç restoran, İstanbul manzarasına karşı yemek yemenizi sağlıyor. Özellikle güneş batarken burada yemek yemek, eşsiz bir deneyim olabilir.

Başakşehir Millet Bahçesi, doğanın güzellikleri, temiz havası ve birçok aktivite imkanıyla İstanbul’da yaşayan herkesin ziyaret etmesi gereken bir yer. Kendinize zaman ayırıp, bu harika bahçede huzur bulabilirsiniz.

Başakşehir Millet Bahçesi Akşam Görünüşü

Başakşehir Millet Kıraathanesi

Başakşehir Millet Kıraathanesi gerçekten de Başakşehir Millet Bahçesi’nin en özel mekanlarından biri. İçinde hem kafe-restoran bölümü hem de kıraathane bölümü bulunuyor ve her iki bölümde de ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü detay düşünülmüş.

Kıraathane bölümü gerçekten de bir kitap aşığı olarak beni çok etkiledi. Mekanın içinde birçok kitap bulunuyor ve okumak istediğiniz kitapları rahat koltuklarda oturarak okuyabilirsiniz.

Kafe-restoran bölümü ise, lezzetli yemekler ve hafif atıştırmalıklar yiyebileceğiniz bir yer. Kahveleri ve sandviçleri özellikle tercih edilenler arasında geliyor. Ayrıca, bahçesinde de oturma alanları mevcut ve güzel bir hava eşliğinde yemek yiyebilirsiniz.

Dekorasyonu da gerçekten dikkat çekici. Doğal malzemelerin kullanımı ve sıcak renklerin tercih edilmesiyle, ziyaretçilere sıcak ve rahat bir ortam sağlanmış. İçindeki bitkiler de doğayla iç içe olmanızı sağlıyor ve dinlendirici bir atmosfer yaratıyor.

Başakşehir Millet Bahçesi Nerede?

Başakşehir Millet Bahçesine Nasıl Gidilir?

Başakşehir Millet Bahçesi, İstanbul’un Başakşehir ilçesinde, Kuzey Marmara Otoyolu’nun hemen yanında yer alıyor. Parkın yakın çevresinde çok sayıda konut projesi, alışveriş merkezi ve hastane bulunuyor. Bu nedenle, Başakşehir Millet Bahçesi’ne toplu taşıma veya özel araçla kolayca ulaşabilirsiniz.

Toplu taşıma kullanmak isteyenler için, İETT’nin Başakşehir Millet Bahçesi’ne özel olarak hizmet veren otobüsleri bulunuyor. Parka ulaşmak için 142M, 146H, 146T, 146Y, 150, 150A, 150Y, 153, 153A, 153B, 153E, 153M, 153T, 153Y, 154, 154A, 154B, 154T, 154Y, 159, 159A, 159B, 159C, 159D, 159T ve 159Y  İETT otobüs hatlarını kullanabilirsiniz

Başakşehir Millet Bahçesi’ne özel olarak hizmet veren otobüslerle parka ulaşmanın yanı sıra, İstanbul metrosunun M7 hattı da parkın yakınlarından geçiyor. Metro hattının Olimpiyat durağına kadar uzanması nedeniyle, parka ulaşım için buradan aktarma yaparak parka kolayca erişebilirsiniz.

Özel araçlarla parka gitmek isteyenler ise, Kuzey Marmara Otoyolu’ndan çıkarak parkın yakınlarındaki ücretsiz otopark alanlarına park edebilirler.

Başakşehir Millet Bahçesi, şehir merkezine yakın bir konumda yer alması nedeniyle, İstanbul’un herhangi bir yerinden ulaşımı kolay. Ziyaretçiler, parkın doğal güzellikleri ile birlikte, ulaşım konusunda herhangi bir sorunla karşılaşmadan rahat bir ziyaret gerçekleştirebilirler.

YOL TARİFİ

Başakşehir Millet Bahçesi Yakınlarında Gezilecek Yerler

Başakşehir Millet Bahçesi’nin bulunduğu bölge, İstanbul’un hızla gelişen ilçelerinden biri olan Başakşehir’dir. Başakşehir, tarihi ve kültürel açıdan zengin bir bölge olmasa da yakın çevresinde gezilecek birkaç yer bulunmaktadır. İşte, Başakşehir Millet Bahçesi yakınlarında gezilebilecek yerler:

  1. Atatürk Arboretumu: Başakşehir Millet Bahçesi’ne yaklaşık 15 dakikalık mesafede bulunan Atatürk Arboretumu, doğa ve bitki tutkunları için ideal bir yer. 200 hektarlık bir alanı kaplayan arboretumda binlerce farklı bitki türü ve ağaç bulunuyor. Yürüyüş yapabilir, piknik yapabilir ve doğanın keyfini çıkarabilirsiniz.
  2. Fatih Camii: Başakşehir Millet Bahçesi’nin hemen yanında bulunan Fatih Camii, modern bir tasarıma sahip ve İstanbul’un en büyük camilerinden biridir. Cami içindeki dekorasyon ve mimari detaylar oldukça etkileyici.
  3. Irmak Parkı: Başakşehir Millet Bahçesi’ne yaklaşık 10 dakika uzaklıkta bulunan Irmak Parkı, yeşil alanları ve açık hava etkinlikleri için ideal bir yer. Bisiklet sürmek, yürüyüş yapmak, çocuklar için oyun alanında vakit geçirmek gibi aktiviteler için uygundur.
  4. Başakşehir Living Lab: Başakşehir Living Lab, inovasyon ve teknoloji meraklıları için harika bir yerdir. Burada yapay zeka, robotik ve diğer ileri teknolojilerle ilgili birçok deney yapılır. Aynı zamanda, burada düzenlenen etkinlikler ve sergiler de oldukça ilgi çekicidir.
  5. Aqua Florya AVM: Başakşehir Millet Bahçesi’ne yaklaşık 20 dakika uzaklıkta bulunan Aqua Florya AVM, İstanbul’un en modern alışveriş merkezlerinden biridir. Burada alışveriş yapabilir, yemek yiyebilir ve sinemada film izleyebilirsiniz.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi, benim için şehrin en özel müzelerinden biridir. Her ziyaretimde, kendimi tarihin ve endüstriyel mirasımızın derinliklerine doğru bir yolculuk yapıyor gibi hissediyorum. Müzenin büyüleyici koleksiyonunda yer alan eserler, sanayi devriminden günümüze kadar uzanan zengin bir tarihi yansıtıyor. Ayrıca müze, denizcilik kültürümüze ve toplumsal yaşamımıza da birçok farklı açıdan ışık tutuyor. Burada, tarihimizi keşfetmek ve eğlenceli bir gezinti yapmak mümkün. İstanbul’da yaşayan herkesin ve şehre gelen her ziyaretçinin, Rahmi M. Koç Müzesi’ni mutlaka ziyaret etmesi gerektiğini düşünüyorum.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Araba Sergisi

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Hakkında Bilgi

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi, 1991 yılında ünlü sanayici ve koleksiyoner Rahmi M. Koç tarafından açıldı. Rahmi M. Koç, Türkiye’nin önde gelen sanayicilerinden biri olarak, iş hayatı boyunca birçok başarılı projeye imza attı. Ancak aynı zamanda, Türkiye’nin endüstriyel ve kültürel mirasının korunması ve gelecek nesillere aktarılması için de önemli bir sorumluluk hissetti.

Rahmi M. Koç, uzun yıllar boyunca dünya genelinde biriktirdiği endüstriyel tarihi eserleri, sanat eserlerini, antikaları ve denizcilik kültürüne ait birçok parçayı, İstanbul’da bir müzede sergilemek istedi. Bu düşüncesini hayata geçirmek için, Hasköy’deki eski bir fabrika binasını satın aldı ve bu binayı müze haline getirmek için büyük bir çalışma başlattı.

Müzenin açılışı, 1994 yılında gerçekleşti. O dönemde, İstanbul’un ilk endüstriyel tarihi müzesi olan Rahmi M. Koç Müzesi, zengin koleksiyonu ve interaktif sergileme tarzıyla büyük ilgi gördü. Bugün ise, müze yılda yaklaşık 300 bin ziyaretçiyi ağırlıyor ve İstanbul’un en önemli turistik mekanlarından biri haline gelmiş durumda.

Rahmi M. Koç Müzesi’nin açılışı, Türkiye’nin endüstriyel tarihine ve kültürel mirasına verilen önemin bir göstergesi olarak kabul edilebilir. Rahmi M. Koç, müze açarak sadece bir iş adamı değil, aynı zamanda bir kültür adamı olarak da hatırlanacaktır. Müzenin ziyaretçilere sunduğu birçok değerli eser, İstanbul’un ve Türkiye’nin tarihine dair önemli birer belge niteliği taşıyor ve gelecek nesillere aktarılması gereken bir miras olarak kabul ediliyor.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Deniz Araçları Sergisi

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesinde Neler Var?

Müzede, her yaştan ziyaretçiye hitap edecek birçok farklı sergi ve etkinlik mevcut. İşte, İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi’nde görebileceğiniz bazı ilginç eserler:

Deniz Araçları Sergisi: İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi’nde yer alan Deniz Araçları Sergisi, müzenin en dikkat çekici sergilerinden biri. Bu sergi, ziyaretçilere zengin bir denizcilik tarihi sunuyor. Osmanlı döneminden kalma birçok deniz aracının sergilenmesiyle büyüleyici bir atmosfer oluşturulmuş.

Sergide, kayıklar, yelkenli gemiler, balıkçı tekneleri ve daha birçok farklı deniz aracı bulunuyor. Bu araçların her biri, tarihi dokusunu koruyarak özenle restore edilmiş ve ziyaretçilerin dikkatini çeken göz alıcı detaylarla donatılmış.

Serginin en dikkat çekici öğelerinden biri, müzenin bahçesinde sergilenen TCG Uluçalireis fırkateyni. Bu savaş gemisi, Türk Deniz Kuvvetleri’ne ait ve 2001 yılında hizmet dışı bırakılmış. Ziyaretçiler, bu etkileyici gemiyi dolaşarak, Türkiye’nin savunma tarihine dair fikir edinebilirler.

Deniz Araçları Sergisi, denizcilik kültürüne ilgi duyanlar ve tarihe meraklı olan herkes için mutlaka görülmeye değer bir sergi. Sergide yer alan deniz araçları, insanlığın denizlerdeki yolculuğuna dair önemli bir parça teşkil eder ve müzenin koleksiyonunun en değerli parçalarından biridir.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Uçak Sergisi

Uçak Sergisi: İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi’ni ziyaret ettiğimde, müzenin Uçak Sergisi benim için en heyecan verici bölümlerden biriydi. Sergide yer alan birbirinden farklı uçakların teknik detaylarını inceledim, farklı dönemlere ait uçakların nasıl geliştiğini ve değiştiğini gözlemledim.

Müzenin en ilginç uçaklarından biri, I. Dünya Savaşı dönemine ait bir Alman savaş uçağıydı. Bu uçak, dönemin teknolojisi ile yapılmış ve o zamanın savaş koşullarına uygun olarak tasarlanmış. Ayrıca, Türk Hava Kuvvetleri’ne ait bir F-16 savaş uçağı da sergide yer alıyor. Bu modern uçak, Alman savaş uçağı ile karşılaştırıldığında teknolojideki ilerlemeyi net bir şekilde gösteriyor.

Sergide, uçakların yanı sıra, helikopterler, planörler ve hava araçlarının motorları gibi farklı havacılık parçaları da sergileniyor. Uçak Sergisi, havacılık tarihine meraklı olanların mutlaka ziyaret etmesi gereken bir sergi. Bu sergiyle, sadece teknik özelliklerini incelemekle kalmayıp, aynı zamanda havacılık tarihindeki gelişmeleri de keşfetme fırsatı bulursunuz.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Sergisi

Endüstriyel Tarih Sergisi: Sergide, Türkiye’nin endüstriyel tarihine dair birçok önemli parça ve eser yer alıyor. Burada, ülkemizin endüstriyel gelişimine dair farklı dönemlere ait üretim araçları, tesisler, makineler ve diğer endüstriyel malzemeler sergileniyor.

Serginin en dikkat çekici parçalarından biri, Osmanlı döneminde kullanılan dokuma tezgahıydı. Bu tezgah, ülkemizdeki ilk tekstil üretim tesislerinde kullanılmış ve Türkiye’nin tekstil sektöründe yükselişine büyük katkı sağlamış. Ayrıca, sergideki bir başka ilginç parça ise, İstanbul’da faaliyet göstermiş olan ilk motor fabrikasının makine parkıydı. Bu tarihi parçalar, ülkemizin endüstriyel tarihine dair önemli birer kanıttı.

Sergide ayrıca, çeşitli sektörlere ait endüstriyel malzemeler ve araçlar da yer alıyor. Madencilik, gemi inşaası, tarım, enerji üretimi gibi farklı sektörlere ait malzemeleri görmek, ülkemizin endüstriyel çeşitliliğine dair farkındalığımı arttırdı.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Oyuncak Sergisi

Oyuncak Sergisi:

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi’nin Oyuncak Sergisi, benim çocukluğumun hatıralarını canlandıran bir sergi oldu. Bu sergi, ziyaretçilerine oyuncakların tarihine dair harika bir yolculuk sunuyor. Sergide, geçmişten günümüze kadar birçok farklı oyuncak türünü görmek mümkün.

Sergide yer alan eski dönem oyuncakları, nostaljik bir hava estiriyor. Dönem dönem oyuncaklara ayrılan bölümlerde, ziyaretçiler tarihin farklı dönemlerindeki popüler oyuncakları keşfedebiliyor. Bu bölümlerde, bir zamanların en popüler oyuncaklarından olan kuklalar, at arabaları, yapbozlar, oyuncak bebekler ve tren setleri gibi birçok ilginç örnek yer alıyor.

Sergide modern oyuncaklar da yer alıyor. Uzaktan kumandalı arabalardan, oyuncak robotlara, lego setlerine kadar her yaşa hitap eden birçok farklı oyuncak var. Ayrıca, oyuncakların nasıl yapıldığına dair bilgi sahibi olabileceğiniz bölümler de sergide mevcut. Bu sergi, çocukluğuna dair hatıralarını canlandırmak isteyenler ve oyuncakların tarihine dair merakı olanlar için harika bir deneyim sunuyor. Eğer siz de oyuncaklara ve tarihlerine ilgi duyuyorsanız, bu sergiyi mutlaka ziyaret etmelisiniz.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesinde Bulunan Cafeler ve Restoranlar

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi, sadece tarihi ve kültürel eserleri sergilemekle kalmıyor, aynı zamanda ziyaretçilerine lezzetli yemekler sunan birkaç kafe ve restoran da içeriyor.

Müzenin terasında yer alan Koç Café, İstanbul Boğazı manzarası eşliğinde açık hava keyfi yapmak isteyenler için ideal bir seçenek. Hem kahve hem de çay çeşitleri, tatlı ve tuzlu atıştırmalıkların yanı sıra, öğle ve akşam yemeği için de menüsünde birçok seçenek mevcut.

Müzenin ana binasında yer alan Haliç Restoran ise, Osmanlı ve Türk mutfağından lezzetler sunuyor. Şehir manzarası eşliğinde yemek yiyebileceğiniz bu restoranda, çeşitli meze, ana yemek ve tatlı seçenekleri bulunuyor. Ayrıca, özel günlerde kutlamalar ve organizasyonlar için de rezervasyon yapılabiliyor.

Son olarak, müzenin içinde yer alan Kafetarya ise, hızlı bir atıştırmalık veya kahve molası için ideal bir seçenek. Kahvaltı, çorba, sandviç, salata ve tatlı seçenekleri sunan bu kafe, müzeyi gezerken mola vermek isteyen ziyaretçiler için uygun bir seçenek.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Nerede?

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi, İstanbul’un Hasköy semtinde, Haliç kıyısında yer alıyor.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesine Nasıl Gidilir?

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi’ne birkaç farklı ulaşım seçeneği bulunuyor. İşte bazı seçenekler:

  • Toplu Taşıma: Müzeye ulaşmak için en yaygın kullanılan toplu taşıma aracı tramvay. T1 hattı üzerinde bulunan Hasköy tramvay durağı, müzeye yürüme mesafesinde yer alıyor. Ayrıca, otobüslerle de müzeye ulaşabilirsiniz. Müzenin yakınında duran otobüs hatları: 36T, 47, 47Ç, 54, 54B, 54C, 57Ü, 68E, 87.
  • Özel Araç: Müzeye özel aracınızla gitmek isterseniz, çevrede park yeri bulunuyor. Ancak, İstanbul trafiği yoğun olduğu için toplu taşıma kullanmak daha uygun olabilir.
  • Deniz Yolu: Müzeye Haliç’ten deniz yoluyla ulaşabilirsiniz. Haliç Tersaneleri’nden hareket eden Haliç vapurları, müzenin önünde yer alan Hasköy İskelesi’ne kadar gelmektedir. Bu seçenekle müzeye ulaşım, diğer seçeneklere göre biraz daha uzun sürmekte fakat İstanbul’un muhteşem manzaralarını denizden izleme imkanı sunması her şeye değer.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi’ne gidebileceğiniz birçok seçenek bulunmaktadır. Ancak, İstanbul’un trafiği yoğun olduğu için, toplu taşıma kullanmak en uygun ve rahat seçenek olabilir.

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Giriş Ücreti 2023

  • Yetişkin = 100 TL
  • Öğrenci = 50 TL
  • Denizaltı Yetişkin = Aktif değil.
  • Denizaltı Öğrenci = Aktif değil.
  • Tekne Turları Yetişkin = 20 TL
  • Tekne Turları Öğrenci = 15 TL

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Ziyaret Saatleri 2023

  • Salı ve Cuma Günleri = 09:30 -17:00
  • Cumartesi, Pazar ve Bayram Günleri (1 Ekim / 31 Mart) = 10:00 – 18:00
  • Cumartesi, Pazar ve Bayram Günleri (1 Nisan / 30 Eylül) = 10:00 – 18:00

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Adres & Yol Tarifi

Adres: Piri Paşa, Hasköy Cd. No:5, 34445 Beyoğlu/İstanbul

Telefon: 0 212 369 66 00 – 0 (212) 369 66 06

YOL TARİFİ

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Yakınlarında Gezilecek Yerler

İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi, Haliç kıyısında, İstanbul’un tarihi ve turistik semtlerine oldukça yakın. Müze ziyaretinizin ardından bu bölgelerde gezinmek için birkaç önerim var:

  1. Eminönü: İstanbul’un en turistik bölgelerinden biri olan Eminönü, Kapalı Çarşı, Yeni Camii, Mısır Çarşısı ve Galata Köprüsü gibi turistik mekanları barındırıyor.
  2. Galata: Rahmi M. Koç Müzesi’ne karşı kıyıda yer alan Galata Kulesi’ni ve etrafındaki dar sokakları, butikleri ve restoranları keşfedin.
  3. Taksim: Şişhane Metro İstasyonu’na yakın olan Taksim Meydanı, İstiklal Caddesi ve Galata Kulesi’ne teleferikle ulaşabileceğiniz İstanbul Modern Sanat Müzesi gibi turistik mekanları içeriyor.
  4. Sultanahmet: İstanbul’un en turistik bölgesi olan Sultanahmet, Ayasofya Camii, Sultanahmet Camii, Topkapı Sarayı, Yerebatan Sarnıcı gibi önemli tarihi yerleri barındırıyor.
  5. Miniaturk: İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi Yakınlarında bulunan açık hava müzesi Miniatürkde, Türkiye’nin ve dünyanın en önemli yapıları, mimarileri ve şehirleri, minyatür boyutlarda tasvir edilmiş durumda. Miniatürk, İstanbul’un her köşesindeki tarihi yapıların yanı sıra, Türkiye’nin diğer büyük şehirlerine ve dünyanın önemli şehirlerine ait yapıları da içeriyor. İstanbul’da Ayasofya Camii, Sultanahmet Camii ve Galata Kulesi gibi tarihi yapıların yanı sıra, Türkiye’nin diğer büyük şehirlerinden Safranbolu, Antalya, İzmir ve Van gibi şehirlerin mimarisi de yer alıyor.

Bir diğer makalemde İstanbul‘da Haliç kıyılarına kurulmuş tarihi eserlerin sergilendiği bir açık hava müzesi olan MİNİATÜRK hakkında detaylı bilgiler yer alıyor. Dikkatinizi çekeceğini düşünüyorum. Göz atmak isterseniz linki tıklayabilirsiniz.

Sonuç olarak, İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi’ni ziyaret etmek benim için gerçekten unutulmaz bir deneyimdi. Bu müze, tarih ve teknoloji meraklıları için gerçekten görülmesi gereken bir yer. Hem içeride hem de dışarıda birçok ilginç şey var ve müze çalışanları da oldukça yardımsever ve misafirperver. Eğer İstanbul’a gelirseniz, müzeyi ziyaret etmenizi şiddetle tavsiye ederim. Burada geçireceğiniz zaman, size dünya tarihinin ilginç bir kesitini keşfetmek için harika bir fırsat sunacaktır.

Pera Müzesi

Pera Müzesi İstanbul’un en özel müzelerinden biridir. Bugün sizlerle bu güzel müzeyi keşfedeceğiz. İstanbul’un kültürel mirasının en güzel örneklerinden biri olan müze, sanatseverler için gerçek bir cennet niteliğinde. Müzenin güncel sergileri, sanat eserleri, tarihi binası ve atmosferi, ziyaretçilerini adeta büyülüyor ve kendine hayran bırakıyor. Ben de bu yazımda sizlere Pera Müzesi’nin neden bu kadar özel olduğunu ve ziyaret etmenin neden önemli olduğunu anlatmak istiyorum. Hazırsanız, şimdi Pera Müzesi’nin büyüleyici dünyasına adım atalım!

İstanbul’da bulunan diğer müzeler ve gezilecek tarihi yerler hakkında bilgi almak isterseniz linki tıklayabilirsiniz.

Müzenin içinde bulunan eşsiz eserler

Pera Müzesi Tarihçesi

Pera Müzesi’nin tarihçesi oldukça ilginç ve zengin bir geçmişe sahip. Müze binası, 1893 yılında Osmanlı Bankası tarafından banka şubesi olarak inşa edilmiş. Döneminin en modern mimari örneklerinden biri olan bina, Fransız mimar Alexandre Vallaury tarafından tasarlanmış. Binanın mimarisinde Neo-Klasik ve Neo-Gotik tarzların birleşimi kullanılmış.

Osmanlı Bankası’nın 1999 yılında faaliyetlerini sonlandırmasının ardından, binanın sahibi İstanbul Bilgi Üniversitesi olmuş. Üniversite, binayı restore ederek 2005 yılında Pera Müzesi’ni açmış. Pera Müzesi’nin kuruluş amacı, İstanbul’un tarihi ve kültürel mirasını korumak, sergilemek ve bu mirası gelecek nesillere aktarmak olarak belirlenmiş.

Müzenin açılışından bu yana birçok geçici sergiye ev sahipliği yapmış ve önemli sanat eserlerini ziyaretçilerle buluşturmuş. Ayrıca, müze bünyesinde bulunan arşiv, kütüphane ve eğitim merkeziyle de kültürel faaliyetlere katkı sağlamaktadır. Pera Müzesi, İstanbul’un kültürel hayatına katkıda bulunan en önemli müzelerden biri olarak öne çıkıyor.

Müzede yer alan “İstanbul’dan Bizans’a: Yeniden Keşfin Yolları” sergisi

Pera Müzesi’nde Neler Var?

Pera Müzesi, İstanbul’da bulunan önemli müzelerden biri ve zengin bir koleksiyona sahip. Müze, Osmanlı İmparatorluğu’ndan modern döneme kadar uzanan farklı dönemlere ait sanat eserlerini bünyesinde barındırıyor.

Müzede yer alan Osman Hamdi Bey koleksiyonu, Türk resim sanatının en önemli isimlerinden birinin eserlerini içeriyor. “Kaplumbağa Terbiyecisi” adlı tablo, bu koleksiyonun en ünlü eseridir. Ayrıca, müzede Osmanlı dönemine ait seramikler, cam eserleri, el yazmaları ve minyatürler de yer alıyor.

Müzenin modern ve çağdaş sanat koleksiyonu, Türkiye’den ve dünyanın farklı yerlerinden sanatçıların eserlerini içermekte. Koleksiyonda, resim, heykel, fotoğraf, video ve enstalasyon gibi birçok farklı alanda eserler yer alıyor.

Pera Müzesi’nin bir diğer önemli koleksiyonu ise “Anadolu Ağız ve Nefes Çalgıları Koleksiyonu”dur. Bu koleksiyon, Anadolu’nun farklı bölgelerinden derlenen enstrümanların yanı sıra, Anadolu’nun müzik kültürüne dair belge, fotoğraf ve kayıtlar içeriyor.

Müze ayrıca, 19. yüzyıl Fransız gravür sanatı koleksiyonu, Osmanlı Bankası arşivi, Türkiye ve Ortadoğu tarihi koleksiyonu gibi farklı koleksiyonlarla da ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.

Çağdaş sanat koleksiyonu

Pera Müzesi’nin bu zengin koleksiyonu, İstanbul’da sanat ve kültür turizminin önemli bir adresi haline gelmesini sağlamış. Müzeyi ziyaret edenler, farklı dönemlerin sanat eserleriyle tanışarak, tarihe ve sanata farklı bir bakış açısı kazanabilirler. Ayrıca yıl boyunca çok sayıda ve çeşitte geçici sergiler ve etkinlikler düzenleniyor.

Bu etkinliklerden biri de Pera Filmi‘dir.

Pera Film, müzenin sinema salonunda gerçekleştirilen film gösterimleri, film festivali ve söyleşiler gibi etkinlikleri kapsar. Her yıl birçok farklı tema etrafında düzenlenen programlarda, Türkiye’den ve dünyadan bağımsız, belgesel, kısa film, deneysel ve klasik olmak üzere birçok farklı türde film gösterimleri yapılır.

Pera Cafe

Pera Müzesi’nde bulunan Pera Cafe, müzenin ziyaretçilerine hizmet veren bir kafedir. Güzel bir bahçe manzarasına sahip olan Pera Cafe, İstanbul’un tarihi semtlerinden Beyoğlu’nun keyifli atmosferinde bulunmaktadır.

Müze ziyaretlerinin ardından, Pera Cafe’de dinlenerek keyifli bir mola verebilirsiniz. Çay, kahve, tatlı, kek ve sandviç gibi birçok farklı lezzeti bulabileceğiniz kafede, hem içeride hem de bahçede oturma seçenekleri mevcut. Ayrıca, Pera Cafe’de düzenlenen özel etkinlikler de bulunuyor.

Pera Müzesi’ne gelen ziyaretçilerin yanı sıra, Beyoğlu semtinde bulunanlar da Pera Cafe’ye uğrayarak güzel bir kahve molası verebilirler.

Pera Müzesi Nerede?

Eşsiz tarihi dokusu, sanat eserleri ve mimarisiyle öne çıkan Pera Müzesi, İstanbul’un kültürel mirasını zenginleştiren en önemli müzelerden biridir. Müzenin konumu da ayrı bir önem taşıyor. Beyoğlu’nun tam kalbinde yer alan Müze, İstiklal Caddesi’nin hemen yanında ve Galata Kulesi’ne yürüme mesafesinde bulunuyor. Bu sayede ziyaretçiler hem müzeyi keşfederken hem de İstanbul’un tarihi ve kültürel dokusunu yakından hissedebiliyorlar.

YOL TARİFİ

Pera Müzesi Giriş Ücreti 2023

Pera Müzesi giriş ücreti, yetişkinler için 80 TL, öğrenciler için 40 TL’dir. Ayrıca, öğretmenler ve 65 yaş üzeri ziyaretçiler için indirimli fiyatlar uygulanmaktadır. Çarşamba günleri öğrenciler müzeyi ücretsiz ziyaret edebilir.

Pera Müzesi, müze kart geçerli olan müzeler arasında yer almaktadır. Müze kart sahipleri, Müzeye ücretsiz veya indirimli giriş yapabilirler.

Pera Müzesi Ziyaret Saatleri 2023

Müze, Pazartesi günleri haricinde haftanın her günü ziyarete açık. Ziyaret saatleri ise Salı, Çarşamba, Perşembe ve Cumartesi günleri 10:00-18:00, Cuma günleri 10.00 – 22.00, Pazar günleri ise 12:00-18:00 şeklindedir.

Ancak, müze ziyaret saatlerinde herhangi bir değişiklik yapması durumunda, resmi internet sitesinden veya sosyal medya hesaplarından güncel bilgiye ulaşmak mümkün.

Müze içinde fotoğraf çekmek yasak. Ayrıca, müze içinde yemek ve içecek tüketimi de yasaklanmış. Ziyaretçilerin müzede sessiz olmaları ve eserlere zarar vermemeleri de önemle vurgulanıyor.

Pera Müzesi’ne Nasıl Gidilir?

Pera Müzesi, İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde, İstiklal Caddesi üzerinde yer alıyor. Müzeye birçok ulaşım seçeneği mevcut.

  • Toplu Taşıma: İstanbul’daki her noktadan Taksim Meydanı’na gelen toplu taşıma araçlarını kullanarak, müzeye kolayca ulaşabilirsiniz. Taksim Meydanı’ndan Müzeye yürüyerek ulaşabilirsiniz.
  • Metro: Yenikapı-Hacıosman metro hattını kullanarak Taksim istasyonunda inebilirsiniz. Taksim Meydanı’ndan müzeye yürüyerek ulaşabilirsiniz.
  • Otobüs: Taksim Meydanı’na gelen birçok otobüs hattı mevcuttur. Taksim Meydanı’ndan müzeye yürüyerek ulaşabilirsiniz.
  • Taksi: İstanbul’daki her noktadan Müzeye taksiyle ulaşabilirsiniz.

Ayrıca, müze yakınlarında birçok otopark ve park yeri de mevcut.

Pera Müzesi Adres ve İletişim Bilgileri

Adres: Meşrutiyet Caddesi No: 65, Tepebaşı, Beyoğlu, İstanbul

Telefon: 0212 334 99 00

E-posta: info@peramuzesi.org.tr

Müzenin resmi internet sitesinden müze hakkında detaylı bilgi edinebilir, etkinlik takvimine, sergilere ve sanatçılara ilişkin güncel bilgilere ulaşabilirsiniz. Ayrıca, müze ile iletişime geçmek için internet sitesinde yer alan “İletişim” bölümündeki formu doldurabilirsiniz.

Pera Müzesi, İstanbul’un en özel müzelerinden biridir. Benim için müze, şehrin tarih ve kültür zenginliğini yansıtan bir hazine. Bu güzel Müzeyi ziyaret etmek, İstanbul’un tarihine ve sanatına doğru bir yolculuğa çıkmak gibi bir hissiyat uyandırıyor bende. Ayrıca, müzede sergilenen eserler ve düzenlenen etkinlikler ile sanatseverlerin her zaman ilgisini çekiyor.

Müzenin, İstanbul’da gezilecek yerler listesinde yer alması gereken önemli bir durak olduğunu düşünüyorum. Eğer İstanbul’a geliyorsanız, mutlaka bu harika Müzeye uğramalısınız. Hem tarih hem de sanat severler için unutulmaz bir deneyim sunacak olan müze, İstanbul’un kültür hayatına katkıda bulunan önemli bir yer. keyifli gezmeler!

Madame Tussauds İstanbul

Madame Tussauds İstanbul, İstanbul’un kalbinde yer alan bir balmumu müzesi. Şehrin en popüler turistik yerlerinden biri ve ünlülerden tarihi figürlere kadar eşsiz bir balmumu figürleri koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor. Müze, ziyaretçilere en sevdikleri ikonlardan bazılarıyla yakınlaşma ve onların hayat hikayelerini öğrenme fırsatı sunuyor. Hollywood yıldızlarından Türk efsanelerine kadar Madame Tussauds İstanbul’da herkes için bir şeyler var. Ayrıca interaktif aktiviteleri, eğitici turları ve özel etkinlikleriyle ailelerin keşfetmesi ve eğlenmesi için harika bir yer!

250 yıllık geçmişe sahip Madame Tussauds markasının 20 ülkede balmumu müzesi bulunuyor. Bunlardan 21. sinide Türkiye’nin kalbi İstanbul’da açtılar. Müzede Osmanlı ve Cumhuriyet döneminin önemli tarihi şahsiyetlerinin yanı sıra sanatçıların, dünya çapında tanınmış film, müzik ve spor yıldızlarının balmumu replikaları bulunuyor. Madame Tussauds İstanbul, uluslararası süper yıldızlardan yerel ikonlara, tarihin en ikonik isimlerinden bazılarının hayatlarına ve başarılarına büyüleyici bir bakış sunuyor. Ziyaretçiler için, gerçekçi balmumu modellerini, bu figürlere hayat veren etkileşimli ve sürükleyici bir ortamda keşfetme imkanı sunulmuş. İster film yıldızlarının ister kraliyet ailesinin hayranı olun, Madame Tussauds İstanbul’da herkes için bir şeyler var!

İstanbul’da gezilecek pek çok müze ve tarihi yer bulunuyor. Linki tıklayarak birbirinden eşsiz güzellikteki mekanlar hakkında detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.

Şimdi gelelim bu güzel müzenin içinde kimlerin balmumu heykellerinin bulunduğuna.

Madame Tussauds İstanbul’da bulunan siyasetçilerin balmumu heykelleri.

Müzenin içerisinde dünya tarihinde önemli yerlere sahip siyasetçilerin balmumu heykelleri bulunuyor. Osmanlı dönemine iz bırakan pek çok padişah ve Atatürk’ün balmumu heykelini görmek mümkün. Oldukça gerçekçi görünen tarihi liderlerin heykelleri ile geçmişe gidebilir, resim çekinerek güzel bir anı bırakabilirsiniz.

İstanbul’da yer alan şarkıcıların balmumu heykelleri

Müzenin bir diğer güzel bölümü şarkıcıların bulunduğu alan. Bu bölümde dünyanın en ünlü şarkıcıları Lady Gaga, Michael Jackson, Rihanna’dan tutunda Türk müziğinin meşhur sesleri Neşet Ertaş, Orhan Gencebay, Müslüm Gürses, Barış Manço gibi ünlü isimler yer alıyor.

Madame Tussauds İstanbul’daki oyuncuların balmumu heykelleri

Müzede dünyanın pek çok yerinden filmlerin ve dizilerin tanınan simaları yer alıyor. Sevdiğiniz dizi oyuncularına daha yakından bakmak ve dokunma imkanınız var. Müze ayrıca, ziyaretçilerin deneyimini daha da eğlenceli hale getirmek için etkileşimli etkinliklerle hem yetişkinler hem de çocuklar için unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Madame Tussauds İstanbul Giriş Ücreti 2023

GişeOnlineYetişkin 12+ YaşÇocuk 2 – 11 YaşÖğrenci +2 YaşBebek 0 – 1 Yaş
Tek Bilet235 TL188 TL235 TL195 TL195 TLÜcretsiz
Madame Tussauds + SEA LIFE İstanbul400 TL320 TL400 TL
330 TL
330 TLÜcretsiz
Madame Tussauds + LEGOLAND® Discovery Centre İstanbul400 TL320 TLÜcretsiz
Madame Tussauds + Museum of Illusions310 TL310 TLÜcretsiz

Madame Tussauds İstanbul Ziyaret Saatleri 2023

Haftanın her günü 11:00 – 20:00 saatleri arası ziyaret edebilirsiniz. Müzeye son giriş saati 19:00 olarak belirlenmiş.

Madame Tussauds Müze Kart Geçerli mi?

Madame Tussauds giriş için Müzekart geçerli değil. Ancak Müzekart sahiplerine %15 indirim yapılmaktadır. 

Madame Tussauds İstanbul Nerede?

Madame Tussauds, Taksim İstiklal Caddesi üzerinde yer alan Grand Pera binasının ilk iki katında yer alıyor.

YOL TARİFİ

Madame Tussauds İstanbul’a Nasıl Gidilir?

İstanbul’un kalbinde yer alan müzeye toplu taşıma araçları ile ulaşım oldukça kolay. Başlangıç noktanıza bağlı olarak kullanabileceğiniz birkaç farklı rota var. Oraya ulaşmanın en kolay yolu, sizi doğrudan müzeye götürecek olan metroya binmek. Ayrıca taksiye veya otobüse binebilir, hatta isterseniz yürüyebilirsiniz! Oraya nasıl gitmeyi seçerseniz seçin, Madame Tussauds İstanbul’un unutulmaz bir deneyim olacağı kesin!

Metroyla; Grand Pera Alışveriş Merkezi’ne Hacı-Osman- Yenikapı hattında sefer yapan metroyu kullanıp takism durağında inerek istiklal Caddesi’nden yürüyerek doğrudan ulaşabilirsiniz.

Metrobüsle; Grand Pera Alışveriş Merkezi’ne Hacı-Osman- Yenikapı hattında sefer yapan metroyu kullanıp takism durağında inerek istiklal Caddesi’nden yürüyerek doğrudan ulaşabilirsiniz.

Marmarayla; Anadolu yakasından öncelikle Marmaray’a binin. Yenikapı durağında inin ve Hacıosman- Yenikapı hattında sefer yapan metroya geçin. Taksim’de inin. istiklal Caddesi’ni yürüyerek doğrudan Madame Tussauds istanbul’a ulaşabilirsiniz.

Nakkaştepe Millet Bahçesi | Nerede? Nasıl Gidilir? 2023

Nakkaştepe Millet Bahçesi, hiç şüphesiz İstanbul’da Gezilecek Yerler listesinin olmazsa olmazlarından. İstanbul’da açılan ilk Millet Bahçesi olma özelliğini taşıyor. İstanbul Boğazını net bir şekilde seyredebileceğiniz gibi seyrine doyulmaz manzarasıyla kendine hayran bırakıyor. Yemyeşil ağaçlar ve kuş cıvıltıları eşliğinde bir yürüyüş bütün stresi alıp götürüyor. Hem bedeninizi hem de ruhunuzu dinlendirebileceğiniz Nakkaştepe’de bulunan bu millet bahçesi hakkında tüm bilgilere yazımın içeriğinde ulaşabilirsiniz.

Gelin şimdi hep beraber Nakkaştepe Millet Bahçesi Nerede? Nasıl Gidilir? Giriş Ücreti, Ziyaret Saatleri ve Adres Bilgileri hakkında tüm bilgilere bir göz atalım. iyi okumalar!

İstanbul’un En Güzel Parkları, Koruları ve Bahçeleri yazımın dikkatinizi çekeceğini düşünüyorum.

Nakkaştepe Millet Bahçesi Hakkında Bilgiler

50 bin metrekarelik alan üzerine kurulmuş olan bu mesire alanı, geçmişte askeri alan olarak kullanılıyormuş. Sonradan bölgenin boşaltılmasıyla Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 29 yıllığına kiralanmış. Üsküdar Belediyesinin ”Üsküdar’ı Güzelleştirme Projesi” adıyla 2019 yılında hizmete açıldı. Aynı anda 2500 kişiyi ağırlayacak kapasiteye sahip. Piknik alanlarının yanı sıra spor aktiviteleri için geniş alanlar oluşturulmuş. Parkın içerisinde sizi gideceğiniz yere yönlendiren tabelalar var. Bu sayede istediğiniz alana kolaylıkla ulaşabiliyorsunuz.

İstanbul’un pek çok önemli yapısını buradan görmek mümkün. İhtişamlı ve bir o kadarda heybetli Büyük Çamlıca Camii’nin muhteşem görüntüsünü çayınızı yudumlarken seyredebilirsiniz. Millet bahçesi İstanbul’un en güzel semtlerinden biri olan Üsküdar’da yer alıyor. Üsküdar’da Gezilecek Yerler yazıma göz atarak gezi rotanıza yeni yerler ekleyebilirsiniz.

Nakkaştepe Millet Parkı’nın İçerisinde, Macera Parkuru, Fitness Alanları, Zipline, Tenis Kortu, Yürüyüş Parkuru, Biyolojik Gölet ve Şelale, Uçan Yol, Mucit Evi, Bitki Gösterim Alanı, Piknik Alanları, kafe, mescit ve wc mevcut.

Nakkaştepe Millet Bahçesi Piknik Alanları

Piknik Alanları

Sevdiklerinizle eğlenip, hoş vakit geçirebileceğiniz ağaçlar arasına konumlandırılmış güzel bir piknik alanı oluşturulmuş. Kocaman ağaçların gölgesinde oturulabilecek 250 adet ağaçtan yapılmış piknik masası yerleştirilmiş. Çevrenin temiz olması için her masanın kenarında çöp kovası bulunuyor. Piknik alanı içerisinde ateş yakmak yasak. Hal böyle olunca tabii mangal yapmak da yasak. Ormanlık alan olmasından dolayı çıkabilecek yangına karşı önceden önlem alınmış. Evde hazırladığınız yemeklerinizi yiyebilir termosa koyduğunuz sıcacık çayınızı yudumlayabilirsiniz. Oturma yerlerini çocuk oyun parkına bakar şekilde tasarlamışlar. Bu sayede otururken bir yandan da çocuklarınızı izleyebilirsiniz.

Nakkaştepe Millet Bahçesi Kahvaltı

Millet bahçesi içerisinde yer alan kafe

Sabah sporunuzu yaptıktan sonra yada bu doğayla iç içe bu güzel alanı biraz gezdikten sonra karnınızı doyurabileceğiniz güzel bir kafe var. Millet bahçesinin orta kısımlarında yer alan kafenin işletmesi belediyeye ait. Kahvaltı menüsüyle hizmet veriyor. Poaça, tost, çay, kahve vs. bulunuyor. Fiyatları da gayet makul.

Uçan Yol

Uçan Yol

Yerden yaklaşık 10 metre yükseklikte ağaçlar arasına kurulmuş Uçan Yol gerçekten bir harika. Git gide yükselen ahşap yolda yürürken İstanbul’un güzel manzarasını seyrediyorsunuz. Resim çekinmek için oldukça güzel bir yer. Çoğunluk benim gibi düşünüyor olmalı ki resim çekinenlerin kalabalığı yüzünden bazı bölümler kitleniyor. Olsun siz yine de sabırlı olun ve güzel manzaranın tadını çıkarın. Eminim sizde bu güzel anı ölümsüzleştirecek harika fotoğraf kareleri yakalayacaksınız.

Macera Parkı’nda Eğlenceli Dakikalar

Macera Parkı

Macera Parkı gerçekten de adına yakışır şekilde adrenalin yüklü. Survıvor yarışmasının İstanbul’da Nakkaştepe Millet Bahçesinde hayat bulmuş hali diyebiliriz. Belirli saatlerde uzmanlar gözetimi altında aktiviteler düzenleniyor. Yok ben hoplayıp zıplayamam, oraya buraya tırmanamam  diyorsanız adrenalin tutkunlarının yaptıkları yarışları seyretmek de bir o kadar keyifli. Macera parkında biraz keyifli vakit geçirmenin ücretli olduğunu belirtiyim. Fiyat yazmıyorum. Çünkü fiyatlar değişebiliyor. Sizi yanıltmak istemem.

Zipline İle Uçmaya Ne Dersiniz?

Macera parkında eğlendikten sonra hızını alamayanlar için güzel bir alan daha yapmışlar. Zipline heyecanını parkın giriş kısmında başlıyor. Tel bir ip yardımıyla sizi bağlayıp güvenliğinizi sağladıktan sonra aşağıya doğru salıveriyorlar. 15-20 dakikalık kısa bir yolculuğun ardından sizi farklı bölümlere ayrılmış macera parkurları karşılıyor. Dilerseniz yaşınıza ve size hitap eden parkurları seçerek bu keyifli yolculuğa devam edebilirsiniz. Zipline binmek için ücret ödemeniz gerekiyor.

Nakkaştepe Millet Bahçesi Şelalesi

Nakkaştepe Şelalesi

Bu güzel alan içerisinde en çok dikkat çeken yerlerden birisi de şırıl şırıl akan suyuyla insanın ruhunu dinlendiren Nakkaştepe Şelalesi. Şelalenin yapılış amacı da oldukça ilginç. Millet bahçesi yapımı sırasında altta kaynak suyu olduğu fark edilmiş. Bu suyun değerlendirilmesi gerektiği düşünülerek üzerine bir köprü ve suya şelale görüntüsü verebilmek için ahşaptan bölmeler yapılmış. İyi ki böyle bir fikir düşünülmüş. Şelalenin olduğu alana gittiğinizde neden böyle söylediğimi daha iyi anlayacaksınız.

Nakkaştepe Millet Bahçesi Nerede?

Nakkaştepe Millet Bahçesi Giriş Ücreti 2023

Nakkaştepe Millet Bahçesi giriş ücreti alınmıyor. Yalnız aracınız varsa 20 TL ödemeniz gerekiyor. Her araç için bu ücret sabit.

Nakkaştepe Millet Bahçesi Ziyaret Saatleri 2023

Millet Bahçesi 08:00 ile 22:00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. Hafta içi ve hafta sonu her gün açık. Hafta sonları oldukça kalabalık oluyor. Kafa dinlemek için gelecekseniz ve hafta içi gelme imkanınız varsa mutlaka bu günlerde gelmenizi tavsiye ederim. Doğayla iç içe olan bu güzel alanın keyfini daha iyi çıkaracağınızdan eminim.

Nakkaştepe Millet Bahçesi’ne Nasıl Gidilir? Yol Tarifi

Nakkaştepe Millet Bahçesi’ne ulaşım kolaylıkla sağlanabiliyor. Konumundan dolayı oldukça kalabalık bir bölgede yer almasından dolayı otobüs ve metrobüs seferleri düzenleniyor. Millet bahçesi 15 Temmuz Şehitler Köprüsüne oldukça yakın olmasından dolayı bulunduğunuz bölgeden köprü durağına gelerek oradan da yaklaşık 10 dakikalık kısa bir yürüyüşün ardından Nakkaştepe Millet parkına ulaşabilirsiniz. Aracınızla ulaşmak için verdiğim linki tıklayarak bulunduğunuz bölgenin adını girip yol tarifi alabilirsiniz.

Nakkaştepe Millet Bahçesi Adres Bilgileri

Adres: Kuzguncuk, Gümüşyolu Çk Sk No:4, 34674 Üsküdar/İstanbul

Alan içerisinde ziyaretçilerin ibadet edebilmeleri için mescitler yapılmış. Girişte bulunan mescitlerin yanı sıra wc ve erkek mescidinin yanında şadırvan bulunuyor. Her yaş grubundan insana hitap etmeyi amaçlamışlar ve bunu gayet güzel başarmışlar . Ailenizle birlikte keyifli vakit geçirebileceğiniz gibi muhteşem İstanbul’un, eşsiz manzarasının keyfini doyasıya çıkarabileceğiniz bir yer. Hele de akşamları bir harika.

Kız Kulesi

Bu güzel mesire alanına geldikten sonra İstanbul’un bir diğer eşsiz yapısı Kız Kulesini ziyaret edebilirsiniz. Millet bahçesine yaklaşık 3.5 km mesafede yer alıyor. 8 dakikalık kısa bir yürümenin ardından tarihi yapıya ulaşabilirsiniz. Kız Kulesi Altındaki Gizemli Geçit | Tarihi Sır isimli makaleme göz atarak Kız Kulesinin bilinmeyen tüm yönlerini öğrenebilirsiniz.

Üsküdar’da Gezilecek Yerler | En Popüler Yerler Listesi 2023

Üsküdar’da Gezilecek Yerler, Evliya Çelebi tarafından Eski Dar olarak adlandırılan tarihteki bir diğer ismi de Scutari olarak ta bilinen Üsküdar tarihte birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış. Tarih kokan camileri, kiliseleri, hanları, hamamları, sarayları, çeşmeleri, anıt mezarları ve en önemlisi dünyanın en önemli yapıtlarından biri olan Kız Kulesi yapıtı ile İstanbul’un en güzide ilçesidir.  İstanbul‘u gezmeyi düşünenler için en iyi alternatif şüphesiz ki Üsküdar İlçesidir. Üsküdar adeta tarih kokan yapısı ile ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor.

İstanbul boğazına kıyısı olan Üsküdar Anadolu Yakasında bulunuyor. Doğusunda Ümraniye batısında Kadıköy kuzeyinde Beykoz ve kuzeydoğusunda Ataşehir ilçelerine komşudur. Avrupa yakasındaki komşu ilçesi ise Beşiktaş’tır. Hem tarihi hem de modern yapıları ile Türkiye‘de gezicilerin en uğrak yeri olan Üsküdar büyüleyici güzelliği ile herkesi kendine hayran bırakan bir mekân olarak biliniyor. Hal böyle olunca akıllara gelen ilk soruda Üsküdar’da Gezilecek Yerler sorusudur. Bende de sizler için Üsküdar’da Gezilecek Yerler listesini hazırladım. Şimdiden Keyifli Okumalar!

Üsküdar’da Gezilecek Yerler

Kız Kulesi

Üsküdar’da Gezilecek Yerler Kız Kulesi

Üsküdar’da Gezilecek Yerler listesinin ilk sırasını muhteşem bir yapıt alıyor. Üsküdar kelimesini duyunca şüphesiz hepimizin aklına gelen Kız Kulesidir. Kız Kulesi Üsküdar sahilinde yer alınan mükemmel bir mimariye sahip olan bir yapıt olmakla birlikte ziyaretçilere adeta bir görsel şölen yaşatıyor. Üsküdar’ın simgesi olan Kız Kulesi sahile sadece 180 m uzaklıkta olup bir kara parçasının üzerine inşa edilmiş bir şaheserdir.

Kız Kulesinin tarihi hakkında çeşitli söylentiler yer almaktadır. Kız Kulesi ile ilgili en kuvvetli iki rivayetten ilki Kız Kulesinin altında bulunan kayalığın MÖ. 5. yy ‘da Atinalı bir komutan tarafından kendini korumak için deniz üzerine yerleştirdiği kayanın üzerine daha sonrasında inşa ettiği kule ile o dönemde karantina hastanesi olarak kullanmak amacıyla inşa ettiği rivayeti vardır. Bir diğer kuvvetli rivayet ise doğu roma imparatorunun gördüğü bir rüyada kızının yılan sokması sonucu öldüğünü görüp bunu engellemek amacıyla Kız Kulesini inşa etmiştir.

Kız Kulesi 2000’li yıllarda yapılan restorasyonla kafeteryaya dönüştürülmüştür. Yapısı ile herkeste bir hayranlık uyandıran Kız Kulesi özellikle Kadıköy- Beşiktaş ve Üsküdar Eminönü vapur hatları ile boğazdan geçen turların yakından geçtiği ve önünden geçerken adeta huzur kokan güzelliğiyle kişiyi mest etmektedir.

Gündüz manzarasının ayrı güzelliği ve gece manzarasının daha da farklı bir havası ile sizleri karşılayan Kız Kulesinin içine girebilir kahvaltınızı ve çay keyfinizi İstanbul manzaralı ve denizin ortasında mükemmel bir ortamda yapabilirsiniz. Dilerseniz Kız Kulesinin tam karşısında yer alan cafelerde açık alanlarda Kız Kulesinin eşsiz sakinleştirici ve ruhunuzu dinlendiren manzarası eşliğinde sevdikleriniz ile birlikte çayınızı yudumlayabilirsiniz.

Kız Kulesine girişler hemen kıyıda bulunan motorlar ile yapılmaktadır. Burada alınan biletler ile girilen Kız Kulesine hafta içi ve hafta sonu sabah 09:00 ile 19:00 saatleri arasında ziyaretçi kabul etmektedir.

Kız Kulesi altında yıllar sonra ortaya pek çok gizli geçit ve tüneller bulunmuş. KIZ KULESİ ALTINDAKİ GİZEMLİ GEÇİT – TARİHİ SIR makalemde tüm detayları en ince ayrıntısına kadar öğrenmek için linki tıklayın.

Üsküdar’da Gezilecek Yerler

Mihrimah Sultan Camii

Mihrimah Sultan Camii

Mimar Sinan’ın eşsiz eserlerinden biri olan Mihrimah Sultan Camii Üsküdar iskelesinin hemen yanına yer almaktadır. 1546- 1548 yılları arasında yapılan Mihrimah Sultan Camii Kanuni Sultan Süleyman tarafından kızı Mihrimah Sultan adına Mimar Sinan’a yaptırtmıştır. Mihrimah Sultan Cami’nin yapılış rivayetinin en kuvvetlisi Mimar Sinan’ın Mihrimah Sultana âşık olduğu, Kanuni Sultan Süleyman’dan Mihrimah Sultan ile evlenmek için izin istediği fakat bu aşkına ve sevdasına rağmen Mihrimah Sultan ile evlenemediğidir. Bu camii ile beraber İstanbul Edirnekapı’da Mihrimah Sultan ismi ile bir başka cami bile yaptırdığı rivayeti çok kuvvetlidir.

Mihrimah kelime anlamı ile güneş ve ayı temsil etmektedir. 21 Mart tarihinde Üsküdar ve Edirnekapı’da bulunan Mihrimah Sultan Cami’nin birinde güneş batar iken diğer Mihrimah Sultan Caminde de ay doğmakta olduğu rivayeti vardır.

Mihrimah Sultan Cami’nin genel yapısı hakkında genel bilgi verecek olursak caminin avlusu yaklaşık 10 metre çapında olmakla beraber tek şerefe ve iki minaresi bulunmaktadır. Mihrimah Sultan Caminin içerisinde cami, medrese, mektep, han, imaret ve türbe bölümleri yer almaktadır. Cami içerisinde Mihrimah Sultanın oğullarına at olan 2 adet türbede bulunmaktadır.

Avlusu ve içi ayrı bir huzur veren Mimar Sinan’ın eşsiz bir eseri olan Mihrimah Sultan Camini ziyaret etmek isteyen ziyaretçiler için adeta bir manevi hava taşıyan bu eser gerek ulaşım gerekse de konum açısından çok rahat erişilebilecek bir yerdedir. Üsküdar iskelesinin ve Kız Kulesinin hemen yakınında bulunan Mihrimah Sultan Cami manevi huzur bulmak ve Üsküdar’ın keşfedilmiş güzelliklerini görebilmek için ideal bir huzur ve maneviyat alanı olarak görülmektedir.

Çamlıca Tepesi

Üsküdar’da Gezilecek Yerler Çamlıca Tepesi

Üsküdar’da Gezilecek Yerler listesinde bu kez Çamlıca Tepesi yer alıyor. İstanbul’u kuş bakışı izlemek isteyenler için Üsküdar’da bulunan Çamlıca Tepesi en muhteşem yerdir. Çamlıca Tepesi Üsküdar’ın simgelerinden biridir. Çamlıca Tepesine çıktığınızda tarifi imkânsız hisler sizleri bekleyecektir. Zira burada göreceğiniz İstanbul manzarası ile İstanbul’a tekrar âşık olmaktan kendinizi alamayacaksınız. Üsküdar ile özdeşlesen bir mekân olan Çamlıca Tepesine ulaşım Üsküdar İskelesinin karşısında bulunan 9 – 11 ve 14 numaralı otobüsler ile yapılıyor.

Hem Avrupa yakası hem de Anadolu yakasını gören manzarası ile ziyaretçilerini karşılayan Çamlıca Tepesi gelen misafirlere adeta görsel şölen sunmaktadır. Boğaz, gökyüzü ve yeşil İstanbul manzarası ile içinize adeta huzur veren Çamlıca Tepesi aileniz ve sevdikleriniz ile İstanbul’u doyasıya izleyeceğiniz bir mekân olarak sizleri mest edecektir. Girişin ücretsiz olduğu Çamlıca Tepesinde bulunan cafe restoran ve marketlerden alışveriş yapabilirsiniz. Aynı zamanda tepe üzerinde bulunan çardaklarda satılan simit – sandviç – köfte gibi aperatif yiyecekleri de hem uygun fiyata hem de lezzetli şekilde alıp sevdikleriniz ile beraber İstanbul manzarası eşliğinde yiyebilirsiniz.

Üsküdar’da Gezilecek Yerler

Beylerbeyi Sarayı

Beylerbeyi Sarayı Boğaz Manzarasıyla Büyülüyor.

 İster Avrupa yakasından isterseniz Anadolu yakası kıyılarından bakarken herkesin gözünü alan kusursuz ve muhteşem bir mimariye sahip olan Beylerbeyi Sarayı adeta boğazın mavilikleriyle bütünleşmiş halde göz alıcı güzelliğe sahip Üsküdar’ın bir başka muhteşem yapısı olarak kayıtlara geçmektedir. 1863 – 1865 yılları arasında dönemin padişahı Sultan Abdülaziz’in emri ile yine dönemin en ünlü mimarı Sarkis Balyan tarafından inşa edilen Beylerbeyi Sarayı Sultan 4. Muradın doğduğu ev olarak bilinmektedir. Dışarıdan kusursuz bir güzelliğe sahip olan Beylerbeyi Sarayı Sultan Abdülaziz’in de emri ile sarayın her yeri denizi andıracak biçimde tasarlanmıştır.

 Beylerbeyi Sarayı’nın zemin katında bulunan bir havuz muhakkak ilginizi çekecektir. Zira bunun nedeni bu havuzun suyu tamamen deniz içerisinden çekilen sular ile doldurulması ile oluşmasıdır. Sarayın içerisinde bulunan mavi sütunlar mavi tavanlar ve zemin katta bulunan havuzun mavi deniz suları çekilerek doldurulması Sultan Abdülaziz’in denize olan sevgisini adeta Beylerbeyi Sarayına yansıtmasını sağlamıştır.

Saray kompleksi içerisinde ziyaretçilerin ilgisini çekecek 2. Mahmut tarafından yaptırılan köşkler de bulunmaktadır. Bu göz alıcı köşkler Mermer köşk, Sarı köşk ve Ahır köşkleridir. Her tarafı mermerden yapıldığı için mermer köşk adını alan deniz resimleri ile ana binayı oluşturan sarı köşke ve at figürlerinin olduğu ahır köşklerde siz ziyaretçilerin Beylerbeyi Sarayına hayranlıkla bakmanızı sağlayacaktır.

Beylerbeyi Sarayı’nın ziyaret saati ile ilgili bilgi vermek gerekirse saray pazartesi ve perşembe günleri ziyaretçilerine kapalıdır. Ziyaret saatleri 09:30 – 17:00 saatleri arasında yapılmaktadır. Ziyarete gelen ziyaretçilerin unutmaması en önemli unsur sarayın iç kısımlarında kesinlikle fotoğraf çekiminin yasak olması. Bundan dolayı çekim yapan ziyaretçiler saray görevlileri tarafından uyarılmaktadır. Ziyaret ilgili başka bir önemli konu ise Beylerbeyi Sarayı’nın Milli Saraylar İdaresine bağlı olmasından dolayı maalesef müze kart girişlerde geçerli değildir.

Üsküdar’da Gezilecek Yerler

Validebağ Korusu ve Adile Sultan Kasrı

Validebağ Korusu ve Adile Sultan Kasrı

Üsküdar’da gezilecek en güzel yerleri belirlerken Validebağ Korusu ve Adile Sultan Kasrına değinmemek elbette çok büyük eksiklik olacaktı. Validebağ Korusu ve Adile Sultan Kasrı ismini ilk defa duyacakların çok şaşıracağı bir yer olan bu Kasrı hepimizin yıllarca bıkmadan usanmadan izlediği Hababam Sınıfının çekildiği Özel Çamlıca Lisesi olduğunu belirtelim. Evet Validebağ Korusu ve Adile Sultan Kasrı Ertem Eğilmez ve Rıfat Ilgaz gibi büyük ustaların yönettiği ve Münir Özkul, Kemal Sunal, Halit Akçatepe ve Tarık Akan gibi usta oyuncuların oynadığı filmin çekildiği alandır.

Validebağ Korusu ve Adile Sultan Kasrı’nın bahçesine attığınız ilk adımla adeta duygu patlaması yaşayacağınız bir mekâna geldiğinizi hissedeceksiniz. Mahmut Hoca’nın ön bahçede top oynamayı yasakladığı alan, okulun içerisinde merdivenleri gördüğünüzde sanki Hababam Sınıfı oyuncularının sizleri merdivende oturup karşıladığı 10 A edebiyat sınıfına girdiğinizde Düdük Necmi’nin in içine girdiği soba ve sobanın hemen başında bulunan Mahmut Hoca masalar üzerinde duran oyuncu resimleri ve İnek Şabanın oturduğu masada Kemal Sunalın heykeli eminim sizleri de duygulandıracaktır. Arka bahçede buluna uzun merdivenden de Hayta İsmail’in vedasını ve yaramaz olan Hababam sınıfına verdiği öğütleri bir kez daha orada duyup hissedeceksiniz.

Validebağ Korusu ve Adile Sultan Kasrı bahçesinde dikkatinizi çeken başka bir durum ise buraya dış çekim için gelen gelin damatların fotoğraf çekimleridir. Dış çekim için harika bir mekân olan Validebağ Korusu ve Adile Sultan Kasrı ölümsüz anılarınıza renk katacaktır.

Selimiye Kışlası ve Florence Nightingale Müzesi

Selimiye Kışlası ve Florence Nightingale Müzesi

 Selimiye Kışlasının bulunduğu yerde daha önceleri Kanuni Sultan Süleyman tarafından yapılan bir saray bulunmaktaydı. Fakat burada yer alan saray kullanılmamaya başlanması nedeniyle 3. Selim tarafından bu alana bir kışla inşa edilmesi ile burası artık 3. Selim Kışlası yani bir diğer ismi ile Selimiye Kışlası olarak anılmaya başlandı. Üsküdar sahiline, Kız Kulesine ve Harem otogarına çok yakın olan Selimiye kışlası Üsküdar’ı gezecek olanlar için farklı bir mekân görmelerini sağlayacaktır.

Kışlanın 4 kösesinde bulunan 7 katlı kuleler Sultan Abdülmecit döneminde Selimiye Kışlasına eklenmiştir.

Üsküdar’da Gezilecek Yerler

Florence Nightingale Müzesi

Florence Nightingale Müzesi

Selimiye Kışlasının içerisinde bulunan Florence Nightingale Müzesinin hikayesi ise çok anlamlıdır. Osmanlı Rus savaşı sırasında Osmanlı -İngiliz iş birliği olmasından dolayı Selimiye Kışlası İngiliz askerlerine tahsis edilmişti. Kırımdan yaralı olarak getirilen askerlerin tedavisi ise burada yapılmaktaydı. Osmanlı – Rus savaşının en önemli isimlerinden biri de Florence Nightingale adlı hemşiredir. Florence Nightingale kışla içerisinde yaralı askerlere yaptığı müdahaleler ile ünlenip ülkesi İngiltere’ye gittiğinde ülkesinde ilk hemşirelik okulunu açıp tıp alanında kitaplar yazmaya başlamış.

Hem Osmanlıda hem de İngiliz devletinde birçok nişane alan Florence Nightingale anısına Selimiye kışlası içerisinde bir alana Florence Nightingale Müzesi yapılması kararlaştırılır. Selimiye Kışlası içerisinde bulunan güneydoğu kulesi Selimiye Askeri Ocakları Müzesi olarak hizmet vermeye başlamış. Kuzeybatı kulesi ise Florence Nightingale Müzesi olarak ziyarete açılmış.

1954 yılında müze haline getirilen güneydoğu kulesinde Sultan Abdülmecid’in Florence Nightingale hediye ettiği bilezik, Florence Nightingalenin eşyaları, fotoğrafları ve en önemlisi de ismini de çağrıştırdığı lambası müzede sergilenmektedir. Zira yaralı Osmanlı askerleri Florence Nightingale Lambalı Kadın adını vermişlerdi.

Selimiye Kışlası ve Florence Nightingale Müzesi günümüzde her ne kadar 1. Ordu komutanlığı merkezi olarak kullanılsa da müze bölümüyle de ziyaretçilerini kabul ediyor. Selimiye Kışlasını gezen ziyaretçiler için hem kışlayı hem de müzeyi gezme şansı vardır. Selimiye Kışlası ve Florence Nightingale Müzesi ziyaret saatleri ise 10:00 – 17:00 saatleri arasında ücretsiz ziyaret edilmektedir. Fakat unutulmaması gereken en önemli husus ise Selimiye Kışlası ve Florence Nightingale Müzesini ziyaret etmek isteyen ziyaretçilerin en az 2 gün öncesinden randevu alması gerekmektedir.

Rezervasyon için: 0 216 343 73 10

Üsküdar’dan kalkan 12 numaralı otobüsler ile Selimiye Kışlası ve Florence Nightingale Müzesine ulaşabilirsiniz.

Üsküdar’da Gezilecek Yerler

Mehmet Naci Aköz Uçurtma Müzesi

Mehmet Naci Aköz Uçurtma Müzesi

Üsküdar’da gezip te Mehmet Naci Aköz Uçurtma Müzesini gezmeden gezinizi bitirmek muhakkak pişmanlık duygusu yaratacak bir durumla karşı karşıya kalmanıza neden olacaktır. Çünkü Mehmet Naci Aköz Uçurtma Müzesi ülkemizin tek ve dünyada da sadece 18 uçurtma müzesinden biridir. 1986 yılında kurulan müze yaklaşık 3000’e yakın uçurtma ve uçurtma ile ilgili yayın malzemelerden oluşan koleksiyon ile mutlaka gidip görülmesi gereken bir yer olarak özellikle dikkat çekmektedir. Hele birde yanınızda çocuğunuz var ise bu ziyaret en çokta onu mutlu edecektir.

 Hafta içi 09:00 ile 17:00 saatleri arasında ücretsiz olarak gelen ziyaretçilerini ağırlayan Mehmet Naci Aköz Uçurtma Müzesi aynı anda 200 öğrencinin kendi uçurtmasını kendinin yapabileceği uçurtma okulu ve müze içerisinde yer alan Gülen Okumuş Uçurtma Kütüphanesi ile özellikle gelen çocuk ziyaretçiler için güzel zaman geçirebilecekleri bir mekân olarak dikkat çekmektedir.

Gruplar halinde gelen ziyaretçiler içinde çok güzel bir uygulama olan 75 dakikalık ücretsiz programlar gerçekleştirilmektedir. Burada yaklaşık yarım saatlik süre içerisinde öğretmenler tarafından çocuklara uçurtmalara dokunarak uçurtma yapmak uçurmak gibi aktiviteler de yapılmaktadır. Bu aktiviteye katılan gruplardan sadece kendilerine verilen uçurtma ücreti alınmaktadır. Çocuğunuzun hayal dünyasını zenginleştirmek ve sizin içinde farklı bir deneyim yaşamak için; Üsküdar’da mutlaka ziyaret etmeniz gereken mekanlar listesinde ki Mehmet Naci Aköz Uçurtma Müzesini mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ediyoruz.    

III. Ahmet Çeşmesi

Üsküdar’da Gezilecek Yerler III. Ahmet Çeşmesi

Üsküdar İskele meydanında bulunan adeta tarih kokan III. Ahmet Çeşmesi gerek konumu gerekse de tarihi önemi bakımından Üsküdar’ı gezecek ziyaretçilerin mutlaka uğrak yeri olması gereken bir mekan. 1729 yılında yapılan III. Ahmet Çeşmesi III. Ahmet’in annesi için yaptırdığı ve halen günümüzde kullanılan bir çeşme olması nedeniyle önemli tarihi bir yapıt özelliği taşıyor.

Baş mimarı Mehmet Ağa olan III. Ahmet Çeşmesi Türk Rokoko tarzında yapılmış. 5 kubbeye sahip çeşmenin yapısında çiçek rölyefleri dikkat çeken unsurlardır. III. Ahmet Çeşmesinde fıskiye bulunmuyor. Bundan dolayı III. Ahmet Çeşmesi bir sebil çeşme görevi görmüyor. Yapıda 4 kösede birer tane çeşme var. Bununla beraber çeşme üzerinde dönemin şairlerinden Seyit Vehbi Efendiye ait olan hat işlemeleri ile birlikte Sultan 3. Ahmet’e ait olduğu iddia edilen el yazıları da bulunuyor.

Şemsi Paşa Camii

Üsküdar’da Gezilecek Yerler Şemsi Paşa Camii

 Yapısı itibarı ile küçük bir cami olan Şemsi Paşa Camii hem mimari hem de görünüm olarak Üsküdar’ın en şirin ve güzel camilerinden biridir. Sahilde bulunan Şemsi Paşa Camii ulaşım olarak ta çok rahat gidilebilecek bir alanda inşa edilmiş.

1580 yılında Mimar Sinan tarafından yapılan Şemsi Paşa Cami’nin içerisinde Şemsi Paşanın türbesi de bulunuyor. Şemsi Paşa türbesi caminin sol bitişiğinde denize bakan bölümde bulunmaktadır. Camii ve medrese arasında bulunan bir bölümde su boşaltma rögarı var. Bu eser çeşidi Mimar Sinan’ın bu türdeki tek eseri olma özelliğini de taşımaktadır. Camii içerisinde bulunan kütüphane ile gelen ziyaretçiler kütüphanede kitap okuyabilmektedir.

Evet sevgili gezginler; bu yazımda Üsküdar’da Gezilecek Yerler listesini hazırlayıp detaylı şekilde hazırlayıp sizlere sundum. Sizlere tavsiyem gezi listenizde bulunan yerleri gezmeden önce mutlaka gezilecek yerler hakkında ön bilgi alınız.  Gezinizi bu şekilde tamamlamanız gittiğiniz yerlerdeki mekanları daha iyi analiz edebilmenizi sağlayacaktır. . Üsküdar’da Gezilecek Yerler listemizi sıralayacak olursak;

  • Kız Kulesi
  • Çamlıca Tepesi
  • Beylerbeyi Sarayı
  • Validebağ Korusu ve Adile Sultan Kasrı
  • Selimiye Kışlası ve Florence Nightingale Müzesi
  • Mehmet Naci Aköz Uçurtma Müzesi
  • Ahmet Çeşmesi
  • Şemsi Paşa Camii

Kadıköy’de Gezilecek Yerler | En Meşhur Yerler Listesi 2023

Kadıköy’de Gezilecek Yerler listemizde Kalabalık caddeler, şehrin göbeğinden geçen nostalji tramvay, boğazın ortasında yoğun şekilde geçen gemi ve vapurlar, sizi büyüleyen moda sahili gibi birçok özelliğe sahip bir ilçe olan Kadıköy. Gerek yurtiçinden gerekse de yurtdışından gelenlerin mutlaka ziyaret etmek istediği o kalabalık caddelerde, rıhtımda, moda sahilde, Bağdat caddesinde ve birçok yerinde doyasıya gezdiği bir kent Kadıköy.

Kadıköy canlı ve renkli yaşamı ile siz ziyaretçileri bekliyor. İstanbul deyince aklınıza ilk gelen semt olan Kadıköy’de sizi cezbeden birçok mekân vardır. Bu mekanları sıralamadan önce kısaca Kadıköy hakkında bilgi verelim. İstanbul’un tarihinde Hristiyan dünyasında çok önemli toplantılara ev sahipliği yapan Kadıköy günümüzde deniz ulaşımının en yoğun yaşandığı, Anadolu ve Avrupa yakaları arasında vapur ulaşımının büyük bir kısmını üstlendiği bir semt olarak göze batmaktadır.

Kadıköy’e Nasıl Gidilir?

Kadıköy Avrupa yakasında Eminönü ve Karaköy ile komşu olmakla beraber buralara 15 dakika aralıklarla yaklaşık 10 dakikalık vapur yolculuğu ile meşhur nam-ı değer Kadıköy İskelesinden kalkan vapurlar ile ulaşım yapılmaktadır. Kadıköy’den Avrupa yakasıda bulunan Beşiktaş semtine de yaklaşık 15 dakikalık vapur yolculuğu ile ulaşabilirsiniz. Vapur yolculukları sadece Avrupa yakası ile sınırlı kalmamakla beraber Adalara yapılan vapur seferi ve İstanbul boğaz turu ile deniz ulaşımının ana hattını oluşturan Kadıköy sadece deniz ulaşımı ile değil metro, Marmaray ve İETT ulaşımı ile İstanbul’un her noktasına çok rahat ulaşabilirsiniz.

YOL TARİFİ

Böyle muhteşem bir semtin muhakkak birçok gezilecek yerinin olması da çok normaldir. İşte bende sizler için Kadıköy’de Gezilecek Yerleri derledim. Dikkatinizi çekeceğini umduğum Üsküdar’da gezilecek yerler yazıma da bir göz atmanızı tavsiye ederim.

Kadıköy’de Gezilecek Yerler

1. Rıhtım

Kadıköy’de Gezilecek Yerler

Kadıköy’de Gezilecek Yerler listemizin ilk sırasında şüphesiz ki ilk sırasında bulunan Rıhtım Kadıköy ziyaretçilerini karşılamaktadır. Rıhtıma geldiğinizde içinize çekeceğiniz boğaz havası sizlere adeta bir huzur havası katacaktır. Rıhtıma attığınız ilk adımda karşınızda heybetini gizlemeyen bir bina göreceksiniz. Bu binayı genellikle eski Türk filmlerinden anımsayacaksınız. İstanbul’a atılan ilk adım hep o binadan olmuştur. Bu bina hepinizin de tahmin ettiği Haydarpaşa Tren Garıdır. Haydarpaşa Tren Garı çıkan bir yangın sonucu hasar görmüş ve uzun süren bir tadilat sürecine girmişti. Şimdilerde ise tadilat süreci bitti ve Haydarpaşa Tren Garı ziyarete açıldı. Merak etmeyin Haydar paşa Tren Garı ile ilgili tüm bilgileri 👇aşağıda paylaştım.

Rıhtıma geldiğinizde taze simit ve çay ile birlikte boğaza karşı gelen vapurlar, hemen karşınızda uçuşan martılar, sokak sanatçılarının yaptıkları canlı müzik eşliğinde simit ve çay keyfi yapabilirsiniz. Kadıköy’de Gezilecek Yerler listemizde bulunan Rıhtıma ulaşımda çok rahattır. İETT otobüslerinin son durağı olan Rıhtım vapurlar içinde Beşiktaş, Eminönü, Karaköy ve adalar vapurlarının uğrak yeridir. Kadıköy ve Beşiktaş İskelesini de içinde bulunduran Rıhtımdan kalkan vapurlarla da 1,5 saat süren boğaz turu da yapabilirsiniz.

2. Haydarpaşa Tren Garı

Tarihi Haydarpaşa Tren Garı

Kadıköy’de Gezilecek Yerler listemizde bulunan bir diğer mekân ise Haydarpaşa Tren Garıdır. Haydarpaşa Tren Garı tarihi yapısı ile bir şaheser olmasının yanında birçok dizi film ve setlere de ev sahipliği yapmıştır. İstanbul’u bilen veya bilmeyen herkesin gördüğü yer muhakkak Haydarpaşa Tren Garıdır. Zira Kadıköy’ün simgelerinden biri olan Haydarpaşa Tren Garı eski Türk filmlerinde çok sık gösterilmiştir. Rıhtımda bulunan Haydarpaşa Tren Garının yapımına 1906 yılında başlanmış 1908 yılında tamamlanmıştır. Haydarpaşa Tren Garı Anadolu’yu İstanbul’a bağlayan demiryolunun da son durağıdır. III. Selim tarafından Selimiye kışlasının yapımında emeği geçen Haydar Paşa anısına buraya Haydarpaşa Tren Garı adı verilmiştir.

2010 yılında çıkan yangın sonucu kullanılamaz hale gelen Haydarpaşa Tren Garı büyük bir tadilat ile eski haline kavuşturuldu.

Kadıköy’de Gezilecek Yerler

3. Bahariye Caddesi

Bahariye Caddesi

Kadıköy’de Gezilecek Yerler listemizde bulunan bir diğer mekân ise Bahariye Caddesidir. Bahariye Caddesi Kadıköy çarşısının bitişinde başlamaktadır. Bahariye Caddesini dolaşmadan önce Kadıköy çarşısına girip orda bulunan balıkçılar, sahaflar, antikacılar ve restoranların içinden geçip Bahariye Caddesine ulaşabilirsiniz. Bahariye Caddesine doğru giderken bir sokak dikkatinizi çekecektir. Bu sokak Sanatçılar Sokağıdır. Sanatçılar sokağında ressamlar ve heykellerin ürettikleri eserleri bulabilirsiniz.

Bahariye Caddesi trafiğe kapalıdır. Cadde üzerinde oluşan kalabalık, sokak sanatçıları, alışveriş yapacağınız yemek yiyeceğiniz birçok mekânda bulabilirsiniz. Yine cadde üzerinde dikkatinizi çeken kilise, tarihi bina ve opera binası da bulabilirsiniz. Anadolu Yakasının İstiklal Caddesi olarak Bahariye Caddesi kabul edilir. Zira cadde üzerinde bulunan tarihi nostaljik tramvay uzun uzun devam eden cadde ve cadde üzerinde bulacağınız birçok mekân sizi adeta İstiklal caddesinde yürüyormuş hissi verecektir.

4. Süreyya Operası

Süreyya Operası

Süreyya Operası 3. Başlıkta yer verdiğimiz Bahariye Caddesi üzerinde yer alan göz alıcı bir mekân olarak dikkatinizi çekecektir. 1924 yılında inşasına edilen Süreyya Operası 1927 yılında yapımı tamamlanmıştır. Süreyya İlmen Paşa tarafından tasarlanan tarihi bina ilk dönemlerinde sadece sinema olarak kullanılmıştır. Türkiye’nin 6. Kadıköy’ün ise 1. Operası olmasından dolayı Süreyya Operası’nın önemi bir kat daha artmaktadır.

Kadıköy’de şehrin göbeğinde semtin en yoğun sokağında bulunması buraya olan merakı da bir kat arttırmıştır. Süreyya Operası dış yapısıyla da bir cazibe merkezi görünümünde. Opera binasının dış cephesi sanat, komedi ve trajedi motifleriyle oymalı süslü yapısı ile görenleri hayrete düşürüyor. Opera binasının dışı da içi kadar merak uyandıran bir yapı görünümünde. Süreyya Operasının yanı başında bulunan Vodvil adlı heykelde görülmeye değer.

5. Barış Manço Müzesi

Barış Manço Müzesi

Kadıköy’de Gezilecek Yerler listemizde bulunan bir diğer yer ise Barış Manço Müzesi’dir. Eminim ki Barış Manço Müzesi Kadıköy’de sizi en çok duygulandıran yer olacaktır. Hele birde çocukluğunuz Barış Manço’yu izlemekle geçmişse. Müze Kadıköy’de Moda Sahile doğru inerken hemen yol üzerinde kolayca ziyaret edebileceğiniz bir konumda. Barış Manço’nun evinin müzeye dönüştürülmesi ile birlikte ziyaretçi akınına uğramış. Bu güzel müzeye girebilmek için girişte bilet almanız gerekiyor.

Şimdi gelelim Barış Manço Müzesinin içerisinde yer alan ve Barış Manço’ya ait olan eşyalarına. Bir zamanlar herkesin diline doladığı domates, biber, patlıcan şarkısında adı geçen sebzeler hemen müze girişinin bahçesinde gözlerinize çarpacak. Kocaman heykeller ile yapılan bu sebzelerin hemen yanında göze çarpan bir garaj ve bu garajın içinde bulunan Barış Manço’ya ait otomobil eminim ki sizleri de geçmişe götürüp duygulandıracaktır.

Barış Manço Müzesinin içine girdiğinizde çok daha farklı hisler sizleri bekliyor. Zira içeri ilk girdiğinizde Barış Manço’ya ait müzik aletleri, giysiler, sandıklar, masalar, sandalyeler, plaklar, dergiler, kostümler ve daha birçok şey… 3 katlı müzede Barış Manço’ya eşine ve çocuklarına ait tüm eşyalar siz ziyaretçilerini bekliyor. Müzeden ayrıldıktan sonra geriden müzeye baktığınızda içinizde çok farklı bir hisle ayrılacaksınız.

Adres: Caferağa, Yusuf Kamil Paşa Sk. No:5 D:No:5, 34710 Kadıköy/İstanbul

Kadıköy’de Gezilecek Yerler

6. Moda Sahil

Moda Sahil

Kadıköy’de Gezilecek Yerler listemizde huzur kokan bir mekân var. Uzun kalabalık sahili, yeşil çimler, mavi deniz, beyaz yelkenler kısaca huzur. Evet yanlış duymadınız Kadıköy’de bulanan Moda Sahil yeryüzünün her rengi ile size merhaba diyor. Barış Manço evinden çıkıp hemen kendinizi attığınız Moda Sahilde banklarda, sahil taşlarında ve sahilde bulunan cafelerde oturabilirsiniz.

Moda Sahilde ünlü görme ihtimaliniz çok yüksek. Zira ünlü isimlerin de uğrak mekânı olan Moda Sahil gözlerinize görsel şov içinize de ferahlık sunmakta. Kalabalık olmasına rağmen Moda Sahil şehrin kalabalık lığından bunalanlar için süper bir mekân. Geniş alanda grupların arasından geçerken gürültü bir kalabalık hissetmeyeceksiniz.

7. Romantika Fenerbahçe Parkı

Romantika Fenerbahçe Parkı

İstanbulluların uğrak yeri olan ve Kadıköy’ün Fenerbahçe semtinde bulunan Romantika Fenerbahçe Parkı İstanbul’un en gözde parklarının arasında bulunur. Yemek yemek için birçok restoran ve cafeler mevcut.

Adres: Fenerbahçe, Fenerbahçe Parkı, 34726 Kadıköy/İstanbul

8. Boğa Heykeli

Boğa Heykeli

İşte geldik Kadıköy’ün simgesi haline gelmiş Boğa Heykeline. Kime sorarsanız sorun Kadıköy denilince ilk söyledikleri yer şüphesiz bu meşhur heykel olur. Semti ziyaret edenlerin mutlaka uğradığı Boğa Heykelini görünce şaşırabilirsiniz. Önünde fotoğraf çekinmek için oluşan kalabalık kuyruklar eminim sizin de dikkatinizi çekecektir. Şehrin hemen göbeğinde bulunan Boğa Heykeli rıhtımdan yukarı çıkarken veya Bahariye Caddesine girerken çok güzel bir konumda. Fenerbahçe Stadına, Alex ve Lefter Heykellerine de çok yakın olan Boğa Heykeli özellikle maç günleri çok fazla ziyaret ediliyor.

Boğa Heykeli hakkında ön bilgiyi verdikten sonra heykelin tarihi ve nasıl yapıldığı hakkında bilgi veriyim. Kadıköy altıyolda bulunan Boğa Heykeli 1864 yılında Sultan Abdülaziz tarafından heykeltıraş Ruillaya yaptırılan heykelin asıl adı Dövüşen Boğa olan boğa yapıldığı dönemden bu yana Kadıköy’ün belli noktalarına konulmuş en son ise şu anki konumu olan altı yol mevkiine konulmuştur.

9. Akmar Pasajı

Akmar Pasajı

Kadıköy’de Gezilecek Yerler listemizde bu sefer tarihi bir pasaj var. Tarihi Akmar Pasajı kitapçıları ile ünlü bir yer olarak Kadıköy’ün en çok uğranılan mekanlarından biridir. Eski ve yeni kitapları çok rahat bulabileceğiniz bir pasaj olan Akmar Pasajı kitapsever ve öğrencilerin sık uğrak yerlerinden biridir. Sadece kitap değil plak dergi gibi birçok koleksiyonu burada bulabilirsiniz.

Adres: Osmanağa, Söğütlü Çeşme Cd No:61, 34714 Kadıköy/İstanbul

Haftanın her günü açık olan Akmar Pasajının çalışma saatleri sabah 09:00 ile akşam 21:00 arasıdır.

Adres: Caferağa, Mühürdar Cd., 34710 Kadıköy/İstanbul

Sizler için araştırdığım Kadıköy’de Gezilecek Yerler Listesinin İstanbul’a ilk defa gelip te Kadıköy’ü mutlaka gezmek isteyenler için oldukça faydalı olacağını düşünüyorum. Umuyorum ki listedeki tüm mekanlar sizleri cezbedecektir. Kadıköy’de Gezilecek Yerler listesini sizler için sıralayacak olursam;

  • Rıhtım
  • Haydarpaşa Tren Garı
  • Bahariye Caddesi
  • Süreyya Operası
  • Barış Manço Müzesi
  • Moda Sahil
  • Romantika Fenerbahçe Parkı
  • Boğa Heykeli
  • Akmar Pasajı

Pierre Loti Tepesi – Nasıl Gidilir? Kahvaltı, Teleferik Ücreti 2023

Pierre Loti Tepesi, İstanbul ve Haliç manzarasının en güzel halini görebileceğiniz harika bir seyir tepesi. Muhteşem manzarası ve temiz havasıyla İstanbul‘un kargaşasından ve stresinden uzaklaşıp, kafa dinleyebileceğiniz oldukça popüler bir mekan.

Pierre Loti Tepesi, Eyüp Sultan Cami’nin çok yakınlarında bulunuyor. Yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret ettikleri yerler arasında geliyor. Benim size tavsiyem Eyüp’e kadar gelmişken burada bulunan Eyüp Sultan Türbesini mutlaka ziyaret edin derim. Türbenin verdiği manevi huzur çevrede bile hissediliyor. Atmosferi ve havası o kadar farklı ki etraftaki çok kalabalık insan topluluklarına rağmen ayrı bir dinginliğin ve huşunun olduğunu eminim sizde hissedeceksiniz. Bu manevi mutluluk ve huzurdan mahrum kalmayın derim. Gerçekten Hz. Eyüp Peygamberin Türbesi ziyaret edilecek yerlerin en başında gelmeli diye düşünüyorum.

Eyüp Sultan Türbesi

Sizler için Pierre Loti Tepesi Nerede? Nasıl Gidilir? Hikayesi, Pierre Loti Tepesinde Kahvaltı, Konaklama, Teleferik Ücreti, İletişim, Adres, Yol Tarifini makalemin içerisinde detaylı bir şekilde paylaştım. Keyifli Okumalar!

Bu muhteşem manzaraya sahip tepenin yakınlarında bulunan ve içerisinde önemli tarihi mekanların minyatürlerinin olduğu Miniatürk‘ü gezmenizi tavsiye ederim. Detaylı bilgi için linki tıklamanız yeterli olacaktır.

Pierre Loti Tepesi – Kahvaltı, Konaklama ve Teleferik Ücreti

Bol bol fotoğraf çekebileceğiniz, bunun yanında da şöyle mis gibi kahvenizi yudumlarken, manzaranın keyfini çıkarabileceğiniz pek çok cafe ve restoran bulunuyor. Aziyade Restaurant, Tarihi Kahve, Nargilevi, Cafe Yeşil, Teras Cafe hizmet veren mekanlar.

Pierre Loti Tepesi adını Julien Viadud isimli bir Fransız yazardan almıştır. 1876 yılında İstanbul’a yerleşip İsmini Pierre Loti olarak değiştiren yazarın ismi bu tepeye verilmiş. Peki ama bu bahsi geçen Pierre Loti kimdir? ve Neden onun ismi bu tepeye verilmiş? gelin hep beraber bir göz atalım.

Pierre Loti Tepesi Hikayesi

Pierre Loti Kimdir? Tepe’ye Neden Onun İsmi Verildi?

Pierre Loti Tepesinin ismini aldığı Fransız yazar.

Pierre Loti İstanbul aşığı bir yazardır. Bu tepede bulunan kahveye gelerek ”Aziyade”isimli romanını burada yazar. İstanbul’da tanıştığı Aziyade isimli bir kadına aşık olduğu ve romanına da bu kadının adını verdiği söylenir.

Pierre Loti’nin ”Türk dostu” olduğu söylenir. Öyleki Can Çekişen Türkiye isimli kitabında batı politikasını eleştirir. Türklere olan sevgisinden dolayı adı önce bir caddeye daha sonrada tepede bulunan kahveye verilerek o günden günümüze kadar Pierre Loti Tepesi olarak anılır. Fransız yazara, 1920 senesinde de ”İstanbul Şehri Fahri Hemşerisi ödülü” verilir.

Pierre Loti Tepesinde Kahvaltı

Kahvaltı fiyatları ortalama kişi başı 60 TL ile 80 TL arasında değişebiliyor. Kahvaltı tabağı ve Aperatifler ( kızartma, menemen, tost vs…) gibi seçenekler mevcut. Şöyle sıcak bir çay içeyim derseniz 8 TL, ama tercihinizi Türk Kahvesi’nden yana kullanırsanız 10 TL ödemeniz gerekiyor. Bu verdiğim fiyat bilgileri sabit fiyatlar değil. Sürekli değişkenlik göstermektedir. 🙃

Pierre Loti Tepesi Konaklama

Turquhouse Boutique Hotel, tepede hizmet veren tarihi bir otel. Bu otelin içerisinde yapımları 2000 yılında tamamlanmış ahşap yapıda 6 tane konak bulunuyor. Her bir konağa Eyüp, Hasköy Ayvansaray, Balat, Fener, Cibali,ve Sütlüce gibi haliç kıyılarında bulunan semtlerin isimleri verilmiş. 47 oda ve 90 yatak kapasitesine sahip otellerde gönül rahatlığıyla kalabilirsiniz.

Pierre Loti Tepesine Çıkan Yol

Pierre Loti Tepesine çıkan yol

Harika manzaranın sahibi, Pierre Loti Tepesine, teleferikle çıkmayı tercih edenlerdendik. Çünkü yokuş yukarı çıkan merdivenler oldukça yorucu ve uzun geldi bize. Hem teleferiğinde ayrı bir zevki var. Sanki bütün İstanbul ayaklarınızın altındaymış gibi hissediyorsunuz. Burasının akşam manzarası da gerçekten bir harika oluyor. İstanbul ışıl ışıl görünüyor. İnerken de yolu yürümeyi tercih ettik. Hem yokuş aşağı gitmek oldukça kolay oluyor.

Aşağı inen yol Eyüp Mezarlığının hemen yanından geçiyor. Bu Mezarlık İstanbul’daki en büyük İslam mezarlıklarından biri. İçerisinde oldukça önemli zaatların mezarları bulunuyor. Padişahlar, Sadrazamlar, şeyhülislamlar, vezirler, padişahların aileleri, din adamları, sanatçılar ve şairler gibi daha pek çok önemli şahsiyetin mezarı var.

Pierre Loti Tepesi’nin harika akşam manzarası

İnsan bir anda farklı bir atmosferin içerisinde buluyor kendini. Yol boyunca sol tarafınızda Haliç’in o eşsiz manzarası, sağınızda bir zamanların tüm cihana hükmetmiş padişahlarını, soylularını düşünüyorsunuz da takılıp kalıyorsunuz. Şimdi 1 metre toprağın altındaki sessiz sedasız yatışları insanın aklında çok şeyler uyandırıveriyor. Aklınız ile kalbiniz arasında bir mukayese başlıyor. Yol boyunca da devam ediyor bu durum.

Pierre Loti Tepesi Nerede?

Pierre Loti Tepesi’ne Nasıl Gidilir?

Otobüs İle; Eminönü’nden hareket eden İETT otobüslerini kullanarak tepenin bulunduğu bölge olan Eyüp ulaşabileceğiniz gibi aşağıdaki güzergahları kullanarak da Pierre Loti’ye kolaylıkla ulaşabilirsiniz.

39 – Akşemsettin Mahallesi – Yeni kapı39Y – Yeşilpınar – Vezneciler
39B – İmar Blokları – Vezneciler48A – Göktürk – Kazlıçeşme Marmaray
39Ç – Hamidiye Mahallesi – Aksaray55EY – Eyüp Üçşehitler – Aksaray
39D – Yeşilpınar – Yenikapı86V – Eyüpsultan – Vezneciler
39K – Binevler – Yenikapı94Y – Yeşilpınar – Bakırköy
39O – Yeşilpınar – YenikapıR3 – Eyüp – Beyazıt

Pierre Loti Tepesi Teleferik Ücreti 2023

Pierre Loti Tepesine çıkabilmek için Eyüp Sultan Türbesinin hemen yanından hareket eden teleferikleri tercih edebilirsiniz. Her 5 dakikada bir kalkan teleferikler 08:00 ile 23:00 saatleri arasında hizmet veriyor. Tepeye 3 dakika gibi kısa ve keyifli bir sürede çıkıyorsunuz. 18 adet teleferik kabinin olmasına rağmen, hafta sonlarında oldukça yoğun ilgiden dolayı uzun kuyruklar oluşuyor.

Teleferikle çıkmak için İstanbul Kart kullanabilirsiniz.

Bir Geçişlik Kart: 11 TL 

İki Geçişlik Kart: 18 TL 

Üç Geçişlik Kart: 23 TL 

Beş Geçişlik Kart:35 TL 

Pierre Loti Tepesi Adres & İletişim Bilgileri

Adres: Pierre Loti Tepesi Turistik Tesisleri, İdris Köşkü Cad. 34050 Eyüp / İSTANBUL
Telefon: +90(212) 497 13 13
Faks: +90(212) 497 16 16
Email:sales@pierrelotitepesi.com

Pierre Loti Tepesi Yol Tarifi

Yol Tarifi

Yerebatan Sarnıcı Gezi Rehberi | Tarihi, 2023 Giriş Ücreti, Ziyaret Saatleri

Yerebatan Sarnıcı İstanbul‘un en mistik alanlarından biri. Zaten bu büyülü şehirde nereye adımınızı atarsanız atın ya bir tarihi yere yada ilginç yapılara rastlarsınız. Bu güzel yapı Sultanahmet’te bulunuyor. İstanbul’u gezmeye gelenler için Sultanahmet’in oldukça önemli bir yeri vardır. Çünkü pek çok önemli gezilecek alan bu bölgede yer alıyor. Eğer tarihe biraz merakınız varsa ve farklı bir mekanda biraz vakit geçirmek istiyorsanız işte tam size göre bir yer önerisi.

Yerebatan Sarnıcı, Sultanahmet meydanında olduğundan dolayı oldukça fazla ziyaretçisi olan bir yer. Benim size tavsiyem Sultanahmet’e kadar gelmişken bu güzel mekanı görmeden, o mistik havasını solumadan gitmeyin derim. Gelelim bu farklı yapı hakkındaki bilgilere.

Yerebatan Sarnıcı Tarihi

İstanbul üç tarafı denizlerle çevrili bir şehir olduğundan herkesin tek isteği İstanbul’u ele geçirmekti. Bu yüzdende sürekli kuşatma altında olan bir şehirdi. En büyük sıkıntıda bu dönemde halkın ihtiyacı olan suyu şehir’e getirebilmekti. Halkın bağ ve bahçelerini ekerek yiyecek ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için ihtiyaçları duydukları suya ancak sarnıçlar sayesinde ulaşabilirlerdi. Bu bölgede daha önceden bir sarnıç varmış fakat çıkan yangın sonucu büyük hasara uğramış. Bunun üzerine Bizans döneminde ( 532 yılında) şehrin su ihtiyacını karşılayabilmek için Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından yapılmış. I. Justinianus, bizim çok önemli bir yapı olan Ayasofya’yı, şimdilerde Ayasofya Cami’yi inşa ettiren kişidir.

O dönem Belgrad Ormanları’ndaki Eğrikapı’dan kemerle ile getirilen su burada depolanmış. Bizans dönemi sonrası sarnıç uzun süre kapanmış. İstanbul’un fethinden ( 1453) sonra bir süre daha kullanılan sarnıcı, İslamiyet’in temizlik esasları gereği durgun su yerine akar vaziyetteki suyu kullanmayı tercih eden Osmanlı kullanmayı bırakarak, sadece Topkapı Sarayı’nın bahçesini sulamakta kullanmış. İleriki zamanlarda da Osmanlı kendi su tesislerini kurarak ihtiyaçlarını karşılamışlar.

Yerebatan Sarnıcı’nın dev sütunları

Yerebatan Sarnıcı Hakkında Bilgi

Çok ilginç ki sarnıcın batılılar tarafından fark edilmesi çok uzun yıllar sürmüş. Bir tesadüfe dayanan hikayenin başlangıcı 1544-1550 yıllarına dayanıyor. Bizans dönemine ait kalıntıları incelemek için İstanbul’a gelen Hollandalı gezgin P. Gyllius, Ayasofya’nın etrafında dolaşırken duyduğu şeyler ilgisini çeker. Buradaki evlerin zeminlerinde kuyuların olduğunu ve bu kuyulardan hem su hem de balık tutulduğu duyumlarını alır. Bunun üzerine araştırmaya başlayan P.Gyllius, çevrede bulunan ahşap bir binanın avlusundaki kuyuya inmeye karar verir. Eline aldığı meşale ile kuyudaki merdivenlerden inen gezgin gördükleri karşısında hayretler içerisinde kalır.

Sarnıcın dört bir yanını sandalla dolaşarak sütunları ve sarnıcın ölçüsünü alır. Gördüklerini ve araştırmalarını bir kitapta toplayarak yayınlar. Böylece tüm batıya sarnıcın varlığını duyurur. Tabii bunu duyan batılılar için İstanbul zaten çok önemli bir yer iken Yerebatan Sarnıcı da geldiklerinde görmeden gitmeyecekleri bir yer haline gelir.

Osmanlı zamanında Sultan III. Ahmet ve  Sultan II. Abdülhamid dönemlerinde onarımı yapılan sarnıç, 1987 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından kapsamlı bir restorasyondan geçirilmiş ve şimdilerde müze olarak hizmet veriyor. Daha önceleri adı Bazilika Sarnıcı olan yapı, suyun içerisinde bulunan birbirinden gösterişli ve yüksek sütunlar nedeni ile halk arasında Yerebatan Sarnıcı adıyla anılmaya başlamış.

İstanbul’un altı, Bizans döneminden kalma yüzlerce sarnıçla dolu. Tarihi yarımada da 158 sarnıç bulunuyor. Binbirdirek, Şerefiye, Zeyrek öğrenebildiğim sarnıçlardan sadece bir kaç tanesi. Yerebatan Sarnıcı o dönemlerden günümüze kadar gelen en büyük sarnıçtır.

İşlemeleriyle göz kamaştıran sütun başları

Sarnıcın içerisine 52 basamaklı taş bir merdivenden iniyorsunuz. İçeride sizi oldukça büyülü bir atmosfer bekliyor. Loş ışıklar arasında dev sütunlar insanın gözlerini kamaştırıyor. Burada bulunan yapıların zarar görmemesi için ışıklar iyice kısılmış. Bu durumda da resim çekmek oldukça zor oluyor. Bu yüzdende çektiğiniz her resim karanlık çıkıyor. Etrafı gezmeye başladığınızda her biri 9 metre yüksekliğinde dev boyutta, toplam 336 sütunla karşılaşıyorsunuz.12 sıra halinde ve her sırada 28 adet sütun var. Bu sütunları çoğu mermerden yapılmış. Mimari açıdan farklılık gösteren sütunlar oldukça dikkat çekici. Başka eski yapılardan toplanarak Yerebatan sarnıcına getirilmişler.

Harika bir mimariye sahip olan yapıda dikkat çeken diğer bir unsurda sütun başlarının farklı olmaları. Bunun nedeni de 98 adedinin Corint üslûbu ile diğerlerinin ise Dor üslûbu ile yapılmış olmaları. Büyük çoğunluğu silindir şeklinde olan sütunların sadece bir kaç tanesi köşeli bir şekil’e sahip. İçerisinde bu kadar çok ve geniş sütunları barındıran 9.800 m2 alanı kaplayan dev yapı yaklaşık 100.000 ton su depolama kapasitesine sahip. Yapının duvarları Horasan harcından kalın bir tabakayla sıvanarak su geçmez hale getirilmiş.

Sesli Rehber Asistanı

Yerebatan Sarnıcı gezi platformu

Sarnıcın içerisine girdiğinizde karşınıza çıkan kulübedeki görevliler size sarnıcı gezerken yardımcı olacak sesli rehberi nasıl kullanacağınız hakkında bilgiler veriyorlar. Şimdilerde böyle tarihi mekanlarda ve gezilebilecek önemli yerlerde bu sesli rehber uygulaması mevcut. Bu sayede gittiğiniz güzergah üzerindeki eserler hakkında geniş çaplı bilgi sahibi oluyorsunuz. Turlarla gittiğiniz gezilerde size yardımcı olan rehberler vardır. İşte bu uygulama da bir nevi tek başınıza çıktığınız geziniz sırasında sizin rehberiniz oluyor.

Sarnıcın dip kısmı suyla kaplı. Bu yüzdende gezinizi kurulan gezi platformu üzerinde sürdürüyorsunuz. Bu dev sütunların ve mistik atmosferin büyüsünden çıkıp yere bakabilirseniz ışıkların altına toplanmış bir sürü balık görürsünüz. Boyutları bir hayli büyük olan balıkların Aynalı Sazan Balığı olduklarını ve gün ışığı görmedikleri için bu kadar büyüdüklerini öğreniyoruz.

Sarnıcın içinde bulunan balıklar

Suya daha da dikkatli baktığımız da parlayan bazı şeyler ilgimizi çekiyor. Meğer onlar gelen turistlerin ve hurafelere inanmakta üstüne olmayan yurdum insanının attıkları paralarmış. Her gün gelen yüzlerce yerli ve yabancı turistin suya para attığını düşünürsek bu paraların nerelere gittiği ve akıbeti hakkında kafalar biraz karışabilir. Bazen yapılan restorasyon çalışmaları sırasında sarnıçtaki su tamamen tahliye edildiği için paralar tamamen gün yüzüne çıkıyor. Hemen sevinmeyin paraları almak yasak😄

Giriş bölümünde tahtlara oturmuş padişah ve sultan kostümleriyle resim çekinenleri görüyorsunuz. İlginç ve bir o kadarda hoş bir alan oluşturulmuş. Buraya gelmişken farklı bir hatıra fotoğrafım olsun diyorsanız giyin kostümleri geçin fotoğraf makinasının karşısına. Hoppp bir bakmışsınız koskoca Kanuni Sultan Süleyman yada Cihanlar Sultanı Hürrem Sultan oluvermişsiniz 🙂

Yerebatan Sarnıcı Medusa Başları

Ters dönmüş Medusa Başları

Hiç şüphesiz Yerebatan Sarnıcı’nın en dikkat çekenleri Medusa başlarının olduğu ilginç sütunlar. Ziyaretçiler arasında sütunlardan daha çok Medusa’yı merak edip gelenler azımsanmayacak kadar fazla. Hani merak edildiği kadar da var diyelim. Çünkü daha önce gördüğünüz heykellerden biraz farklı. Nasıl mı? Baş aşağı ters bir şekilde duruyor. Anlatılan efsanelerin etkisinden midir? bilmem ama birazda ürkütücü diyelim.

Sarnıcın kuzeybatı köşesinde iki sütunun altında ters bir şekilde duran Medusa başlarının Roma dönemindeki heykel sanatçılarının ellerinden çıktığı biliniyor. Fakat buraya nasıl ve nereden getirildiği hakkında hiç bir bilgi mevcut değil. Medusa heykelleri ters durduklarından karşısına geçtiğinizde yüzlerini tam olarak görebilmek için istem dışı sizde kafanızı çevirmeye çalışıyorsunuz 😄 ve hal böyle olunca da etrafta kafasını çevirmeye çalışan bir sürü insan görüyorsunuz ve ortaya birbirinden ilginç görüntüler çıkıyor.

Yan yatmış Medusa Başı sütununun görüntüsü

Yerebatan Sarnıcı Hikayesi

Yıllardır bu Medusa başları ile ilgili anlatılan bir çok efsane var. Bunlardan ilki efsaneye göre yeraltı dünyasının dişi canavarları Gorgona kardeşlerden biri olan Medusa kendisine bakanları taşa döndürüyormuş. Önemli ve özel yapıları korumak için konulan Medusa heykellerinin Yerebatan sarnıcına da konulmasının asıl sebebinin bu yapıyı korumak amaçlı olduğu düşünülüyor.

Medusa başlarına baktığınızda yılan başlı olduğunu görürsünüz. Diğer bir efsaneye göre Medusayı bu hale getiren her zamanki gibi kadınlar arası kıskançlık 🙂 Medusa siyah gözleri, uzun saçları olan çok güzel bir kadınmış. Bir gün Zeus‘un oğlu Perseus’a aşık olur. Perseus’a aşık olan diğer bir isim Athena, Medusa’yı kıskanır ve saçlarını yılana çevirir. Bu olaydan sonra Medusa’ya bakan herkes taşa dönmeye başlar. Perseus Medusa’nın başını keserek onun bu gücüyle düşmanlara galip gelir.

İşte bu efsanelerden midir? bilinmez ama Medusa heykelini getiren işçilerin. heykele bakanların taşa döndükleri söylentilerinden korktuklarından dolayı ters koydukları düşünülüyor.

Ağlayan Sütun

Ağlayan Sütun

Sarnıcın sonlarına doğru ilerlediğinizde diğer sütunlardan farklı olan bir sütun göze çarpıyor. Dalları budanmış bir ağaç gövdesine benzeyen ve üzerinde kabartmadan yapılmış tavuk gözü şekillerine benzetilmiş motiflerle bezenmiş bu sütuna Gözyaşı Sütunu yada Ağlayan Sütun denilmiş. Sebebi ise sütunun üzerinde akan sular. Gözyaşı damları şekli verilmiş olan sütunun üzerinden aşağıya doğru ince bir şekilde sular süzülüyor.

Efsaneye göre Yerebatan Sarnıcı’nın yapım aşamasında çalışan kölelerin çektikleri eziyetleri temsil eden sütun burada ölen kölelerin anısına yapılmış. Sarnıcın tavanından damlayan suları görünce şaşırabilirsiniz. Genellikle kanalizasyon sularının aktığını düşünenlerin aksine, sarnıç içinden buharlaşan suyun yoğunlaşmasıyla oluşan damlalarmış. Bu yüzden yazın buharlaşma daha çok olduğundan haliyle su damları da bir o kadar artıyor. Islanan yürüme platformu gezinizi biraz zorlaştıracağından rahat yürüyebileceğiniz ayakkabıları giymenizi öneririm.

Yerebatan Sarnıcı Nerede?

Yerebatan Sarnıcına Nasıl Gidilir?

Tramvayla Ulaşım: Sarnıca ulaşmanın en kolay yolu tramvayı kullanmak. Kabataş-Zeytinburnu arasında çalışan tramvay hattını kullanarak Sultanahmet durağında inin. Zaten sarnıç çok yakın bir yürüme mesafesinde bulunuyor. Kısa bir yürüyüşün ardından Yerebatan Sarnıcı’na ulaşabilirsiniz.

Tramvayla Ulaşım: Vapurla geldiğiniz Eminönü’nden Marmaray yada tramvayı kullanarak Sirkeci durağında inin. Buradan da tramvaya binerek sarnıca ulaşabilirsiniz.

Otobüsle Ulaşım: Sultanahmet’e giden herhangi bir otobüse bindiğinizde sizi doğrudan Sarnıcın yakınına kadar getirecektir.

Özel Araçla Ulaşım: Eminönü’ne geldikten sonra Ayasofya yazılı tabelaları takip ederek sarnıca kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Yalnız benim size tavsiyem sarnıcın bulunduğu alan genellikle tramvay ve yayalara ayrılmış durumda. Aracınızı park edecek yer bulmakta bir hayli zorlanabilirsiniz.

Yerebatan Sarnıcı Ziyaret Saatleri 2023

Hafta sonları dahil, haftanın her günü açık olan sarnıç, saat sabah 09:00 ile akşam 19:00 arasında ziyaret edilebiliyor. Sadece dini bayramların ilk günlerinde saat 13:00’de açılıyor.

Yerebatan Sarnıcı Giriş Ücretleri 2023

  • Yerli Ziyaretçi: 50,00 TL
  • Yabancı Ziyaretçi: 190,00 TL
  • Öğrenci ve Öğretmen: 20,00 TL

Sarnıç Kültür Bakanlığı’na bağlı olmadığı için maalesef müze kart geçerli değil. Online bilet satışı da bulunmuyor. Kredi kartı ve nakit kabul ediliyor fakat döviz kabul edilmiyor.

Yerebatan Sarnıcı Adres & İletişim Bilgileri

Adres: Yerebatan Cad. Alemdar Mah. 1/3 34410 Sultanahmet-Fatih/İSTANBUL

Telefon: 0 (212) 512 15 70

E-Posta: info@yerebatan.com

YOL TARİFİ

Civarda Gezebileceğiniz Yakın Yerler

Sarnıç oldukça merkezi bir konumda bulunuyor. Çevresinde gezebileceğiniz pek çok tarihi ve güzel yapılar var. Sultanahmet Camii, Ayasofya Camii, Topkapı Sarayı, Türk ve İslam eserleri müzesi, Şerefiye Sarnıcı, yürüme mesafesinde bulunuyor. Yerebatan sarnıcını gezmeniz fazla uzun bir vakinizi almayacağından buraya kadar gelmişken yakınlarda bulunan bu yapıları mutlaka ziyaret edin derim.

yazılarımın dikkatinizi çekeceğini düşünüyorum.

KIZ KULESİ ALTINDAKİ GİZEMLİ GEÇİT – TARİHİ SIR

Kız Kulesi efsanelere konu olmuş, hakkında pek çok rivayet bulunan harika bir tarihi yapıt. Kule İstanbul’un güzide semti Üsküdar‘da bulunuyor. İstanbul Boğazının incisi olarak adlandırılan Kız Kulesi, tarih boyunca şairlere, yazarlara ve ressamlara ilham kaynağı olmuş. Küçük bir ada üzerine kurulan Kız Kulesi’nin tarihi çok eskilere dayanıyor. Boğazın içinde muhteşem bir görsel. Görenleri  kendine hayran bırakan bir yapısı var. İnsan düşünmeden edemiyor. Denizin ortasına bu yapı nasıl yapıldı? yada niye yapıldı? diye. Hemen hemen herkesin aklına gelen bu soruların cevabını yazımda hep birlikte öğreneceğiz.

Gezme planı yapanlar mutlaka gelmeden önce İstanbul’da Gezilecek Yerler listesi hazırlamışlardır. Bu listenin başlarında Kız Kulesi yer alır. Bir zamanlar deniz feneri, gümrük istasyonu ve hapishane olarak da kullanılan Kız Kulesi, şimdilerde ise müze olarak kullanılmaktadır.

Kız Kulesi haritası

KIZ KULESİ ALTINDAKİ GİZEMLİ GEÇİT – TARİHİ SIR

Kulenin yapılma zamanı tam olarak bilinmemekle birlikte geçmişinin  2500 yıl öncesine dayandığı düşünülüyor. İstanbullu bir Rum olan araştırmacı Evripidis’in anlattığına göre Asya sahillerinden kopan bir kara parçasının zamanla Kız Kulesinin olduğu yere sürüklenmesiyle küçük bir adacık oluşmuş. İlerleyen zamanlarda Boğaz’a girip çıkan gemileri denetlemek ve vergi almak amacıyla bu küçük ada üzerine bir kule inşa edilmiş. Yunan Komutan Chares, kulenin bulunduğu adacığa eşi için, mermer sütunlar üzerine bir anıt mezar yaptırır.

Kız Kulesi Hakkında

Eski Leander Kulesi

Avrupalı Bazı tarihçilerin  Leander Kulesi dedikleri bu yapıyı Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u feth ettikten sonra yıktırır ve yerine topları koyabilecekleri yeni bir kule yaptırır. Ahşap dan yapılan kule çıkan bir yangın sonucu büyük hasara uğrar. Bunun üzerine taş ve tuğladan yeni bir kule inşa edilip, fener olarak kullanılan camlı bölme ve kurşunla kaplı kubbe eklenir.

Kız Kulesinin eski hali

Kuleye, II. Mahmud döneminde son tadilatı yapılır. Kız kulesinin kapısının üzerindeki mermere ünlü hattat Rakım tarafından, Sultan II. Mahmut’un tuğrasını taşıyan bir kitabe yerleştirilir. Kuleye dilimli kubbe ve kubbe üzerinden yükselen bayrak direği ilave edilir. Bayrak direği ile birlikte yaklaşık 40 metre yüksekliğinde, 1255 m2 yüzölçümüne sahiptir. İki tarafta da kapısı vardır. Etrafında büyük bir sahanlık bulunan Kule’nin üst tarafında da madalyon şeklinde bir mermer levha da bulunmaktadır.

Sultan II. Mahmut’un tuğrasının bulunduğu kapı.

Kız Kulesi Tarihi

Asıl görevi gemilere yön ve yol gösteren deniz feneri olarak uzun yıllar kullanılan kule, 1995 yılında özel bir işletmeye devredilerek şimdiki haline getirilmiş. Kendine özgü kimliğine ve geleneksel mimarisine bağlı kalınarak restore edilen kule,2000 yılında da bir bölümü müzeye çevrilerek halkın hizmetine açılır. 1830 lu yıllarda kule çıkan salgın hastalıklarda karantina hastanesi olarak da kullanılmış.

Binlerce yıllık gizemli bir tarihe sahip olan Kız Kulesi, eskiden boğazdan geçen gemilerden vergi alınmak maksadı ile kullanılmış. Kuleyle Avrupa yakası arasına zincir çekilerek buradan gemilerin geçişine izin verilmiş. Ağırlığı taşıyamayan zincirin kopmasıyla, kule Avrupa yakasına doğru yıkılmış. Kız Kulesini gezmeye gittiğinizde kuleden suyun içerisine baktığınızda yıkıntıları görebilirsiniz.

İşte Meşhur Kız Kulesi’nin günümüze kadar nasıl ulaştığının bilgileri böyle. Gel gelelim bu güzel yerle ilgili şimdiye kadar kulaktan kulağa söylenen efsanelere.

Kız Kulesi Efsanesi

Kız Kulesi Efsanesi

Bir gün Kral’a bir kahin tarafından kızının öleceği söylenir. Bazı Rivayetlere göre de Selçuklu Sultanı rüyasında kızının öleceğini görür. Kızının bir yılan tarafından ısırılarak öleceğini öğrenen Kral, bu durumdan çok etkilenir ve hemen bu kuleyi yaptırır. Çok sevdiği kızını da buraya yerleştirir. Kral kendi dahil hiç kimsenin buraya girip çıkmasına izin vermez. Hatta işi o kadar büyütür ki su ve süt için adacığa özel borular yaptırır. Bu boru kalıntıları günümüze kadar ulaşmıştır.

Derken aradan yıllar geçer. Kralın kızı ateşli bir hastalığa yakalanır. En iyi hekimler seferber olurlar ve iyileştirirler. Kralın kızının sağlığına kavuştuğunu duyanlar pek çok yerden hediyeler yollarlar. Bu hediyelerin içerisinde de bir sepet üzüm vardır. Üzümün içine gizlenmiş yılan, Kralın gözünden bile sakındığı biricik kızını zehirleyerek öldürür. Demirden bir tabut yaptırılarak Ayasofya’nın girişine defnedilir. Tabutun üstünde bulunan iki delik hala gizemini koruyor.

Hz. Musa ile Hz. Hızır’ın Buluşması

Hz. Musa İle Hz. Hızır’ın Buluşması

Kuran-ı Kerim’de, Kehf  suresinde Hz. Hızır’la Musa Aleyhisselamın buluşmalarından ve  yol arkadaşlıkları süresince aralarında geçen bazı sırlardan bahsedilir. Bu ayetlerde yer açık olarak belirtilmese de Hz. Hızır’la, Hz Musa’nın buluştuğu iki denizin birleştiği yerin, bazıları tarafından Kız Kulesinin olduğu yer olarak söylenir.

Kız Kulesi Altındaki Gizemli Geçit

Gelelim asıl konumuz olan Kız Kulesinin altındaki gizli geçide ve bu sırrı ortaya çıkaran hikayeye.

Sir Francis Crick

Esrarengiz Adam Kim?

Büyük bir antika koleksiyoncusu olan ünlü Sir Francis Crick in malikanesinin kapısı çalınır. Karşısında hiç tanımadığı aksanı son derece bozuk olan adam elindeki defteri göstererek bir şeyler anlatmaya çalışır. Arap olan adam, defterde önemli şeylerin olduğunu ve Sir Francis’ e hediye etmek istediğini söyler. Deftere göz atan Sir, teknik çizimler ve Arapça yazıların olduğunu görünce birkaç sterlin vererek defteri  alır ve adamı gönderir.

Defteri incelemeye başlar ve çizimlerin Kız Kulesine ait olduğunu görür. Fakat bir tuhaflık vardır. Notlarda Kız Kulesi’nin 3 katlı olduğu yazılıdır. Ama Sir, Kulenin 2 katlı olduğundan emindir. Çizimlerde bir yanlışlık olduğunu düşünür. Ama içinde bir şeyler onu kemirir durur. Merakına yenik düşerek defterdeki yazıları tercüme ettirir.

Sırlarla Dolu Gizemli Defter

Sır Dolu Defter

Notlara göre Kız Kulesinin mahzeninde aşağıya inen bir geçit’in olduğunu ve bu geçitten deniz tabanı altında bulunan bir başka yapıya ulaşılabileceği yazar. Bu yapının eski bir mağara içerisine inşa edildiğinden bahsedilir. Notlar içerisinde dikkat çeken bir detayda tüm ana hatlarıyla çizilmiş bir anahtar resminin olması. Kız kulesi içerisinde bu anahtar ile girilen yerlerde antik mekanizmaların yer aldığını öğrenen Sir Francis, kendisine bu defteri getiren gizemli adamı bulmak ister. Özel bir arama emri bile çıkarttırır ama nafile hiç bir sonuç alamaz.

Öğrendikleri karşısında iyice meraklanan Sir Francis’in Türkiye‘ye gelmekten başka çaresi kalmaz. Gelmeden önce ünlü bir zanaatkar’ a notlarda tasvir edildiği gibi anahtarın aynısını yaptırır. Dönemin İngiltere hükümetinden özel izin alınarak Türk yetkililerle temasa geçilir. Yanına birde koruma memuru verilmesi şartı ile Türk hükümetinden Mimari İnceleme adı altında 5 günlük bir izin alır.

İstanbul’da Garip İnceleme   

İstanbul’a gelen Sir Francis önce Üsküdar’a oradan da teknelerle Kız Kulesine ulaşır. Koruma memuru ile birlikte elinde tuttuğu defterde bahsedilen girişi bulur. Tam kulenin dibindedir. Burada sadece kocaman bir kayadan başka bir şey göremez ve etrafta biraz keşif yaptıktan sonra oteline döner. Odasında kayayı kırıp tekrar örmesi gerektiğini ve yanında bulunan koruma memurunun  işlerine mani olacağını düşünür. En kısa zaman da ondan kurtulmalıdır.

Kız Kulesinden nostaljik görüntüler.

Koruma Memuruna Rüşvet

Ertesi gün Kız Kulesine gitmek için yola koyulur. Memurla buluşurlar ve ona işlerinin ölçüm yapmak olduğunu, kendisinin gelmesine gerek olmadığını söyler. Fakat memur vazifesi gereği kabul etmez. Bunun üzerine Sir Francis’in yardımcısı daha önce kararlaştırdıkları üzere memura yüklü miktarda para teklif eder. Bir ömür çalışsa da kazanamayacağı parayı gören memur rüşveti kabul ederek oradan uzaklaşır.

Zorluklarla Dolu Gizli Odaya Giriş

Artık önünde hiçbir engel kalmayan Sir, çok heyecanlanır ve bir an önce kule de girişinin olduğu yere gider. Girişi kapatan 20-25 cm kalınlığındaki kayayı kırmaya başlar. Uzun uğraşlar sonucunda kayayı kırmayı başarır fakat büyük bir hayal kırıklığına uğrar. Çünkü bekledikleri gibi bir anahtar bölmesi yerine daha büyük bir kayayla karşılaşır. Bu kayayı da büyük bir gayretle parçalarlar ama onun altından da başka bir kaya çıkar. Yorgunluktan bitap düşen iki maceraperest hazırladıkları alçıyla oyuğu kapatıp otellerine dönerler.

Gizli Geçite açılan kapak

3. günde diğer kayayı parçalayan Sir Franchis ve yardımcısı demir bir kapağa ulaşırlar. Üzerinde anahtar deliği bulunan bu kapak o kadar çok tahrip olmuştur ki anahtarla kapağı açmak imkansızdır. 3. günüde geride bırakarak otellerine dönerler.

İlginç Plan

Sir, sürekli kapağın nasıl açılacağını düşünür ama bir türlü bulamaz. Yardımcısı farklı bir fikir ortaya atar. Yüksek ısı vererek açabileceklerini söyler. Sir Franchis bunun çok dikkat çekeceğini, onun yerine kuvvetli bir asit ile kapıyı eritmenin daha etkili olacağını söyler ve hemen ertesi gün bu düşündüklerini gerçekleştirmek için kuleye gidip işe koyulurlar.

Bu sefer kapıyı eritmeyi başarırlar fakat saat o kadar geç olmuştur ki içeri girme işini yarına bırakırlar. Heyecandan uyuyamayıp sabahın ilk ışıklarıyla kulede olurlar.

Gizemli Odaya Giriş 

İçeri girmeyi başarırlar. Geçit çok karanlık ve dardır. Aşağıya inebilmek için bir ip sarkıtırlar ve yaklaşık 40 metre kadar derine inerler. Aşağıda büyük bir giriş onları karşılar. Kemerli ve Kubbesi olan bu bölümde gezinmeye başlarlar. Etraflarında pek çok oda ve bölme gören Sir Franchis ve arkadaşı hayretler içerisindedirler. Duvarda gördükleri freskler zamanla silinmiş ve okunamaz hale gelmiştir.

Kız Kulesinde bulunan gizemli kalıntılar.

Kız Kulesi Sırları

Çözülemeyen Kalıntılar

Yerlerde masa ve sandalyelerden kalma çürümüş tahta parçaları vardır. Ana odanın duvarındaki oyulmuş sembol dikkatlerini çeker. Bu Sembol ne Osmanlıya nede Bizans’a aittir. Bazı odaların çökmüş olduğunu görürler. Hayretler içerisinde etrafı gezerlerken küçük bir kılıç bulurlar. Kılıcın boyunun kısa, kabzasının da çok küçük olması tuhaflarına gider. Bunu ancak bir cücenin kullanabileceğini düşünürler.

Bulundukları bölümü yanlarında getirdikleri lambalarla aydınlatarak birçok resim çekerler. Kılıcıda yanlarına alarak yukarı çıkarlar. Bin bir zorluklarla açtıkları geçit kapısını bu defa çimentoyla kapatırlar.

Karbon Testi

Kılıç üzerinde Karbon testi yapılır. Test sonuçlarına göre Kılıç’ın 1600 ile 2000 yıl öncesine ait olduğu tespit edilir. Sembolle ilgilide araştırmalar yapılır fakat hiç bir uygarlıkla bir bağlantısı bulunamaz.

Sir Francis’in Gizli Kasasından Çıkanlar

Sir Franchise ait gizli kasa

Sir Franchis 2004 yılında ölür. O güne kadar Kız Kulesi ile ilgili bilgileri gün yüzüne çıkarabilmek için bankadaki gizli kasası açılır. Kasadan konu ile ilgili alınmış çeşitli notlar, Defter, buldukları kılıç, kulenin gizli kısmına ait 30 tane siyah beyaz fotoğraf bulunur.

Kız Kulesi Altındaki Gizemli Geçit.

Hala kasadan çıkanlarla ilgili araştırmalar sürüyor. Kesin olarak bir sonuca ulaşılamamış olmasının yanı sıra, yıllar geçmesine rağmen Kule ile ilgili sır perdesi bir türlü aralanamadı. İnsanların aklında hep, bu gizli mabed neden yapıldı? Sembollerin hiçbir uygarlıkla ilişkisi bulunamadı, öyleyse kimlere ait? Yoksa ani saldırılarda kuledekilerin saklanabilmesi için yapılmış bir yer mi? gibi sorular kaldı.

Evet bu soruların hepsi askıda kaldı. Gizemini koruyan bu tünellerle ilgili bazı eski kaynaklarda Kız Kulesinden geçen bir yeraltı tünelinden ve bu tünelin gizli bir ağ oluşturduğundan bahsedilir. İstanbul efsanelerle ve gizemlerle dolu büyülü bir şehir. Önümüze gün yüzüne çıkmamış daha nice gizli geçitler ve tüneller çıkacak. Bizi daha ne kadar şaşırtacak kim bilir.

Kız Kulesi Nerede?

Adres: Salacak Mevkii Üsküdar 34668 İstanbul

Kız Kulesine Nasıl Gidilir?

Kuleye nasıl gideceğiniz hakkında bilgi sahibi değilseniz verdiğim linki tıklayarak tüm gidiş güzergahlarını öğrenebilirsiniz. 👉 Yol Tarifi

Kız Kulesi İletişim

Telefon: 0 216 342 47 47

Fax: +90 (216) 495 28 85

WhatsApp: 0533 476 58 06

E-Mail: reservation@kizkulesi.com.tr

Kız Kulesi Giriş Ücreti 2022

Kız Kulesi Giriş Ücreti Yetişkinler için 60 TL ,Öğrenci ve 60 yaş üstü 40 TL. Biletler sahildeki gişeden alınıyor.

Kız Kulesi Ziyaret Saatleri

Kule haftanın her günü 09:00 – 19:00 saatleri arasında ziyarete açık.